Вы находитесь на странице: 1из 124

KLTR V E TRtZM BAKANLII YAYINLARI : 724

J.

P. SARTRE
DOYURDUU

ATEIZMPNN
PROBLEMLER

Do.

Dr. K e n a n

GRSOY

KLTR E S E R L E R D Z S : 65

Kapak D U z ^ : Saln ONAN

O n a y : 9 . 3 . 1 9 8 7 tarih ve 9 2 8 . 1 - 7 8 0 say. Birinci bask, 1987 ANKARA Bask says : 5 . 0 0 0 F o n Matbaas

N D E K L E R

NSZ B R N C BLM SARTRE ONTOLOJSNN SINIRLARI KNC VARLIK T P L E R 1 Kendisinde Varlk A zdelik lkesinin Varla Uygulanmas B Kendisinde Nazariyesi C Kendisinde l Varlk Varhk'm ve Kendisinde 14 Yaradl 16 Kontenj an18 23 24 24 30 III BLM 12 13 MKN VE 1

2 Kendisi in Varlk A Spritualist Gerekiliin R e d d i ... B Kendisi in Varln Yokluk Olarak Tasviri C Kendisi innin Kendisinde Varlk Olma abas

3 Tanr Fikri A deal Ontolojik S a h a B Tanr K a v r a m n n Klsik Felsefedeki Ens Causa Sui Mefhumu le Karlatrlmas NC BLM EKZNTANSIN BELRLENMES 1 Umm M'nda Ekzistans 2 Yaradl, z, Varolu 3 Ekzistansn Kendi Kendisini Amas ... A z Boluunun D o u r d u u Problemler B Varolutan Varla 4 n s a n n Varlk Karsndaki Tedirginlii A Bulant B n s a n Haytnn Kontenjanl DRDNC BLM AHLK SONU BBLYOGRAFYA ...

32 32

39

48 48 56 66

69 74 79 79 83

89 103 109

IV

N S Z

Jean Paul SARTRE lkemizde daha ziyade, roman, tive denemeleriyle tannm ada bir Fransz filozofudur. ) Dncesinin asl yapsn oluturan felsef deerlendirmeleri ise, pek fazla nemsenmemi, zerinde durulmak lzumu hissedilmem^ir. Fakat dier btn filozoflar iin olduu gibi, onun dncesini, gerek boyutlar ve ana problemleri erevesinde kavramaya gayret etmedike, bir baka ifdeyle felsef sistematii ierisine yerletirmedike, cidd bir ekilde ele almak mmkn deildir. Bilindii gibi felsefe, sorularyla nem kazanan ve ilerleyen bir bilgi trdr. Sorularn bekledii cevaplar ise, soru dinamizmine bal yeni gelimelere zemin hazrlayabildii lde bir deer kazanr. Bu gelimelerin yeri ise, felsefe tarihidir. Felsefenin tartlabilirlik ya da tartmaya dayanarak ulaabilirlik zelliini, ite bu keyfiyet erevesinde anlyoruz. yatro O halde bir felsefe sisteminin ciddi bir analize tbi tutulmas hereyden nce onun olumasna imkn veren temel soru veya problemleri kavramak ve onlarla yaknlk kurmaktan geer. nk sistem ancak bunlar erevesinde bir anlam ve de-

(1) D o u m u 1905, lm 1980.

ger kazanacaktr. Bundan sonra yaplmas gereken ise, bu temel zerinde rlen konu ve kavramlar, problemlere getirilen zm denemelerini bir btn ierisinde deerlendirerek sistemin i btnlne ulanmaktr. Bu yzden, bir filozof olan Jean Paul Sartre'm eserine salam bir anlalabilirlik imkn salamak ve onun felsefe tarihi iindeki yerini belirlemek, yukarda szn ettiimiz biimde gerekleecek bir itir. Filozofumuz, snda duyurmaya suptur. kendini ilk defa XIX. yzyln ikinci balam olan Ekzistans Felsefesi/ne yarmen-

Dilimizde Varoluuluk ad allnda da tannan bu felsefe kendisine hareket noktas olarak insan, hatt daha da belirgin olarak onun ferdi ve yaanm tecrbesiyle belirlenen ekzistansn (varoluunu) seer. Burada insan herhangi bir nesne ya da, herhangi bir kavram deildir; fakat, yaayan, kendi hayat tecrbelerim uur ve iradesiyle temellendiren, bu ynyle de kendi kendisini yine kendi eliyle oluturan bir hrriyet hlidir. Fakat bu hrriyet deerlendirildiinde karlalacak Tanrnn varl (teizm) ya da yokluu (ateizm) fikri, yine ekzistans filozoflar arasnda nemli bir blnme sebebidir. Jean Paul Sartre ise, ateist (inkarc) gruba dhil olmakta, hatt onun eserlerinin kendi sistematii iinde bu ateizm, anahtar kavram rol oynamaktadr. Fakat kitabmzn balndan da anlalaca zere, Jean Paul Sartre'n dnceleri bir btn olarak ele alndnda, bu ateizm fikrinin, sistemin salkl kuruluuna engel olan taraflar vardr. yle ki. bu fikir onu baz noktalarda elikilere ve kmazlara gtrecektir. te amacmz, meseleyi kesinlikle felsefi zeminin dna tarmadan bu problemleri ortaya koymak, baz temellendirme ve karlatrmalarla konuyu akla kavuturmaktr.

VI

Bunun iin filozofun balm felsefe kitab olan L'Etre et Le Neant ana kaynak olarak alnm ve bu, dier eserleri vc ikinci elden kaynaklar ile de beslenmitir, .ina kaynak olan kitabn bir ontoloji (varlk felsefesi) denemesi olduu diinlerek. Filozofun varlk teorisi n plnda ve nemle ilenmi ve bunun, dier felsef grlerin insnda nasl temel ve etkin rol oynad vurgulanmtr. Fakat meselenin bir de bilgi ve ahlk teorilerine ilikin taraf vardr ki, bu da. ontolojinin salad temel zerinde deerlendirilmi olacaktr. Bu almamn gerekle.mesinde ilgi. tevik ve rehberliini esirgemeyen deerli Hocam Prof. Dr. Necati IS'ER'e minnettarlm ifde etmeyi zevkli bir grev addederim.

Kenan

GRSOY

VII

B R N C

B L M

SARTRE O N T O L O J S N N MKN VE SINIRLARI J e a n Paul S a r t r e ' n felsefi eserlerinin b a n d a gelen Varlk ve Yokluk. (L'Etre et le N e a n t ) adl kitabnn bir dier ismi de, Fenomenolojik Ontoloji Denemesi (Essai d'Ontologie P h e n o m e n o l o g i q u e ) d i r . Bilin dii gibi Ontoloji kelimesi Ltincedeki ontologia kelimesinden dilimize gemi b u l u n u p , Y u n a n c a d a varlk a n l a m n a gelen on ile yine ayn dildeki sz veya bilim m a n s n a gelen logos kelimelerinden tretilmi bir bileik isimdir. Bu etimolojiden de anlalaca zere, ontoloji kendisine mevzu' olarak varl, h a t t d a h a d a kesin bir ekilde sylemek icb ederse, kendi kendisinde olduu ekilde varhk (M seen felsef disipline verilen addr. Aristo'ya gre, felsefede temel olan a r a y a n veya dier felsef k a t l a n tayan esaslarla ur a a n bilgi kendi ta'briyle lk Pelsefedir. Felsefe ise varolann ilmidir; bir b a k a deyile ona gre temel sul varlk k a r s n d a olan suldir. Bu varlk ayr ayr bilimlerin ele aldklar belirli ve snrl b i r varlk sahasndan farkl olarak, b u n l a r n kendisine dayand veya baland genel ve btnleyici m a n d a ele a l m a n Ana

(1) Dictinnaire de la Langue Philosophique, S. 497 P. Foulquie et R. Saint - Jean : P. U. F., 1969

Varlk m e f h u m u d u r . Prof. Dr. Heinz Heimsoeth'un ifdesine gre : Bu m a n d a k i t i k Felsefe'ye sonralar ontolgie ad verildi. lk d e f a X V I I . ve X V I I I . asrn metafizik k i t a p l a r n d a felsef temel disiplin iin ontologie adn k u l l a n m a k det hline geldi ( 2 ) . F a k a t dikkat edilecek olursa, b u r a d a k o n u s u ontologiye it b u l u n a n lk Felsefe tamamiyle metafizik bir g r y a n s t m a k t a d r (^). Nitekim L. Meynard'n b i r yazsndan da anlalaca zere, kesin m a n d a metafizik ontoloji yani varl en genel hussiyetleriyle ve o n u n m u t l a k cephesiyle incelenmesi d e m e k t i r . Bu eylerin sadece grntlerini veya ayr ayr sfatlarn ele alan telkkinin tersine olarak, onlar kendi kendilerinde, dern ve en z vehelerinde ne ekilde iseler yle deerlendiren bir a r a t r m a d r (*). B u r a d a ilk sebepler, u m m olarak varolabilme art veya bir b a k a deyile, m u t l a k gereklik bir a r a t r m a k o n u s u hline gelmektedir. Akl, aldatc grntler leminden syrlarak, varl hakk hlinde kefetmeli ve o n u n bilgisine erimelidir. Bu ilk sebep veya m u t l a k gerek; metafizikilere gre Allah'dan b a k a bir ey deildir. Demek oluyor ki, bir m a n d a geleneki felsefede ontoloji kelimesi ile metafizik bir a n l a m kastedilmekte, hakk ve a n a varln aratrlmas derken, m u t l a k gereklik olan Allah'a giden yol anlalmakta, insan ruhun u n Allah'a doru t e k m l sz k o n u s u edilmektedir. Acaba, Jean Paul Sartre'n kitabna baUk olarak se(2) Prof. Heinz H c i m s o e t h , Felsefenin Temel Disiplinleri, S. 25, ..E.F.Y., N o : 509, 1952 (3) Zaten daha sonra Aristo'nun lk Felsefeye ait k o n u l a n iht i v a eden kitaplar Rodoslu Andronikos tarafndan metafizik kelimesi altmda smHandrlacaktr. (4) L. Meynard, Metaphysique, S. 15

tii ifdedeki ontoloji ta'bri byle bir anlay m tam a k t a , d u y u l a r d a n ve t e c r b e d e n gelen bilgilerle yetinmeyip, grntler leminin tesinde bir hakk varlk sahasnn a r a t r l m a s n d a n m bahsedilmek istenmektedir? Eer hl byle ise, filozofun bu ontoloji dene meini, ta'birden geleneksel olarak anlald gibi, mutlak varlk olan Allah'a giden yolun imkn ve artlarnn gzden geirilmesi eklinde nitelendirmek gerekir. Halb u k i S a r t r e genel olarak dncesine bakldnda, byle b i r neticenin t a m aksi bir sonuca v a r m ; gerek felsefesinin h a r e k e t noktas, gerekse v a r m olduu netice i'tibariyle ekzistansialist inkarcln bayraktarln yapmtr. Acaba d n r byle bir istikamet deiikliine gtren en byk mil ne o l m u t u r ? Hi phesiz sulin cevabn ayn z a m a n d a gnoseologique (bilgi teorisine ait) bir deer tayan ve mevzu' bahis olan baln ikinci nemli terimine (fenomenolojik) temel tekil eden fenomen k a v r a m n d a a r a m a k gerekir. Felsef b a k m d a n inceleyecek o l u r s a k fenomen, alglayan u u r a g r n d ekliyle varla dellet eder (^).O, kendi kendisinde varl sz k o n u s u etmeden beUi ve snrl bir idrk imknna sahip olan bizlere gr n d veya belirdii ekliyle varlktr. Bir b a k a deyile u u r u m u z u n algs dnda ve o n u n uzanamayaca bir yerde olmas icb eden kendi kendisinde bulunduu hlde varlk veya m u t l a k hakikate sahip varlk deil, bizlere gre varlk, bizim iin varlktr. Fenomenleri tecrbenin vastasz ( i m m e d i a t ) verilerinden ibaret sayan fenomenistlere gre, tek gereklik izafe edebileceimiz varlk sahas fenomenlerinkidir ve zihnin doru-

c a i P. FLilquic . R. Saint-Jcan, Didionnaii'c de Phii()sophiquc, S. 5.^5, FenojTien .Maddesi : B.

la Langve

dan doruya kavrayamayaca, o n u n alg imkn sahasnn dnda, grnmeyen, bilinemez bir kendi kendisinde varlk yoktur. Daha Varlk ve Yokluk a d h eserinin ilk cmlesinde J. P. S a r t r e ' n byle fenomenist bir gelenee bal kald aka grlmektedir : Mod e r n d n c e varolan (existant) onu o r t a y a koyan bir grnler dizisine ircaa etmekle son derece nemli bir m e r h a l e gerekletirmitir O hlde b u eserin ikinci balndaki fenomenolojik terimin S a r t r e ontolojisinde tad deeri h e m e n g r m e m e k k a b deildir : fenomenolojik denmekle mes'ele bir fenomenler teorisine veya bilimine bal kalnarak ilenecektir ve bu sfat, Sartre'n felsefesinin b t n gelime izgisini ortaya koyacak ve ontolojisi iin kendisine temel postulat olarak, sadece fenomenler hakki gereklie sahiptir dncesini setii rahatlkla anlalacaktr. K a n t , fenomenlerin a r k a s n d a o n l a r a temel tekil eden, fakat b i r e r tecrb veri olmadklar iin, bilme imknmz olmayan, buna ramen gerekliklerinden p h e e t m e m e m i z gereken bir numen sahas olduunu syler. N u m e n , zarur olarak mevcudiyeti dnlen, g r n t l e r leminin dnda bir kendi kendisinde varlk sahasdr. J. P. S a r t r e ' d a ise numen fikri tamamiyle reddedilmi tek gereklik grndkleri gibi olan fenomenlere izafe edilmitir. Roger Verneaux, Sartre'n fenomenist g r n incelerken, varln bir fenomene ircaa edilmesi eer istenirse bir genel ontoloji olarak isimlendirilebilir, fakat b a n a gre bu bir kr)tiklir, zira mes'ele, varln kendisinin ne olduunu bilmek deil, onun sadece bilgi noktai nazarndan ne olduunu bilmek ve b u n a g(6) J. P. S a i c , L'Eic ci Ic Ncani, S. 11

re de, varlkla bilgi a r a s n d a k i m n s e b e t l e r i ta'yin etmektir ( O der. B u r a d a sz k o n u s u olan, varln kendi kendisindeki hli deil, uur iin varlktr veya u u r a kendisinin verdii kadaryla varlktr. Bir b a k a syleyile varlk dediimiz ey o n u n grntleri ( a p p a r e n c e s ) dizisine indirgenmitir ve b u grntler, hakk diyebileceimiz her hangi bir varl s a k l a m a d a n kendileri varlk hviyetine sahiptirler. Demek oluyor ki J. P. S a r t r e , bilinme Ven, tecrbe edilmeyen, kendisini u u r a vermeyen her hangi bir varlk sahasn k k n d e n reddetmektedir. u u r ise ancak k a r s n d a k i objeyi t a n m a k t a olan bir u u r d u r . Onun kendi dndaki her hangi bir obje ile alkas d n l m e d e n , varln ortaya k o y m a imkn, yani kendi b a n a bir varl y o k t u r . Filozofum u z u n H u s s e r l ' d e n m l h e m olarak kesinlikle ortaya koyduu gibi, Her uur, bir eyin u u r u d u r ( 8 ) . Dem e k oluyor ki, nasl fenomen kendisini i d r k e t m e k t e olan bir u u r olmaynca varlndan sz ettiremiyorsa, u u r d a kendi b a n a bir varlk olmakszn, mevcudiyetini kendi dndaki objelere b o r l u d u r ve kendini onlarla alkal t u t t u u lde vardr. B u n a gre, ne bir tarafta u u r u n kendisine dayanabilecei b i r m u t l a k sbjektivite, ne de dier tarafta u u r iin bir glinler dizisinden ibaret olan eylerin a r k a s n d a h e r hangi bir saf, bamsz, yni m u t l a k bir varlk dnlmediinden, b u n l a r n bilgisi olabilecek bir metafizik de, S a r t r e iin tamamiyle imknsz grlmektedir. O hlde o n u n fenomenolojisi, kendi varln b u n l a r a baml olarak ortaya koyan u u r u n hallerini, yni b u u u r u n objeler(7) Roger Verneaux, Leons Sur L'Exislenlialisme, S. 106 (8) J. P. Sartre : L'Imaginaire, S. 23 L'Etre ct le Neant, S. 28

le olan alkasn veya b u n u n bir b a k a ekilde sylenii ile u u r tarafndan bilindii kadaryla varl, ksaca fenomeni ve sadece fenomeni ele alan bir tasvir alm a s olacaktr. M. Roger Troisfontaines J. P. Sartre'n Seimi adl eserinde, varln sadece fenomenlere izafe edilmesi keyfiyeti karsnda, ontoloji, b u kelime hl bir man ihtiva ediyor m u ? Fenomenizm (') varolan (existant) b i r belirmeler dizisine ircaa etmedi mi? G r n m e k t e olann ( a p p a r a t r e ) dnda, varh (etre) nerede bulabilme imkn vardr? ('') diyerek felsefe geleneinde, ontoloji a r a t r m a s n a mevzu' tekil etmesi gereken Mutlak Varln, bir grntler lemine indirgenmesiyle, t a m a m e n o r t a d a n kalktn sylyor. Zr ona gre, b u n u n aksi sylense de, artk varlk tamamiyle uur a baml, kendi bana hibir gereklii olmayan bir hle gelmitir. Yine ayn mellifin u szleri ilgi ekicidir. Ancak uurla olan m n s e b e t i n d e beliren bir varim, u u r a izafi (greli, relatif) olmadn iddia eden fenomenolojik m e t o d benimsenebilir mi? (") Roger Troisfontaines'in b u tenkitlerinde asl olarak objektif bir sahay incelemesi beklenen ontolojinin, zaruri olarak subjektiflemesi hli sz k o n u s u edilmekte, ortaya bir p a r a d o k s karlmak istenmektedir. Acaba gerekten de b u r a d a varlk, t a m a m e n sujeye ( u u r a ) baml olarak m ortaya k m a k t a ve objektivitesini yitirmi o l m a k t a d r . J. P. Sartre'n kendi yazlarna baktmzda, d u r u m u n b u k a d a r basit olmadn grmekteyiz.
(9) F e n o m e n i z m : Fenomenlerden baka gerek tanmayan felsef doktrine verilen ad, (P. Foulquie - R. Sainl Jean. Dictionnaire de la Langue PhilosophJque, S, 537 (10) R. Troisfontaines, Le Chix de Jean Paul S a i t r e , S. 1) (11) Ayn eser. S. 11

Zr kendisi mes'eleyi d a h a d a derine g t r m e k t e , fenomeni, onun a r k a s m d a grnmeyen ve bilinmeyen bir s a h a olan n u m e n ile temellendirmekten kat gibi, onu d o r u d a n doruya u u r a bal bir d d n y a d a yer almayan, hi bir objektivitesi olmayan izaf bir varlk hline g e t i r m e k t e n de k o r k m a k t a d r . B. Troisfontaines'in aksine J. P, S a r t r e , fenomenin kendine gre bir m u t l a k varlk hviyetine sahip olabileceini ve b i r objektivitesi olduunu sylyor. B u n u da tabi, fenomenin kendi ierisinde a r a m a k gerekmektedir. Fakat bir d e f a Nietzche'nin te d n y a l a r hayli (illusion) diye isimlendirdii (eyden) souduk m u ve g r n n a r k a s n d a k i varla (L'etre de derriere l'apparition) inanmay bir k e n a r a b r a k t k m, b u grn aksine tamamiyle m s b e t bir hle gelmekte, z (essence), artk varlkla (l'etre) tezat tekil etmeyen, tersine o n u n bir ls olan grnmekte olma hli ( a p p a r a t r e ) olarak nitelendirmektedir. Zr varolmakta olann (existant) varl, ite o n u n grnmekte oluu (ce qui a p p a r a t ) hlidir. B u n a gre Husserl'in veya Heidegger'in fenomenolojisinde rastlanabilen bir fenomen fikrine ulam olmaktayz: fenomen veya izf-mutlak (relatif-absolu). F e n o m e n izaf olarak k a l m a k t a d r . Zr grnmekte olma hli esas i"tibariyle kendisine grnd birini (bir sujeyi) gerektirmektedir. Fakat onda, K a n t ' m Erchein u n g ' u n d a k i i"^) ifte izafiyet yoktur. Arkasnda, kendisinin m u t l a k olaca b i r hakik varl iaret etmez.
[12) Erscheinung : K a n f n felsefesinde kendi kendisinde varln, bizim tarafmzdan bilinmekte olduu ekilde grn (apparatre) veya tecellisi ( m a n i f e s t a t i o n ) . P. FouIquie R. Saint Jean, Dictionnaire de la Langue Philosophique, S. 536

B u l u n d u u hl (ce qu'il e s t ) , ite m u t l a k olarak (fen o m e n ) odur, zr kendisini olduu ekliyle aa k a r t r . (II se devoile c o m m e il e s t ) . F e n o m e n b u ekliyle incelenebilir ve tasvir edilebilir, n k m u t l a k olarak o kendi kendisini iaret e t m e k t e d i r (indicatif de luim e m e ) C^). D e m e k oluyor ki, S a r t r e b i r taraftan fenom e n i n o r t a y a knda sujenin varlnn a r t olduun u sylerken, dier taraftan o n u n m u t l a k b i r varlk olduunu d a belirtiyor. B u n a gre d e m e k ki, Sartre'n fenomeni h e r ne k a d a r b i r sujenin varl ile m e y d a n a kyorsa da, haddizatnda, o n u n varl b u sbjektivitenin ierisinde hapsedilip k a l m a m a k t a , d n c e fenomen varlnn gerekliini kendi iinde eritmeye muvaffak olamamakt a d r . B u n u n da sebebi eya (chose)nn yani d gerekliin, kendi iinde b i r sonsuz (infini) o l m a keyfiyetidir ki, h e r tecrbe o n u n varlnn ancak bir vehesini (aspect) i d r k e t m e imkn v e r m e k t e ve u u r bir deney s r a s n d a b u vehelerden ancak snrl bir ksmn alglayabildiinden, ey sujenin dndaki gerekliini muhafaza edebilmektedir. B u n a gre sadece u u r ile mn s e b e t i n d e kendini ortaya koyan fenomen, yine de b u m n s e b e t i aan b i r yapya sahip olarak, sadece dnceye veya bilgiye bal bir varlk o l m a k t a n k u r t u l a r a k , d gerekliini s a l a m a a l m a k t a d r . Bir m a n d a uur u n dnda kendini temellendirebilme imkn d e m e k olan fenomenin varl o n u n b t n grnmekte olan hllerine ekirdek tekil e t m e k t e , fakat yine de kendini, K a n t ' n kendi kendisinde varlknda olduu gibi, f e n o m e n d e n ayr b i r ekilde ortaya koymamaktadr. Bylece, R, Verneaux'nun ifdesine gre, S a r t r e ' d a bir

(13) J. P. Sartre, L'Etre et le Neant, S. 12

eyin z, yine o eyin g r n n d e n ( a p p a r e n c e ) a y n o l m a m a k t a , o n u n deiik z u h r l a r m m (manifastations) bir sebebi, ba d u r u m u n d a b u l u n m a k t a d r ; (z) b u z u h u r l a r l a birlikte ve onlarn bizzat kendilerinde verilmitir ('^). Artk yava yava S a r t r e ontolojisi ile klsik ontoloji anlay arasndaki mevzu' ve m e t o d farkn g r m e imknn elde etmekteyiz. Klsik ontoloji metafizik bir anlaya sahip olup, g r n m e k t e olan dnyay genellikle bir glge varlk sahas olarak k a b u l ederek, hakk gereklii t e c r b e edilebilir dnyann dnda, izafi olm a y a n bir m u t l a k varlk s a h a s n d a a r a m a k t a ve b t n olaylarn sebebini b u ikinci sahaya d a y a n m a k suretiyle, izah etmeye almakta idi. S a r t r e iin hakk varlk insan t a r a f n d a n y a a n m a k t a olan d n y a d a n ibarettir. Varlk, insan u u r u ile m n s e b e t i n d e kendini aa v u r m a k t a , b i r bilgi alkasnn dnda tasavvur edilem e m e k t e d i r . O hlde filozofumuzun ontolojisi de byle bir v a r h k anlayn h a r e k e t n o k t a s olarak kabul edecek, m a h h a s (concret, s o m u t ) dnyay yaamakta olan insann d u r u m u n u ihml edip, ulv gereklerle u r a a n metafizii k k n d e n reddedecektir. Tannm bir S a r t r e tenkitisi olan F r a n c i s J e a n s o n ' u n ifdesine gre ... rahatlkla unu syleyebiliriz ki, metafizik bo bir nazariye iken, S a r t r e ' n anlad m a n d a ontoloji m a h h a s ( s o m u t ) b i r psikolojik tasvirden (description) kan ve pratie ynelen bir nazaryedir. Ksaca ontoloji, tasvirin uzantsnda b u l u n m a k t a ve akla k a v u t u r u c u (explicite) olmaktadr ('=). De-

(14) R. V e m e a u x , Leons sur PExistantialisme, S. 107 (15) Francis Jeanson, Le Probleme Moral et la Pensee de Sartre, S. 146

m e k oluyor ki, Sartre'n ontolojisi, d n y a n n felsef bir lasviri eklinde a n l a l m a k t a d r . Elbtt l7 -yukarda belirtildii .gib7 fenomenler u u r u n dnda bir gereklie sahip b u l u n m a k t a d r l a r , fakat onlar, u u r olmakszn hibir kesinlie sahip deildirler ve sadece o n u n mdhalesi ile anlamlarn k a z a n m a k t a ve gerekliklerini o r t a y a k o y m a k t a d r l a r . O halde ontoloji, objektif varl u u r l a m n s e b e t i dahilinde ele alr ve dnyay tasviri ayn z a m a n d a y a a m a k t a olan insann tasvirinden bak a b i r ey deildir. J. P. S a r t r e Varlk ve Yokluk adl eserinin sonlarna d o r u ('*), metafizik zerine m l h a z a l a r m ileri s r e r k e n b u safhada iki nemli sualin ortaya atlabileceini sylyor. lki varln menei p r o b l e m i d i r , yani kendi bana gereklii olan kendisinde (en soib), u u r u n dnda varln! nasl temellendirecektir? Bir b a k a deyile varlk n e r e d e n gelmektedir? Sartre'a^ gre saf bir metafizik p r o b l e m olan b u sul t a m a m i y l e s a m a d r . Zr b u sualin sorulabilmesi dah bir varln mevcudiyetini gerektirir ki, u u r u n mdhalesi olmakszn, kendi a r t l a r iinde kendi kendisinde (en soi) izah edilemez, sebepsiz ve gereksizdir. B u mes'eleyi bylece mevzu' ve m a n t k d iln eden S a r t r e ikinci olarak u suali s o r a r : Niin varlk vardr? ('^) B u n u n cevab ise kolaydr. Zr cevaplandrmas gereken artk metafizik deil; ontolojidir. Varlk m e v c u d d u r ; zr u u r b u n u gerektirir. Fenomen kar a k t e r i , varla u u r (pour-soi, kendisi iin) vastasyla kazandrlr ('").

( 1 6 ) J. P. Sartre, L'Etre et Ic Neant, S. 713 (17) J. P, Sartre, L'Etre et le Neant, S. 713 (18) Ayn eser, S. 713

10

Edindiimiz b u bilgilerin mda artk S a r t r e ontolojisinin a n a b a t l a r m g r m e i m k n n a sahip bulunmaktayz. S a r t r e , bizim iin bilgi edinilmesi m m k n olan b t n gereklerin ancak u u r u n tecrbesi ve bilgisi vastasyla o r t a y a k m a k t a olduunu sylemek suretiyle, u u r u incelenmesi gereken en m h i m saha olarak kabul eder. B u n a gre de tmelden tikele giden ve her eyi, nceden ta'yin edilen m u t l a k ve b t n izah edici bir ilk sebebe d a y a n d r a n geleneksel metafizik anlayndan uzaklar. H a r e k e t noktas olarak uur-varlk mnsebetini ele alan, varlk o l a r a k da sadece fenomenler dnyasn kabul edip, b u n a bir objektivite izafe eden bir ontolojik g r n Mutlak-Akn b i r varlk olarak dnlen T a n r anlayna ynelmesi kesinlikle imknsz gr n m e k t e d i r . H e r ne k a d a r varlk kendi b a n a bir gereklie sahipse de, y u k a r d a ifde edildii gibi z, ancak u u r a grnleri dizisinde ortaya k m a k t a ve bir uur iin varlk hviyetinden ileri g i t m e m e k t e d i r . Yine uur, kendini tek bana ortaya k o y a m a m a k t a ve eya 'e olan alkas dhilinde belirmektedir. Bu d u r u m d a ontoloji t a m a m e n ayr olmakla b e r a b e r birbiriyle olan bamlhklar erevesinde beliren b u iki v a r h k sahas iinde skp kalacak, akn, m u t l a k ve b t n i h a t a edici o t e a s icb eden bir ilh v a r h a doru, ya a n a n dnyay a m a imkn b u l a m a y a c a k t r .

11

K N C

B L M

VARLIK

TPLER

Jean Paul S a r t r e , kendisi iin ypratc bir teebbs olan Allahszlk fikrim sonuna k a d a r g t r d n sylemesine (') felsefesinm prensiplerini Allah' inkr dncesi zerine vaz etmesi ve tam bir dinsizliin ahlk noktai n a z a r d a n tahlilini y a p m a s n a ramen, eserlerinde Tanr fikrinin reddine dair, temellendirilmi bir bilgi olarak sayabileceimiz uzun izah ve ispat denemeleri yoktur. Ignace Lepp Sartre'n dinsizlii hakknda yle sylemektedir : Allah'n varolmad, o n u n iin o k a d a r kesin bir gerektir ki, kendisi O'nun varl h a k k n d a ileri srlen geleneksel eski veya yeni hi bir delili incelemek ve r e d d e t m e k l z u m u n u grmez ( 2 ) . Mes'ele a n a noktay (veya dncesinin zn ) tekil etmekle b e r a b e r her z a m a n d o r u d a n doruya ele alnmam, derinlemesine e t d edilmemi intiban uyandrr. F a k a t filozof, gerek v a r h k hakkndaki sistemini k u r a r k e n , gerek insann zn, bir b a k a deyile m e y d a n a geliini ele alrken veya onu sonsuz b i r h r r i y e t mefhumuyla tanmlarken, ister istemez hareket noktas olarak ald, Tanr'nn yokluu dnce(1) J. P. Sartre : Les Mots, S. 210-211 (2) Ignace Lepp : Psychanalyse de r A t h e i s m e Moderne, S. 193 12

sine d n m e k t e , k u r m u olduu sistemin b t n iinde o n u n varlk o l a r a k imknszlm bir kere d a h a sylem e k t e , fikrinin getirebilecei elikiyi aa kartmak-t a veya kefedebildii ekildeki insann d u r u m u ile yaratc k a v r a m n n kabili te'lf olmadn ileri srmektedir. B u n a gre biz, S a r t r e ' n Allah h a k k n d a k i dncesini ele alrken, kendisinin ou z a m a n derinletirmek ihtiyacn duymad grleri felsefesinin u m m vehesini gz n n d e b u l u n d u r m a k suretiyle temellendirmeye alacaz. Bu suretle filozofun sistemini Allahszlk m e f h u m u etrafnda merkezletirmek suretiyle bir b t n o l a r a k grme i m k n n elde edeceiz. Bu merhalede n m z e kan ilk fikir S a r t r e ' n mes'eleye varlk n o k t a i n a z a r n d a n baktnda karlat elikidir. O n a gre Allah fikri tenakuzlara yol a m a k t a d r . Bu ten a k u z u d a iyi bir ekilde anlayabilmek iin o n u n fenomenolojik tahlil s o n u n d a o r t a y a koyduu varlk tiplerini gzden geirmek gerekecektir. D e m e k oluyor k, Tanr k a v r a m eliiktir dncesi bizi Varlk ve Yokluk adl eserinin temel k a v r a m l a r olarak nitelendireceimiz, kendisinde varlk (etre en-soi) ile kendisi iin varlk (etre pour-soi) m e f h u m l a r m n ifde ettikleri iki apayr varlk mntkasn incelemeye srklemektedir. 1) Kendisinde Varlk (Etre en-soi) :

J. P . S a r t r e evreni (kinat) kendisinde varlk olar a k nitelendirir. Bu varlk mhiyeti i'tibariyle, u u r u n tekil ettii kendisi iin diye isimlendirdiimiz varlk tipine t a m a m i y l e zt fakat b i r b a k m a d a o n u n simetrii diyebileceimiz bir olua sahiptir. Bu t e r i m K a n t ' m felsefesinde bilinmekte olan eyin (fenomenin) bilgimiz

13

dndaki asl hlini tanmlayan ( 3 ) varlk sahasn (numeni) iaret ediyor grnmekle beraber, b u r a d a ok d a h a snrl bir m a n d a kullanlm, fenomenin varl o l a r a k anlalmtr. phesiz filozofumuzun nmze serdii v a r h k , fenomenal bir varlk dzeyinde m t a laa edilmektedir. F a k a t y u k a r d a iaret ettiimiz ekde, bu fenomenal sahann kendi kendisindeki hli yani uur-obje m n s e b e t i n e ircaa edilmeyen bir varlk da yok deildir. Bu nasl bir varlktr? u u r tarafndan deerlendirilmeyen ekliyle kendi bana nasl bir mhiyetle karmza k m a k t a d r ? Bu varlk Kant'n n u m e n i gibi fenomenin tesinde deil, bizzat o n u n iindedir ve o n u n asl gereini tekil eder. Bu d u r u m d a ona nasl bir varlk k a r e k t e r i izafe etmek gerekecektir?
a) Ozdeflik ilkesinin Kendisinde Varla Uygulanmas :

Kendisinde varlk iin sylenebilecek ilk vasf filozofumuzun totolojik (e sz-ide-i m a n ) bir ifde ile yanstmaya alt, kendisinde varlkn kendi kendisiyle zde olduu keyfiyetidir : Varlk ne ise odur C ) (L'Etre est ce qu' e s t ) . S a r t r e b u r a d a zdelik ilkesini varla son derece ciddi ve mull bir ekilde tatbik etmitir. Akln ilkelerinden olan bu prensip: Bir ey ne ise o d u r veya A A dr ( s ) eklinde ortaya konulabilir. Varln kendi kendisinin zdei olmas, h e r ne k a d a r ilk b a k t a bilgimize bir eyler k a t m y o r grnse de, aslnda bu ifdenin S a r t r e iin, dnce as n d a n bir ok gelimelere sebebiyet verecei ve kendi(3) Kant : Critique de la Raison Pre, S. 60 Trad. Francai.se par T r e m c s a y g u c s - B. Pacaud P.U.F., 1968 P.U.F., 1968 (5) Necati ner, Klsik Mantk, S. 177 (4) J. P. Sartre, L'Etre et le Neant, S. 33

14

sinde varln mhiyeti h a k k n d a a n a h t a r rol oynayaca m u h a k k a k t r . u n u da h e m e n b e l i r t m e k t e y a r a r vardr ki, b u varln kendi kendisinin ayn olmas keyfiyeti, sadece kendisinde varlk mntkas iin geerli bir p r e n s i p t i r . Zira ileride greceimiz gibi, b u varlk sahasnn t a m bir simetriini tekil edecek olan kendisi iin varlk, sz k o n u s u prensibin tamamiyle zdd bir grne sahip olacaktr. Bu kendisinde varlkn kendisiyle tam bir mutab a k a t arzetmesi, M.. 535 - 460 yllar a r a s m d a yaam olan P a r m e n i d e s ' i n varlk h a k k n d a k i fikirlerine son derece benzemektedir. Aslnda, varlk (kendisinde v a r h k ) kendisine gre ( t a m b i r ) kesafet gsterir, zr o t a m mansyla kendi kendisiyle doludur. te varlk ne ise o d u r demekle b u n u ifde etmekteyiz (^). Kendisinde varlkn kesafeti, o n u n t a m mansyla kendi olduuna ( s o m = massif) iaret e t m e k t e d i r . O b t n sentezler ierisinde en zlemeyeni, kendinin kendisiyle sentezidir. B u n d a n kan neticeye gre de tabiatyla varlk kendi varl ierisinde tecrid edilmitir ve kendisi olmayan ile hibir m n s e b e t i b u l u n m a m a k t a d r (^), Bylelikle kendisinde varlk kendisinin olmayan veya kendisini r e d d e d e n hibir varlk sahas ile ortaya k o n u l a m a z . Bu ifdeler varlk vardr, hilik yoktur ( s ) diyen Parmenides'in kendi kendisi ile zdelik hli olarak nitelendirdii bir olan varlkna t a m bir uygunluk gstermektedir. Y u n a n Filozofu iin bu v a r h k , (biricik varlk) v a h d e t t e n ibarettir; kendi iine kapal, d o m a m , yok olmayacak, deimez, blrimez, younlamaz, seyrekle(6) J. P. Sartre, (7) J. P. Sartre, (8) Parmenides, S. 108, Ed : L'Etre et le Neant. S. 33 L'Etre et le Neant. S. 33 Diels (Gerard Legrand. Les Prcsocratiques, Bordas)

15

mez (') bir varlktr. Sartre'n kendisinde varlda yoklua kar kar, t a m a m e n kendisi ile vardr, b u varlk tam, kesin, sonsuz, balangsz, deimez, kendinden bakas ile gsterilemez.
bj Kendisinde Varlk ve Yaratl Nazariyesi :

Kendisinde varlk y a r a t l m a m t r . S a r t r e kendisinde varlka zdelik ilkesini o derece mull ve kkl uygulamtr ki, b u p r e n s i p t e n h a r e k e t bizi kendisinde varln h a t t u m u m i y e t l e varln yaratlmam olaca fikrine rahatlkla g t r r . Ona gre bir yoktan yaratl (creation ex nihilo) imknszdr. Varlk fenomenininin doru mtealaas (claire vision) ou z a m a n yaratllk (veya varln Tanr tarafndan yaratldn savunan gr taraftarl) (cr,eationisme) diyeceimiz b u pein h k m l e karanlklatrlmtr. Tanr'nn dnyaya v a r h k (etre) bahettii varsayldndan (on supposait) v a r h k her z a m a n iin bir pasiflikle lekelenmi d u r u m d a beliriyordu. F a k a t y o k t a n yaratl (creation ex nihilo) varln ortaya kn izah edemez, zira varlk ilhi olan bir sbjektiflik iinde tasarlanyorsa, (bu hlde) o intrasubjektif (sujeler aras) bir mahiyette k a l m a k t a devam edecektir ( ' O ) . Bu sbjektiflik iinde bir objektiflik ortaya kamaz. Bu ifdeyle Sartre, v a r h k ayet y a r a t m ise, bir ilh u u r d a (sbjektiflikte) mevcut olacan ve kendisinde varln d a en m h i m vasf olan kendisinde olma hlinden mahr u m kalacan sylemeye almaktadr. ayet bu dur u m vrid ise varln kendi varlndan sz edilemez

(9) Macii GKBERK

: Felsefe Tarihi, S. 35

(10) J. P. Sartre, L'Etre et le Neant, S. 32

16

ve bu, Tanr varlndan b a k a bir ey deildir. Bu hipotezi bylece bertaraf ettiine inanan S a r t r e ortaya bir dierini koyuyor. ayet v a r h k , T a n r r n n dnda kendi kendisi olarak dnlebiliyor ise, yani T a n r ' nn k a r s n d a kendi varln kurabiliyor ise, o z a m a n filozofumuz, yaratl nazariyesinin son derec lzumsuz olduunu ileri s r y o r . ayet varlk, T a n r ' n n karsnda mevcut ise (exister) b u o n u n kendi kendisine istind ettii ve ilah y a r a d h a it en ufak bir iz tamad iindir. Tek kelimeyle, yaratlm olsa bile, kendisinde varlk yaratl e izah edilemez, zr varln ( b u yaradln) tesinde (veya dnda) ( p a r de l) k a z a n m a k t a d r . Bu, varln yaratlmadn sylemekle ayn eydir ( " ) . Varlk m a d e m k i , kendi dnda bir T a n r tarafnd a n yaratlmamtr, o hlde acaba o n u n kendi kendisini yaratt dnlebilir mi? S a r t r e , bu sule de menf cevap v e r m e k t e d i r . Fakat diyor, b u n d a n (yukardaki neticeden) varln kendi kendisini yarattn d a k a r m a m a k gerekir. Zr b u o n u n kendi kendisinden evvel olmasn gerektirecektir. Varlk, u u r gibi kendi kendisinin sebebi dedir V^). Demek oluyor ki S a r t r e , iin b a n d a ortaya k o y m u b u l u n d u u zdelik prensibine d a y a n m a k suretiyle yaratl nazariyesinin bu son eklini de, r e d d e t m e k t e d i r . Varlk kendi dnda bir baka varlk (Tanr varh) tarafndan sebeplendirilemedii gibi, kendi kendisinin de sebebi olamamaktadr. Zr varlk kendi kendisidir (l'etre est soi) C^) ve b u kendi kendisiyle zdelii (ayniyeti) dnda hi-

(11) J, P. Sartre, L'Etre et le Neant, S. 32 (12) Ayn eser, S. 32 (13) J. P. Sartre, L'Etre et le Neant, S. 32

17

b i r ekilde tasavvur edilemez. O varlm kendinde bulm a k t a , bir b a k a varlktan kabul e t m e m e k t e d i r . Varlk ve Yokluk adl eserinde, filozof, kendisinde varln hususiyetlerinden b a h s e d e r k e n o n u n ne aktif, ne de pasif olduunu beyan eder. Zr b u n l a r insan u u r u iin mevzu' bahis olan eylerdir. uurlu varlk bir gayeye ma'tuf o l m a k zere vastalar kulland zaman, faaliyet (aktivite, aktiflik) v a r d r ve faaliyetimizi zerinde s r d r d m z objeler (eyler) kendiliinden onlar, u r u n d a hizmet ettirdiimiz gayeyi gzetmezler ise, b u n l a r iin biz pasif demekteyiz ('''). Bu m e f h u m l a r m u t l a k bir t a r z d a d n l d n d e de.erlerini kaybetmektedirler. Kendisinde varlk m u t l a k ve sadece kendi kendisine gre vardr, yani o kendi kendisindedir. Onun hibir varha balants olmad gibi, o n a bir olu, bir zamanllk d a izafe edilemez.
c) Kendisinde Varlkn Kontenjanl :

Sartre'n ifdesine gre kendisinde varlk ne m m kn olandan (possible) karlabilir, ne de zorunlu olana (necessaire) balanabilir C^), O hibir ekilde hibir eyden karlmamtr. M m k n olana dayandrlamaz. Zr m m k n , u u r veya dnceye bal bir mod (kip) dur, b u n u n iin de kendinde varlk sahasna deil, kendisi iin ( p o u r soi) varlk sahasndadr. Zorunlu olana d a dayandrlamaz, zr zorunluluk varolanlar deil, ideal nermeleri alkadar eder C'^). O hlde, b u n d a n u neticeyi k a r m a imkn bulabiliyo-

(14) Ayn eser, S. 32 (15) J. P. Sartre, L'Etre et le Neant, S. 34 (16) Ayn eser, S. 34

18

ruz : kendisinde varlk kontenjan

(contingent)

bir varlktr. B u n u sylemek ayn z a m a n d a kendisinde varlkn sebepsiz, izhsz bir varlk olduunu ifde e t m e k d e m e k t i r . Yani m a n t k bir ifde ile dnya diye isimlendirdiimiz kendisinde varlk samadr. nk onu ne b a k a bir varlkla aklama imkn vardr, ne de mmkn (possible)den veya zorunludan koyabilme (necessaire)den t r e m i olduunu ortaya

d u r u m u m e v c u t t u r . O m u t l a k olarak hibir eye dayanmakszn vardr. S a r t r e b u n u fazladan (de t r o p ) C^) ta'bri ile karlyor ve samaln gzler nne seriyor. Kendisinde varlk iin zet o l a r a k son syledii eyler

(17) Contingent kelimesini, m m k n veya o l u m s a l , olaan kelimeleri ile dilimizde karlama imkn vardr. Fakat biz bu terimlerin, baz hllerde olarak kullanldn gz possible kelimesinin karl Trk alnnde bulundurarak,

fabesine gre yazmak artyla, daha uygun bir karlk bulununcaya kadar, Franszcadaki ekliyle k u l l a m l m a s n tercih ettik. Kontenjan ( c o n t i n g e n t ) Ltincedeki kelimesinden Franszcaya aktarlm contingent bekolup, tesadfen,

l e n m e d e n ortaya kan mansna gelmektedir. Ne zorunlu, ne de imknsz demek mefhumuna tam bir olan kontenjan aslnda tezat tekil etmektedir. zorunluluk Grebildii-

miz kadaryla Sartre, kontenjan m e f h u m u n u zorunlu v e m m k n gibi dnceye bal bir modalite iin deil de, varlk sz k o n u s u o l d u u n d a o varln kendisinde her hangi bir v a r o l m a prensibi kullanlmtr. (18) J. P. Sartre, L'Etre et le Neant, S. 34 tamadn g s t e r m e k amacyla

19

u n l a r d r : Varlk vardr, varlk kendisindedir, varlk ne ise odur ( S a r t r e , insann b u fazladan (de t r o p ) ve sama ( a b s r d e ) varlkla karlamasn, Bulant adl romannda, b i r tiksinme veya bulant reaksiyonu ile izaha alr. Zr insan dnyann sebepsiz, s a m a ve fazladan (de t r o p ) varl ile kar karya gelmitir. S o n r a rom a n n k a h r a m a n R o q u e n t i n kendisinin de bu dnya iindeki nesnelerden biri olduunu farkedecek ve kendi varhn da, ayn derecede s a m a ve lzumsuz b u l a c a k t r . Yazar R o q u e n t i n ' e unlar syletir. Biz, b i r kendi kendisinden sklm, b u n a l m varolu (existant) 1ar yn idik. Ne birimizin, ne de dierlerimizin burad a b u l u n m a k iin en ufak bir sebebi yoktu, h e r varolan (existant) kendi iinde, k a r m a k (confus) olarak belli ve belirsiz b i r endieli tavrla kendini dierlerine n a z a r a n fazla hissediyordu. Fazladan (de t r o p ) olmak; b u benim, b u aalarla, b u p a r m a k l k l a r l a , b u akl tal a n ile kurabildiim tek m n s e b e t (ba) idi ( ^ ) . Bu v a r o l u u n mhiyeti, yani s a m a ve kontenjan olan ile k a r l a m a R o q u e n t i n iin bir b u l u t u r ve a r t k hayatnn akn d e e r l e n d i r m e k iin bir a n a h t a r vazifesi grecektir. Sama, hayata, dnyaya izafe edilebilecek yegne vasftr. Ve kesin olarak hibir eyi formle etmeksizin, varoluun a n a h t a r n b u l m u o l d u u m u anlam a k t a y d m . te b u n d a n dolay d a h a s o n r a k i b t n sezebildiklerim, bu, temeldeki samala balanr (^i). Bu s a m a olu aslnda kendi erevesinde t a m bir mutlakla sahiptir. Zr ey b u n d a n b a k a b i r ey olamaz. Varolu hibir zorunlulua sahip deildir. Asl olan
(19) J. P. Sartre. L'Etre ct le Neant, S. 34 (20) J. P. Sartre, La N a u s s e , S. 181 (21) Ayn eser, S. 182

20

kontenjanlktr (contingence, o l u m s a l l k ) . T a n m olarak u n u sylemek isterim. Varolu zorunluluk deildir. V a r o l m a k (exister) sadece orada olmak {etre-l)dr; varolular ortaya karlar, birbirleriyle karlarlar. F a k a t onlar hibir eyden ta'lil ( d e d u i r e ) edilemez. Sanyorum, b u n u anlayan insanlar vardr. Yalnz b u kontenjanl (contingence) bir zorunlu varlk ve bir kendi kendisinin sebebi (fikri) ict ederek, a m a k istemilerdir. H a l b u k i hibir z o r u n l u varlk varoluu aklayam a z : kontenjanlk (contingence, olumsallk) bir sahtelik, bir g r n t deildir ki dzeltilebilsin; b u bir mutlaklktr, b u n u n iin de m k e m m e l bir sebepsizlik (gratuite)dir {^^). S a r t r e , dnyay yle bir sebepsizlik ve samalkla deerlendirmektedir ki, b u deersizlik ve manaszlk k a r s n d a insan bir aknla ve bir kzgnla d r olur. H e r ey o k a d a r mansz ve varolular o k a d a r l z u m s u z d u r ki, d e t a v a r o l m a k t a n onlar d a ikyetidirler. Onlar o r a y a koyan, onlara bir sebep ve m n a b t n iinde yer gsteren, d a h a ak bir ta'birle onlar y a r a t a n hibir z o r u n l u varlk yani T a n r sz kon u s u edilemez. Hibir eyin ne evveli, ne de sonras vardr. Kendi kendisinde ey sadece oradadr. Ne bt n b u n l a r n nereden ktn ne de nasl oluyor da, hibir ey yerine dnya vardr diye sorabilmenin imkn vardr. B u n u n bir m a n s yoktur, d n y a her yerde m e v c u d d u r , nde, a r k a d a . O n d a n nce hibir ey mevcud olmad. Hibir z a m a n o n u n v a r o l m a m olabilecei b i r a n olmad ( " ) . te S a r t r e , kendisinde varl en gzel ekilde tasvir ettii Bulant adl eserinde, r o m a n n k a h r a m a n n byle b i r d n y a ile tantrr : lzumsuz, sebepsiz ve m u t l a k bir samalk olan varlk.
(22) J. P. Sartre, La N a u s s e , S. 190 (23) J. P. Sartre, La N a u s s e , S. 190

21

Bu kendisinde varln mhiyet b a k m n d a n ortaya kartl Sartre'n y a r a t l m a m d n y a telkkisini bize retmektedir. Aslnda, u m m olarak i n k r ettii T a n r h a k k n d a d a uzun a k l a m a l a r d a n kanan filozof, b u hayasz bolluk ( s u r a b o n d a n c e obcene) olarak nitelendirdii kontenjan (cotingent, olumsal) varlk sahas iin de bizi t a t m i n k r bir ekilde aydnla k a v u t u r m a m a k t a d r . Bu son keyfiyet, belki d n r n hadiselere u m m o l a r a k baknda taknd o kendine m a h s u s tavrdan, belki de s a m a ve sebepsiz olarak iln ettii kendisinde varlkn zerinde syleyecek pek fazla bir eyi olmayndan ileri gelmektedir. F a k a t un u b u varlk sahas zerinde ksaca fakat kesinlikle syleyebiliriz ki zdelik prensibini m m k n olan en keskin biimde k u l l a n m a k suretiyle S a r t r e , objeler dnyasn, kendi dnda herhangi bir zorunlu, niversel (kll) m u t l a k bir varla b a l a m a m ve onu d o r u d a n doruya kendi iinde m t a l a etmitir. Bylelikle varln yaratlmam, ebed bir hususiyeti olduunu ortaya k o y m u , onu bir semav lemle ilikisi ierisinde deerlendirmenin imknsz olduunu sylemi ve byle sebepsiz, mansz fakat gerek bir kendisinde varlkn d a sadece bir mutlak samalk olduu grn savunmutur. Aslnda kendi kendisinde varlk m u t l a k bir samalk olarak m t a l a edilirken, y u k a r d a bahsettiimiz gibi, ancak u u r u n m d h a l e s i ile bir m n kazanmaya balayacak ve o n u n b u fenomenal sahay deerlendirmesi sayesinde bir benim iin yani uur iin varlk hlini alacak ve belli bir ey hviyetine geecektir. u u r l a m n s e b e t hline gemeden bir lzumsuz varlk veya kendi kendisi ile doluluk o l a r a k nitelendirilen d n y a sadece ve sadece bir u u r olduu nisbette

22

( u u r iin) bir ey hline gelecektir. S a r t r e ' n d a Varh k ve Yokluk adl eserinde ifde ettii gibi (^^) ancak kendisi iin varlkn yani u u r u n ortaya kmas dnyann varln ortaya koyabilir. O hlde biz incelememizin b u safhasnda yeni bir mevzu'a ulam bulunmaktayz. Bu da kendisinde varlk sahasnn t a m bir simetriini tekil eden kendisi iin varlkn yani uur (conscience)un blgesidir ve yap i ' t i b n ile de kendisinde varlka t a m bir tezat tekil etmektedir. Kendisinde varlk kendisi ile zde t a m bir v a r h k sahas olarak tasvir etmitik. F a k a t u u r u n m d h a l e s i olmakszn bu varlk bir m u t l a k samalktr. Mdhalesi ile kendisinde varlk a hviyet k a z a n d r a n u u r a c a b a bir kendisinde varla sahip m i d i r ? Yoksa varla hviyet kazandrrken, kendi varln da ancak ona bal olarak m ortaya k o y m a k t a d r ? 2 Kendisi in Varlk : Kendisi iin varlk (l'etre p o u r soi) kesinlikle sylemek icb ederse, idrk mekanizmasn y r t e n uurdan b a k a bir ey deildir. F a k a t u u r u n S a r t r e ' d a ve m e n s u b u b u l u n d u u fenomenolojik felsefede ne manya geldiini bilmek, felsef temellendirmelerimiz erevesinde nemli bir yer igal edecektir. H e r eyin uur-eya m n a s e b e t i ierisinde deer kazand bir felsefede u u r u n merkez n o k t a vazifesini if ettii kendiliinden ortaya kan bir gerektir. Fakat, acaba Sartre, b u temel saha olarak nitelendirdii u u r u varlk noktai n a z a r n d a n nasl deerlendirecek, ona nasl bir stat ta'yin edecektir?

(24) J. P. Sartre, L'Etre et le Neant, S. 305-502

23

a)

Spritualist

Gerekiliin

Reddi :

B t n fenomenologlarda olduu gibi S a r t r e ' d a da klsik psikoloji ile k a r m z a kan spritualist realizm ( r e a l i s m e spritualiste) yani sbjektif sahay a y n b i r cevher hlinde m t a l a eden g r reddedilmitir. u u r u n cevherle hibir alkas y o k t u r o saf bir grnt d r ve b u m n d a ancak kendisine g r n d (appar a t r e ) lde m e v c u d d u r (^s). Fozof r u h u n varlna inanmad iin sbjektiviteyi de kendi kendisinde (en soi) bir varlk hlinde grmeye i m k n b u l a m a m a k tadr, bylelikle de u u r kendi b a n a belli b i r m u h t e vaya sahip o l a m a m a k t a ve d a i m a kendi dndaki bir varlkla m n s e b e t i iinde ele alnabilmektedir. Zr u u r u n en m h i m vasf, hibir z a m a n kendi kendisi ile t a n m l a n a m a z olmasdr. u u r h e r z a m a n iin kendi dndaki b i r objeye evrilmitir ve S a r t r e ' n Husserl'in dncesinden m l h e m olarak ifde ettii gibi her u u r bir eyin u u r u d u r m. Bu u u r ortaya koyar ki, kendi dndaki bir objenin pozisyonu olmayan u u r , u u r deildir veya ayet bir b a k a ekilde ifde e t m e k istenirse, u u r u n muhtevas y o k t u r . Mesel b i r m a s a , bir tasavvur ( r e p r s s e n t a t i o n ) mhiyetinde de olsa, uu r u n iinde deildir ( ^ 7 ) . u u r a it h e r ey kendisinin dnda b u l u n a n eylere evrilmi olarak deerlendirilm e k mecburiyetindedir. B u yzden u u r a kendi b a n a bir varlk izafe e t m e k imknmz y o k t u r .
b) Kendisi in Varln Yokluk Olarak Tasviri :

S a r t r e , V a r h k ve Yokluk adl eserinin bir yerinde kendisi iin varlk'n (etre p o u r soi) kendi b a n a
(25) J. P. Sartre, L'Etre et le Neant, S. 23 (26) J. P. Sartre, L.Imaginaire, S. 28 (27) J. P. Sartre. L'Etre et le Neant, S. 17

24

m t a l a edilemeyeceini ortaya koyarken, yle demektedir : Bu u d e m e k t e d i r ki, bilmek denilen b u varlk tipi erevesinde, karlalabilecek tek varlk ve d a i m a o r a d a j u l u n a n (ce q u i est p e r p e t u e l l e m e n t - l) bilinm e k t e olan (le c o n n u ) d r . Bilmekte olan (le connaiss a n t ) var deildir (n'est pas; y o k t u r ) , onu farketme imkn yoktur ( 2 8 ) . F a k a t bilinmekte olan kendi b a n a hibir ey ifde etmediine gre, o n u n bir bilmekte olan tarafndan mevcudiyetinin o r t a y a k o n u l m a s gerekecektir. F a k a t yine d n r m z n ifde ettii gibi b u ey yoklukdan ibarettir yani hibir ey ( r i e n ) d i r : ... bilinmekte olann (le c o n n u ) b u mevcudiyeti hibir ey (rien) n n d e mevcudiyettir... ( 2 ) . H e r ne k a d a r bilinmekte olan d n y a ancak kendisi iin varlk (l'etre p o u r soi) sayesinde o r t a y a km olsa d a b i r u u r u n varlndan sz e t m e k imknmz y o k t u r . Bir yerde kendisinin dndaki varl varlk hline getiren u u r kendini yoklua ircaa etmektedir. Sadece kendisi iin (le p o u r soi) dnyaya gre akn b i r hususiyete sahiptir, o kendisi sayesinde eylerin m e v c u d olduu bir hilik (le rien)dir ( 3 ) . u u r u n bir hilik veya bir yokluk ile tanmlanm a s , d a h a d o r u s u o n u n bir varlk o l a r a k tanmlanam a m a s acaba fenomenolojik tahlilde nelere bal olarak, beliren b i r keyfiyettir? S a r t r e b u n u n cevabn, bilm e k t e olan varln ( u u r u n ) bilinmekte olan varla ircaa edilemeyecei dncesini ileri s r m e k suretiyle veriyor. d r k mekanizmas o ekilde ilemektedir ki, bir eyi i d r k e t m e k her eyden nce o ey olmad-

(28) J. P. Sartre, L'Etre et le Neant, S. 17 (29) J. P. Sartre, L'Etre et le Neant, S. 250-251 (30) J. P. Sartre, L'Etre et le N^ant, S. 502

25

mzn farkna v a r m a k t r . Mesel bir b a r d a alglarken, alglayan u u r o b a r d a k olmadn ortaya k o y m a k t a ve d a h a da ak bir ifde ile kendisini o b a r d a k olmayan ey olarak nitelendirmektedir. Alglanan ey b t n mukayeselerden ve b t n ina'lardan nce, u u r karsnda u u r a it olmakszn (veya o u u r olmakszn) hazr olan (varhk)dr. ( ^ i ) Demek ki d a i m a kendi dndaki bir varlkla t e m a s iinde nitelendirilen uur; bir ikinci safhada karmza o d varla ircaa edilemeyecek vasfyla k m a k t a d r . Kendisi iin, ne kendi kendisi ile tarif edilebilmekte, ne de kendi dndaki varln hviyetine girebilmektedir. O hlde b u kaypak varlk t r bir tek ekilde ifdelendirilebilir : Yokluk (Le N e a n t ) Mes'eleye bir b a k a istikametten y a k l a m a imknmz d a h a vardr, fakat b u r a d a da erieceimiz netice u u r u n yine bir yokluk olarak vasflandrlmas keyfiyetini perinlemekten b a k a bir ey yapamayacaktr. Acaba u u r kendi kendisini idrk edebilme i m k n n a sahip m i d i r ? Sadece bir i d r k etme d u r u m u n d a , karmza kan u u r acaba kendi kendisini bir kendisinde (en soi) varlk olarak yakalayabilir mi? Yani y u k a r d a kendisinde varlk tarif ederken en bariz vasf olarak gsterdiimiz, zdelik prensibini, byle bir yaklam a d a kendisi iin varlkda bulabilir miyiz? S a r t r e , bu sule de menfi bir cevap vermekte ve zdelik prensibine t a m a m e n ters den tarafn gzler n n e serm e k suretiyle kendisi iin varlk bir yokluk olarak deerlendirmede bir a d m d a h a a t m a k t a d r . Y u k a r d a da ifde etmi olduumuz gibi, ideal bir varlk hviyetine sahip olan kendisinde varlkn ( e t r e
(31) Ayn eser, S. 222

26

en soi) hususiyeti, kendi kendisi ile doluluk, kesafet ve kendisiyle t a m bir zdelik hlinde b u l u n m a s d r . Halb u k i kendisi iin varlkn kendisini alglayabilmesi, yani u u r u n kendi u u r u n a varabilmesi iin, b u u u r u n varlnda bir ikileme ( d e d o u b l e m e n t ) ortaya kmaktadr. Kendisi iinin kendi kendine grnmesi (presence soi) u u r iin bir kendinden uzaklamay veya kendini k e n d i n d e n b a k a bir yerde o r t a y a koymay g e r e k t i r m e k t e d i r . Bu ise kendisinde varlkn kendisi ile m u t l a k zde olmas d u r u m u n a t a m a m e n tezat tekil e t m e k t e d i r . Bu hl S a r t r e ' a a n l a m a s ok g bir ifde ile u n u syletecektir : uui'un, u u r hlindeki varl ( o n u n ) kendi kendisine bir g r n olarak, kendisiyle mesafeli varolmasdr (exister) ve varhn, varlnda tad b u hi uzaklndaki mesafe (distance n u l l e ) , yokluktur ( ^ 2 ) . D e m e k oluyor ki, kendi kendi.sini i d r k etmek isteyen u u r , b y k bir p r o b l e m l e kar.lamakta, byle bir idrke sahip olabilmek iin bir kendisinden u z a k l a m a faaliyetine girme mecburiyetinde k a l m a k t a d r . Sartre'n bir b a k a yerde P^) eksiklik ( m a n q u e ) olarak nitelendirdii bu hl aslnda bir kendi kendisinin dnda olan varl iaret ederek, kendisi iinin varlk h(32) J. P. Sartre, L'Etre et le Neant, S. 120 Bu cmle Franszca olarak yle ifde olunmutur, L'etre de la conscience en tant quc conscience c'est d'exister distance de soi co.mme presence soi et cette distance nulle que l'etre porte dans son etre c'est le neant. (33) Ayn eser, S. 145 Ainsi le pour soi en tant q"il n'est pas soi est u n e p r e s e n c e soi qui m a n q u e d u n e certaine presence soi et c'est en lant que manque de cette presence qu'il est p r e s e n c e soi.

27

viyetinde olamayacan ortaya k o y m a k t a d r . E e r kendisi iin (le p o u r soi) kendisi deil ise, b u hl zdelik prensibine ters d m e k t e ve kendisinde varln d e t r e en soi) o kendi kendisine t a m intibak etm e d u r u m u n u n tersi ortaya k m a k t a d r . u u r u n varlk asndan bir eksiklik olr.as yokluu gerektirmektedir. Zira u u r u n kendi kendisine g r n ( p r s e n c e ) o n u kendi iinde h e m bilen, h e m bilinen hline get i r m e k t e ve bir kendi kendisi o l a m a m a d u r u m u n a sevk e t m e k t e d i r . O hlde u u r u kendi ierisinde m t a l a ettiimizde o n u n varlndan de-I, sadece bir boluk olarak deerlendirilebilecek, yoklukundan sz edebiliriz. Bu hl, elbette ki varlk noktai n a z a r n d a n bizi o n u l m a s kabil o l m a y a n bir atlaklkla kar karya b r a k m a k t a ve b u varlk, birbirlerine ircaa edilebilmeleri imknsz iki sahaya ayrlmaktadr. Biri m a d d e veya kendi kendisinde v a r h k , dikeri u u r veya yokluk. Bunl a r d a n ilki t a m bir zdelik .gsterdii iin ideal varlk sahasn tekil e t m e k t e , kendi kendisi olmakla varlm kesinlikle belirleyebilmektedir. Dieri ise zdelik p r e n s i b i n e m e y d a n okurcasna, kendi kendisi olamam.akta ve ne ise o olmad^m sylemeye alarak, kendi kendisinin p r o b l e m i (mes'elesi) hline gelmektedir. B u n a gre S a r t r e , u u r u tarif ederken yle syleyecektir : phesiz, u u r a Heldegger'in Dasein'a ayrd u tarifi u y g u l a m a imknmz vardr ve onun, kendisi iin, kendi bnyesinde varlnn mes'elesi ( q u e s t i o n ) olan varlk olduunu syleyebiliriz, fakat b u tarifi t a m a m l a m a k ve aa yukar u ekilde formle e t m e k gerekir : uur, kendisi iin, b u varln bnye-

28

si iinde k e n d i n d e n b a k a bir varl gerektirmesi sebebiyle, kendi varlnn m e s e l e s i olan varlktr (^^). uur, kendi varlnn mes'elesi o l m a k t a d r , zira ayn a n d a ne kendisi, ne de bu varlnn gerektirdii ve kendisi dndaki varlk olabilmektedir ( 3 ^ ) . Bu d a tabiatyla onu bir yokluk hline ircaa etmektedir. Misl olarak, nefret e t m e k t e veya sevmekte olan bir insann b u hlini i d r k etme d u r u m u n u ele alp, S a r t r e ' a gre mes'eleyi tahlil edebiUriz. Bu insan kendi nefretini veya sevgisini m d r i k olabilmek iin kendini kendisinin dna k a r m a k mecburiyetinde kalacak ve b u nefret veya sevgiyi bir obje gibi d a r d a n incelem e k ve d e e r l e n d i r m e k faaliyetine giriecektir. Bu da tabiidir ki, u u r u n kendi kendisi (en soi) olma dur u m u n u bozacak ve onu bir yokluk hline getirecektir. d r k edilmekte olan varlk a r t k sujenin kendisi deildir, zr o u u r iin bir bilinen obje hline gelmitir. d r k e t m e k t e olan u u r da, m e c b u r olarak b u nefret veya sevgi hlinin dna ktndan suje kendi varlnn dnda k a l m a k t a d r . O hlde b u yokluk fikrini u p a r a d o k s l a da, ifde edebiliriz : kendisi iin varlk ne ise o deildir veya ne deilse o d u r .

(34) J. P. Sartre, L'Etre et le Neant, S. 29 Sartre'n uur hakkndaki bu ta'rifi Franszca olarak yle yazlmtr : La c o n s c i e n c e est un etre pour lequel il est dans son c l e question d e s o n etre en t a m que cet etre implique un etre autre quc iui. (35) Ayn fikir, Sartre tarafndan bir baka ekilde yle ifde edilmitir : Le pour-soi est un etre pour qui son etre est en q u e s t i o n dans son etre en tant que cet etre est e s s e n t i e l l e m e n t une certaine maniere de ne pas etre u n etre qu'il p o s e du m e m e c o u p c o m m e autre quc ui. (L'Etre et le Neant, S. 222) 29

c)

Kendisi

inin

Kendisinde

Varhk

Olma abas :

Acaba u u r u n kendini, varlk asndan karlat bu zor d u r u m d a n k u r t a r m a imkn en azndan kurt a r m a almas yok m u d u r ? Kendisi iin yine b u d u r u m u n u muhafaza edebilmek kaydyla bir varlk hviyeti k a z a n a m a z m? Yani kendisi iin ayn z a m a n d a bir kendisinde varlk sahibi olamaz m? Aslnda b u yokluktan k u r t u l m a ve bir kendisinde varlk o l m a abas u u r u n en m h i m hususiyetlerinden biri o l a r a k ortaya k m a k t a d r . Geri kendisi iin bir varlk deildir a m a bir varlk olmaya ynelme, var o l m a abas s r d r m e ve kendisini d a i m a kendisinde varlka dor u bir hamle olarak gsterme durumundadr. Fakat a c a b a b u abas gerekleme i m k n n a sahip midir? Ve gerekletii a n d a kendisi iin hakk hviyetini kayb e t m i olmaz m? Zira anlalmaktadr ki, bir yerde, ins a n kendini bu kendinde varlk olabilme a r z u s u ile tan m l a m a k t a d r . Bu a r z u s u gerekletiinde kendini kayb e t m i olmayacak mdr? Y u k a r d a grdmz gibi, ontolojik o l a r a k kendisi iin ( p o u r s o i ) , varlk k a r s n d a b i r eksiklik bir yokluktur, o hlde o bu d u r u m d a n k u r t u l m a abas s r d r e c e k ve yok olma idrkinin tabii bir neticesi olarak, varlk iin bir hasret duyacak ve v a r o l m a k isteyecektir. Bilindii gibi kendisi iin (le p o u r soi) kendisinde kendi varlnn eksiklii olan varlktr ( 3 * ) . Ve o n u n ihtiya d u y d u u ey, b u kendisinde olabilme hlini ele geirmektir. u u r kendi kendisine intibak ede-

(36) J. P. Sartre, L'Etre et le Neant, S. 653

30

bilmek isteyecek ve kendi y o k l u u n d a n kendi varlma s m m a k mecburiyetini hissedecektir. Varolabilmek abas kendi kendisi ile dolu olmak, kendi varhnn temeli o l m a k iindir. Bu v a r o l m a arzusu, kendisi iinMn (pour-soi) kendi dndaki kendisinde varlka (l'etre en soi) bir atlma hamlesi o l a r a k tezahr eder. S a r t r e , b u n u kendisi iinin projesi (projet-ne doru a t l m a ) olarak nitelendirecektir. F a k a t u u r kendi y o k l u u n d a n k u r t u l m a k ve bir kendisinde varlk hline gelmek isterken, o n u n istedii y u k a r d a mhiyetini izaha alrken sylediimiz kontenjan (contingent) ve s a m a ( a b s r d e ) bir kendisinde varlk deildir. Kendisi iin (le pour-soi)in, a r z u s u n u tekil eden v a r h k , kendi kendisinin temeli olan b i r kendisinde (en soDdir. n s a n kendi benliini salamla k a v u t u r m a y a alm a k t a , fakat b u n u ne u u r u n o k a y p a k ve yokluk olan vehesinde, ne de yalnz b a n a kendisinde varlkn kontenjan hviyetinde gerekletirebilmektedir. O hlde uur, b u iki varlk t r n de iinde toparlayabilecek bir kendisinde kendisi iin (en soi p o u r soi) olabilmek mecburiyetindedir. Ancak byle bir terkipte aranlan ey elde edilmi olacak, u u r h e m kendisinde varln o deimez ve kendi kendisi e dolu o l m a hline ulaacak, h e m de ancak byle b i r kendisinde varlk o kontenj a n ve s a m a d u r u m d a n k u r t u l a r a k , kendi kendisinin temeli olabilme i m k n n a sahip klnacaktr (^^). B u hl u u r u n kaypakln o r t a d a n kaldracak, kendisinde varlk ise kendi kendisinin u u r u hline gelmekle bir m n ifde edecektir: Bu sentez, kendi kendisinin u u r u o l m a k l a kendisinde varlnn temeli olacak bir u u r u n ideali olarak karmza k m a k t a d r (^s).
(37) L'Etre et le Neant, S. 653 (38) Ayn eser, S. 653

31

F a k a t b u r a d a almas g bir p a r a d o k s u n varl s e z m e k t e d i r . Zr uur, h e m kendisi olmak h e m de kendisinden k u r t u l m a k kendi dndaki bir dier varlk siferine atlmak istemektedir. stelik de, u u r d a h a evvelce t e m a s ettiimiz gibi, kendisini ortaya, kendisinde (en soi) varhn bir olumsuzluk ( n e g a t i o n ) u olar a k k o y m a k t a d r . Kendi iinde yine kendisinin zdd olar a k tarif ettii varla bir geri d n o l a r a k nitelendireceimiz kendisi iin ( p o u r soi)n kendisinde (en soi) varlk olma hli bir imknszlk, en azndan insan varlnn gerekletiremeyecei bir h u s u s deil midir? Bu yzden de S a r t r e , bir nceki paragrafta u u r u n ideali o l a r a k gsterdiimiz d u r u m u n gereklik plnnda tah a k k u k edemeyeceinden bahisle, b u n u n ancak bir Tanr olma ideali eklinde vasflandryor : te T a n r diyebileceimiz ey b u idealdir ( 3 ' ) . B u n d a n anlaldna gre S a r t r e ' n dncesinde Tanr; ite b u beer plnd a gerekleme imkn b u l a m a y a n ideal m e f h u m u erevesinde b e h r m i b i r k a v r a m d r . Bir snrl o l m a dur u m u ile kar karya gelen insan, temelindeki projejeye bir hayal gereklii hedef gstermi, b u n u n da tecrbe edilebilir d n y a n n dnda bir yere yerletirerek, a d n a T a n r demitir. 3)
a)

Tanr Fikri :
deal Ontolojik Saha :

Y u k a r d a elde ettiimiz neticeleri ksaca zetleyecek olursak, yle syleme imknmz v a r d r : Kendisinde varlk k a r s n d a bir yokluk olduunun farkna v a r a n kendisi iin b u y o k l u k t a n k u r t u l (39) J. P. Sartre, L'Etre et le Neant, S. 653

32

m a k ve kendisinin temeli olan bir kendisinde varlk olmak a r z u s u n a kaplr. Bu istei bir b a k a ifdeyle kendisinde varlk ile kendisi iin arasnda bir sentez idealidir. F a k a t byle bir terkibin dnya p l n n d a gerekleme imkn bulunmadndan, deal, bir T a n r k a v r a m hline dnecek, bylelikle d e T a n r fikri S a r t r e ' n felsefesinde bir sentez dncesi hlinde ortaya k o n m u olacaktr. D n r m z , T a n r fikrinin insann kendi i m k n sizliinin farkna v a r m a s ile o r t a y a atldn ileri s r m o l m a k t a d r . u u r , kendisinde v a r h k o l m a idealin deki gereklememenin m e y d a n a getirmi olduu h a y a krkl ierisinde b u ideal sentezi, kendi ve t e m a s h n d e b u l u n d u u v a r h k sahasnn dnda bir m t e a T a n r varl iinde tasavvur edecektir. Yani u u r iinde b u l u n d u u d u r u m u n snrl ve imknszlklarla dolu vehesini a m a y a alacak, kendisini ancak bir T a n r varlnda temellendirmeye ynelecektir. nsan T a n r o l m a y a atlan ( p o j e t t e r ) varlktr C"). ayet insan T a n r varl h a k k n d a preontolojik (ontoloji ncesi) bir anlaya sahipse, b u n u ona b a h e d e n ne esiz tabiat m a n z a r a l a r ( i l h a m ) , ne de cemiyetin zoru o l m u t u r . F a k a t a k n h m ( t r a n s c e n d a n c e ) deeri ve ulv gayesi olan T a n r , insann o n d a n hareketle kendi varln ortaya koyduu daim snr tekil eder. n s a n o l m a k Tanr olmaya ynelmektir ve b u n u bir b a k a ekilde ifde e t m e k gerekirse, insan temelde T a n r olma isteidir ("'). Mes'eleyi bir b a k a n o k t a d a n ele alacak olursak. T a n r kavramnn, u u r u n m a c e r a s n a ve o n u n abalar n a bal olarak o r t a y a atld fikrinden hareketle
(40) J. P. Sartre, L'Etre et le Neant, S. 653 -664 (41) J. P. Sartre, L'Etre et le Neant, S. 653 - 654

33

L. Feuerbach'n (1804- 1872) T a n r anlay le S a r t r e ' m ki a r a s n d a bir paralellik sezebiliriz. Bu X I X . asr Alm a n filozofu da Tanr'y insann gereklemeyen ideallerinin bir b a k a varlk sahasna yansmas eklinde g r m e k t e d i r . Din, Feuerbach'n dncesinde temellendirilmi bir objektif gereklie sahip olmayp, insan u u r u n u n bir r n olarak ortaya k m a k t a d r . B u dur u m d a Feuerbach'n dini tenkidi psikolojik bir tahlil erevesinde yaplm o l m a k t a d r . D n r , aslnda insan u u r u n u n sfatlar ( a t t r i b u t s ) olup, d n y a d a t a m mansyla gereklemeyen, fakat o n u n ideallerini tekil eden adalet, h i k m e t , ak gibi k a v r a m l a r n bir b a k a dnyaya yanstlm o l d u u n d a n ve b u ideallerin kendisinde gerekleebdii b i r ilh s a h a hayl edildiinden sz eder. Bylelikle insan ideali hayal bir e k d e T a n r ' y a yanstlmtr. Ona gre insan, kendini inceleyecek olsa, Tanr'y i d r k e t m e n i n aslnda kendini i d r k e t m e k t e n b a k a bir ey olmadn grecektir. Tanr'nn srr insann kendine duyduu akn s r r n d a n bak a bir ey deildir i'*^). Demek oluyor ki, b u r a d a Tanr'nn, insan dileklerinin gerekleebildii bir yer olarak, hayl edilmekte olduu g r s a v u n u l m a k t a ve bir yerde b u da Tanr'nn insan de de, insann Tanr'y yaratt dncesiyle b a d a m a k t a d r . Zr T a n r kendisinde varolabilen bir gereklik de, fakat insan ideali iin hayli o l a r a k tasavvur edilmi, bir gereklem e zeminidir, insann u u r l u oluuna ve b u u u r a bal olarak da, bir te d n y a t a s a v v u r u n a dayanlarak ortaya atlmtr. Sadece insan psikolojisi ile aklanabilir hibir gerek k r i t e r e sahip dedir. Tabiatta bir Tanr
(42) E m i l e Brehier, Histoire de la Philosophie, C. II, F. 3, S. 788 den naklen : L. Feuerbach, L'Essai d u Christianisme, S. 333

34

b u l a b i l m e k iin, onu daha nce oraya yerletirmi olm a k gerekir. Tabiat olaylarmdan hareketle Tanr'y ispat eden deliller ( a s h n d a ) i n s a m n o n l a r d a n hareketle kendi zek ve tabiatmn s m r l a r m ortaya koyan cehalet ve kibrinin dehlleridir C''^). Bu ifadeden de anlalaca zere, byle bir anlay, insan u u r u e d o m u , b u u u r a izafi olarak varlm bulan bir T a n r dncesini iaret eder; kii kendi eksikliini bir T a n r fikri ile t a m a m l a m a k t a ve etik deerlerinin doru ve temellend i r m i olduuna, byle bir hayli varlk dncesiyle, kendini i n a n d r m a k t a d r . F e u e r b a c h a gre, ne are ki b u varlk sahas, insann kendini t a t m i n iin u y d u r m u olduu ve hibir gereklii olmayan bir aknlk (transcendance) dr. S a r t r e ' a gelince, anlalmaktadr ki, T a n r fikri ond a da byle bir u u r faaliyeti olarak ortaya kmakta, kendini kendi d a h i n d e b u l a m a y a n kendisi iin bir kendisinde varlk hline gelmek isteyerek, ideal sentez sahas olarak tasavvur ettii Allah dncesini ortaya k o y m a k t a d r . Bu, kendini eksiklik ve yokluk mekn olarak gren insann, varln t a m a m l a m a k ve yine kendisi ile b t n l e m e k imknn bu d n y d a bulamaynca, te dnya plnnda b u d u r u m u n gerekleebeceini d n d bir ideal ve m t e a l (akn-transcendant) varlk hayl etmesi ile belirmi ve kendisinde - kendisi iin terkibini elde edebilmi, ontolojik bak m d a n m k e m m e l diyebileceimiz bir varlk fikridir. Demek oluyor ki, gerek Feuerbach, gerekse S a r t r e ' d a Allah; u u r iin ve uurla o r t a y a km bir d u r u m d a d r ;

(43) Ayn eser, S. 333 E. Brehier, Histoire de la Philosophie, C. II. F. 3 S. 788'den naklen.)

35

o n u n olmadn veya o r t a d a n kalktn d n r s e k Tanr'nn objektif gerekliinden sz e t m e k de imkanszlaacaktr. Byle bir anlayla elbette ki T a n r varlnn ortaya koyulusunda b y k bir izafilik belirmektedir. H a t t d a h a da ileri gidilerek, u u r u n sebebinin Allah deil de, Allah varl fikrinin sebebinin u u r olduu g r n iki filozofun d a dncelerinde ileri srm e keyfiyeti ortaya kabilir. F a k a t bize gre, mes'eleye sadece b u adan yaklam a psikolojizm ad verilen ve felsef akl y r t m e lerde k a r m z a tehlikeli bir tavr al olarak kan, b i r pein h k m l e r sisteminin tuzana d m e k t i r . Bindii gibi psikolojizm psikolojiyi felsefeye temel telakki e t m e k suretiyle, b t n felsef p r o b l e m l e r i , psikolojik p r o b l e m l e r e ircaa eden bir eilim (^) olarak tanmlanabilir. E . B o u t r o u x da psikolojizm, her eyden nce din hdisenin sadece bir fenomen, bir u u r hli (etat de conscience) olduunu gstermeye urar ('^) d e r . F a k a t gerek din vakann veya T a n r fikrinin gerekse herhangi bir dier felsef p r o b l e m i n kendi balarna m t a l a edilmeleri d u r u r k e n , u u r u n hllerine veya psikolojik ihtiyalara bal kalnarak, ele alnmas felsef adan bir h a t a olarak ortaya kt dnlebilir. Zr byle bir p r e n s i p , mes'eleleri d o r u d a n doruya, felsefenin kendine h a s m e t o d u olan akl y r t m e ile incelem e k ve mevzu'lar kendi iinde akl sebep ve delillerle t e m e l l e n d i r m e k varken, onlar dolayl bir yola saptrm a k da, sistemlere psikolojik b i r temel g s t e r m e k s-

(44) P. Foul'quic - R. Saint-Jean : Dictionnaire Philcscph:que, S. 593

de la

Langue et

(45) E. BoutrouK, Science et Religion, 1, IV. P s y c h o l o g i s m e Sociologisme, S. 197 -198

36

retiyle, onlarn birer felsef p r o b l e m olarak varlklarn pheli k l m a k t a ve k a v r a m l a r n rasyonel yolla mnak a a edilebilirliini lzumsuz, h a t t imknsz telakki ettirmeye almaktadr. Tabiatyla bu tarz bir yaklam, felsef ve metafizik bir mes'eleyi b a m b a k a bir sah a y a intikal e t t i r m e k l e zlemez hle getirmektedir. Aslnda b i r fikrin o r t a y a k olarak h e r ne k a d a r psikolojik ve hayal bir temel gstersek de, b u bizi o fikrin d i r e k t o l a r a k objektif gereklii h a k k n d a sorulmas icb eden sullerden a h k o y m a m a l d r . H a t t byle bir dolayl t u t u m l a T a n r varln, Feuerbach'n yapt gibi i n k r a k a d a r gitmek, kanaatimizce mes'eleyi d o r u d a n doruya ele a l m a k t a n k a m a k ve mnakaa zeminini o r t a d a n k a l d r m a k olacaktr. Netekim J. P. S a r t r e , Alman Fozofu'ndan farkl olarak, mevzu'u byle bir seviyede kestirip a t m a m , bir m e r h a l e d a h a ileri gitmek isteyerek, k a v r a m kendi iinde ele alp, mantk b a k m d a n tahlilini y a p m a y a almtr. Yani S a r t r e , T a n r fikrinin i n s a n d a ona bal bir p r o j e olarak ortaya k m a s n d a n dolay, uur olduu iin T a n r fikri d o m u t u r diyerek, Tanr'nn varlnn gerekliini h e m e n r e d d e t m e m i , fikrin mantk i m k n l a r n a r a t r m t r . Y u k a r d a b i r kendisinde ve kendisi iin sentezi o l a r a k dnlen T a n r k a v r a m a c a b a m a n t k bir d o r u l u k tayabilir mi? Yoksa mtenakz m d r ? Bu sualin cevab ayn z a m a n d a T a n r varlnn bir kendisinde varlk, kendisi iin varlk olmas sznden ne anlaldnn aa k a v u t u r u l m a s ile ilgili grlmektedir. Sentez, fikrinden de anlayacamz gibi, ayet Tanr'nn varl dnlecek olsayd, d o r u d a n ve kesin olarak kendisine intibak eden bir kendisi iin (poursoi) den sz etmemiz gerekecekti. Bu ise saf ve m u t l a k

37

b i r u u r d u r . u u r b u r a d a , sentezin yaps icb b i r kendisinde varlk (etre en soi) hline gelmektedir. Kendisinde varlk d a h a nceki bahislerde de grld zere, kendisinden b a k a hibir varlkla mnasebett e b u l u n m a y a n , sadece kendi kendisi ile doluluk olarak vasflandnlabilen, kendi kendisinin bilgisi olmaktan m a h r u m bir sonsuz yalnzlk ve b t n l k olarak tarif edilmekte idi. Fakat, m a d e m k i mevzu' bahis olan kendisi iin varln b i r kendisinde varlk olmas durum u d u r , h k m n tezat ihtiva ettii h e m e n gze arpacaktr. Zr uur, sadece ve sadece kendi dnda b i r baka varlk ile mnsebet dahilinde m e v c u d d u r , o n u n kendi kendisi olmas d n l r k e n , aym z a m a n d a kendisinde varln b a k a hibir varlkla m n s e b e t i olamayaca keyfiyeti almas g bir eliki olarak belirmektedir. B u n a gre sentez m m k n olabilse idi; dnlen val'lm h e m m u t l a k bir uur, h e m de kendisini bir kendisinde varlk olarak idrk eden u u r olmas gerekecektir. Halbuki u u r mefhumun u n gerektirdii ey kendi dndaki bir kendisinde varlkn mevcudiyeti ve o n u n idrkidir. O hlde, sentez s o n u c u n d a o r t a y a kmas istenen varlk, ister istemez kendisinin dna t a m a s icb eden bir varlktr ki, a r a n l m a k t a olan u u r u n kendi kendisi olabilmesi dur u m u elde edilemez. Ayrca bir b t n ve kendi kendisi ile doluluk olmas gereken kendisinde varlkda b u vaziyetini kaybeder. Sartre'n da ifde ettii gibi, ontoloji b u r a d a derin b i r tenakuzla k a r l a m a k t a d r C^). Bu sentez gerek gerekleebilme i m k n n a sahip deildir. T a n r k a v r a m m t e n a k z d r ve byle olduu iin de, m a n t k b a k m d a n bir imknszlk ifde eder.

(46) J. P. Sartre, L'Etre et le Nant, S. 715

38

b)

Tanr Kavramnn Klsik Felsefedeki Sui Mefhumu le Karlatrlmas :

Ens

Causa

Felsefe tarihinin klsik h u d u d l a n ve terimleri muvacehesinde mes'eleyi inceleyecek olursak, S a r t r e ' m kendisinde, kendisi iin (en-soi, pour-soi) sentezi ile gstermeye alt varln a s h n d a kendi kendisinin temeli olan v a r h k olduunu h e m e n anlayabiliriz. Yani S a r t r e , b u r a d a felsefesinin u m m izgileri iinde kendi kendisinin sebebi olabilen bir varln i m k n m n a k a a s n y a p m a k t a d r . B u n a gre Sartre'n sentezle m e y d a n a k o y m a y a alt ideal varlk sahas kendi kendisinin sebebi olan varlk ("7) s a h a s n d a n b a k a b i r ey deildir. Aslnda kendisi iin varlkn projesi bir kendi kendisinin sebebi o l m a durumunu gerekletirme abasdr. B u r a d a bir b t n v a r h k C^) d a n sz edilmekte ve b u b t n varln kendisi iin tarafndan temellendirilen b i r kendisinde varlk olm a s d n l m e k t e , b u 'tibrla d a kendisinde varlka zde (identique) b i r kendisi iin varhn da ortaya kmas b e k l e n m e k t e d i r : ... b u ideal varlk kendisi iin ile temellendirilmi ve kendini temellendiren kendisi iine zde b i r kendisindedr, yani ens' c a u s a sui dir ("). S a r t r e , b u senteze t a h a k k u k imkn vermediinden byle bir kendi kendisinin sebebi olma d u r u m u n u da r e d d e t m i b u l u n m a k t a d r . phesiz ki b u ens causa sui imknszdr ve k a v r a m , grd m z gibi, bir eliki ihtiva eder (=o),

,47) Ltincede ens causa sui : kendi kendisinin sebebi o l m a . (48) J. P. Sartre, L'Etre et le Neant, S. 717 (49) J. P. Sartre, L'Etre et le Neant, S. 717 (50) J. P. Sartre, L'Etre et le N e a n t , S. 717

39

Bu ifdeleri teolojik bir s a h a d a yeniden ele alacak olursak, Allah'da kendisinde varlk ile kendisi iin varlkn zde olduu gr ortaya kacaktr. Yani Tanr varlnda u u r ve varlk birbirinden ayr m t a l a edilemez dncesi Sartre'n ontolojik terimleri erevesinde t e k r a r l a n a c a k ve tabi yine filozofumuzun bu kendine has ontolojik deerlendirmelerine gre de, byle bir ideal v a r h k fikir i ' t i b n ile tenakuz tekil edecektir. B u n d a n hareketle de T a n n ' y a izafe edilen ve causa sui veya kendi kendisinin temeli olan bir varlk dnlemez h k m ile Allah k a v r a m reddedilmi o l m a k t a d r . Demek oluyor ki S a r t r e , Klsik Felsefe'de (bilhassa skolastik Dnce ve s l m Felsefesinde) zerinde ok d u r u l a n kendi kendisinin sebebi olan varlk veya kendi kendisiyle varolan varlk mefhumlarn dncesinin snrlar iinde r t m o l m a k t a d r . Ona gre herhangi bir varln kendi kendisinin temeli veya ens causa sui olmas fikri tenakuz tekil ettiinden, byle bir varlktan sz edebilme imknmz k a f i surette yoktur. F a k a t acaba bu mefhumlar asrlar boyu ilemi olan filozoflar, mes'eleyi, S a r t r e ' n grd gibi mi grmler. T a n r varln b u k a d a r basit l 1er iinde mi m t a l a etmilerdir? Yani d n r m z tarafndan tenkit edilen ile klasik felsefede ele alnan kendisinin temeli olan varlk fikri ayn eye mi dellet e t m e k t e d i r ? Yoksa a r a l a r n d a kkl bir ontolojik seviye Hk m mevcud b u l u n m a k t a d r ? Aslnda gerek s l m Felsefesinde Frb ( H . 259339, M. 872 - 950) ve bni Sin ( H . 370 - 425, M. 980 1037) gerekse Batda skolastik devir filozoflarndan Aquinolu St T h o m a s (1227 - 1274) da grld gibi i m k n dahilindeki varlk iki nemli k a d e m e d e incelenmekte-

40

dir. B u n l a r d a n ilki varl m u t l a k o l a r a k mevcud olan ve herhangi bir sebebe veya b a k a varla bag dnlmeksizin, m t a l a edilebecek vcib-l-vcd (zorunlu varlk) ( l e t r e necessaire) dieri ise ancak bir sebep ve netice zincirine bal olarak ortaya kan ve varolularnda her hangi bir z a r u r e t tespit edemediimiz mmkn-l-vcd ( i c t r e possible)dur, Vacib-lvcd asl varlktr ve bu asl varlk her filozofun dncelerine gre T a n r ' d a n b a k a bir ey deildir, b n i Sina'nn da El r t ve't-Tenbht adl eserinde zikrettii gibi. z a r u r i vnrikda varlk, ztnn bir icb olarak v a r o l m u t u r : Varlk o n u n kendi ztnm bir icb ise o, bizzat kendiliinden v a r o l m u t u r . Vcib v a r h k o n u n kendi z t m d a n d r ve o kayyimdur ( 5 ' ) . Mmkn-l-vcd'a gelince o da T a n r ' d a n b a k a h e r ey, yani o n u n tarafndan yaratlm olan kinattr. Bu varlk kadem.esi. Tanr karsnda asl varlk olmayp, bir sebeplilik zinciri erevesinde vcd b u l m u ve varl kendi ztndan ileri gelmeyip, mevcudiyetini kendisinden b a k a bir varla borlu olan varlktr. J. P. S a r t r e ise, a r a t r m a m z n b a n d a gstermi olduumuz gibi ( ^ 2 ) her trl metafizik sahay reddedip, sadece fenomenist bir gr ierisinde varl ele aldndan, mhiyeti icb ancak byle akn bir plnda yer almas gereken vcib-l-vcdu (L'Etre Necessaire) m t a l a edebilme imknna sahip deildir. Zr en azndan b u X X . asr Fransz Filozofu'nun tasvir m n t k a s n d a k a r m z a kan benin yani u u r u n

(51) bni Sina : El rt ve-t-Tenbht 2 9 4 / 1 1 1 - 4 4 7 (Fahreddin Olguner, B a s l m a m Ders Notlar, naklen) (52) Bkz. S. 11

S.

23'ten

41

i d r k l a n ve imknlar erevesinde beliren b i r varlk niteliindedir. Y u k a r d a isimlerini zikrettiimiz filozoflar, vcibl-vcd (l'etre necessaire) ile mmkn-l-vcd (l'etre possible) a r a s n d a bu ayrm y a p a r l a r k e n , z ve varlk a r a s n d a k i m n s e b e t i gz n n d e b u l u n d u r m u lar, h a t t iki k a d e m e ara?-ndaki fark bu mnsebet zerine in etmilerdir. Bilindii gibi z bir eyi o ey yapan (") dr. Veya Aristo'nun ifdesi e her nesnenin en esasl vasfn tekil etmektedir.... (.-"). Varlk ise bir eyin gereklii, yani onun gerekte varolmas hlidir. Bu d u r u m a gre ayet bir nesnenin varl o n u n znden a y n ise, bi7. b u varha mm.kn varlk, yani mmkn-l-vcd drnekteyiz. B u r a d a z dnldnde, zorunlu olarak varl dnlmeyecek olan bir varlkla kar karya bulunmaktayz. Mmkn-l-vcd'un dnlebilmesi iin onun znn dnda kendisini varedecek bir sebebe bal olarak beUrmesi icb e t m e k t e d i r . Vcib-l-vcd (l'etre n e c e s s a i r e ) a gelince, basit ve tek olan bu v a r h k da z ve varlk b i r b i r i n d e n a y r l m a m a k t a ve z d n l d n d e , zorunlu olarak varlk akla gelmektedir. B u n a gre z ile varlk arasnda bir zorunluluk ba b u l u n m a k t a ve varlk kendi dnd a hibir sebebe m s t e n i d olmadan kendisi olabilmektedir. O k a d a r ki Sartre'n anlaynn aksine, znden veya varlndan biri d n l d n d e , dierinin dn l m e m e s i tenakuz tekil eden vcib-l-vcd dier b(53) Prof. D r . Bedia AK.ARSU, Ftlscfe Terimleri Szl, S. 135 (54) Aristotalcs Metaphysica, Z. 4 - 10296 (13) (Prof. Dr. Nihat Keklik. Sadrettin Konev'nin Felsefesinde .Allah K i n a t nsan, S. 33'ten naklen)

42

t n varlklarn kendinde sebep ve asllarn bulduklar n d a n zorunlu varlktr. V a r o l m a k iin dier b t n m m k n varlklarn kendini gerekli kldklar b u Mutlak Varlk kendi varl iin kendinden b a k a hibir varla ihtiya gstermeyen Tanr'dr. Emile Brehier'in ifdesinden de anlalaca gibi bir eyin varlnn z ile zde olduunu sylemek, o eyin kendisiyle varolduunu, z o r u n l u olduunu sylemek demektir : O (varha) sadece Allah'a h a s olan bir imtiyaz v e r m e k t i r . Dier, b t n tabiatlara ise sadece m m k n (possi'ole) o l m a k der; onlarn varl kendilerine bak;v eyden gelir; znn v a r o l m a k olduu tek varhn dnda z m m k n d r ve varl dnda dnlebihr ( " ) . Demek oluyor ki, bu z e v a r h k a r a s n d a k i ayrm T a n r varlnn dnlebilir olmasnda ehemmiyetli bir rl o y n a m a k t a , h a t t Frb'de olduu gibi, o n u n b u g r n d e n b y k lde etkilenen bni Sin ve Aauinolu St T h o m a s ' d a d a bir T a n r varl delili malzemesi olarak deer k a z a n m a k t a d r ( s * ) . Bu ekilde ele alnan vcib-l-vcd, yani T a n r , varln, b t n dolgunluu ile a d e m ( y o k l u k ) d e n hi bir iz t a m a d a n , ilkin ve d o r u d a n doruya it olduu eydir ( " ) . Ancak byle bir varlk t a b a k a s n d a varln tamlndan, Sartre'n bir kendisinde kendisi iin varlk sentezi olarak tasavvur etmeye alt eksiksiz olu dan sz edebiliriz. F a k a t J. P. S a r t r e ' m gr ile vcib-l-vcdu kabul edenler a r a s n d a bu n o k t a d a son derece belirgin bir fark b u l u n m a k t a d r , b u n a gre
(55) Emile Brchier, L'Histoirc de la Philosophie Tomc, I. S, 672 (56) Prof. Dr. brahim Agh ubuku, slm Felsel'esirde All a h ' m Varnm Delilleri, S. 20-22 -.31 (57) Prof. Dr. Miibahat Trker Kyel, Aristotalcs ve Frb'nin Varlk ve Dnce retileri, S. 82

43

F r a n s z Filozofu tam varlk, ayet m m k n ise, bun u n ancak bir sentez olabileceini ileri s r e r k e n , dierleri zorunlu varln ancak tek ve basit olaca zerinde kuvvetle d u r m u l a r d r . Bu mevzu'da bni Sin yle der: Zarur varln zt iki eyin birlemesinden veya bir ok eyin t o p l a n m a s n d a n m e y d a n a gelmi olsayd zarur varlk b u eylere bal ve o n d a n z a r u r e t alm olacak, dolaysyla bu eitli eylerden biri veya her birisi zarur varlktan nce m e y d a n a gelmi ve onu m e y d a n a getirmi b u l u n a c a k l a r d . . . Oysa zaruri varlk ne m a n , n e keyfiyet olarak, ne de sayca b l n p paralanabilir ( = 2 ) . B u n a gre zorunlu varlk, yani vcib-l-vcd, S a r t r e ' n bize bir sentez tasavvuru olarak gstermeye alt kendisinde ve kendisi iinden elde edilmi varlktan t a m a m e n farkl olarak, mhiyeti itibariyle basit ve tektir. Zorunlu varh ilk ve d o r u d a n doruya varlk olar a k nitelendiren Frb, b u keyfiyete d a y a n a r a k , onu Evvel olarak isimlendirir ve Evvelin tanmnn dah yaplmayacan syler. Nasl m a d d e ve suret bir eyin varlnn sebebi ise, bir eyin tanmnn paralar da tanm yaplan eyin sebebidir. O b a k m d a n . Evvel szle de cevherini tekil eden p a r a l a r a ayrlamaz. n k cevherin m a n s n ifde eden b i r szn o n u n p a r a l a r n d a n bir p a r a y a dellet etmesi m m k n deildir.. Eer b u m m k n olsa idi, tanmn paralarnn o n u n varlnn sebebi olmas lzm gelirdi. Halbuki Evvel'in sebebi y o k t u r o hlde tanm yaplmaz (*).
(58) bni Sin, El rt ve't-Tenbht, 318/11, 472473, (F, Olguner, Ders notlarndan naklen, S. 36) (59) Prof. Dr. Mbahat Trker Kyel, Aristotales ve Frb'nin Varhk ve Dnce retileri, S. 83 - 84 - 85 (60) Ayn eser, S. 84

44^

Bu d u r u m vcb-l-vcdun yani kendi kendisi tarafmd a n varolan varlm tamamiyle m t e a l bir s a h a ierisinde ele a i m m a s icap ettiini g s t e r m e k t e d i r . u halde y u k a r d a ad zikredilen filozoflarn dncelerinde ens causa sui o l m a k h a k k sadece mteal bir varlk olan vcib l-vcd (l'etre necessaire) a t a n n m bir keyfiyet olarak karmza k m a k t a ve bu d a temelde z (essence) ile v a r h k (etre) a r a s n d a k i ayrlk ve mnasebetine bal grlmektedir. J. P. S a r t r e ise felsefesinin o d a r alan ierisinde her ne k a d a r bir ens causa sui m e f h u m u n d a n b a h s e t s e de, temelde idrk e t m e k t e olduu varln dnda, o n d a n nce ve ayr bir z dnemediinden bir vcib-l-vcd kavram o r t a y a koyam a m a k t a , sz edilen kendisi ile varolabilme mefhum u n u t e m e l l e n d i r e m e m e k t e ve bylece de, o n u n imknszln isbta almaktadr. Bilindii gibi, S a r t r e ' n kuvvetle m l h e m olduu fenomenoloji de grnmekte olan (ce qui a p p a r a t ) l a yet i n m e ve tek gerek o l a r a k fenomeni k a b u l e t m e dur u m u vardr. ayet bir z a r a n m a k t a ise, b u n u fenomenal s a h a n n dnda, yani fenomenden ayr bir yerde b u l m a k imknszdr. deta z ile fenomen birbirinden ayr m t a l a edilemez. Daha K a n t ' t a n i'tibren, bir z metafizii ( m e t a p h y s i q u e de 1'essence) olarak nitelendiren u u r u n kendi deney imknlar ile idrk edilm e k t e oan varln dnda bir z a r a m a dncesi yerini sadece fenomenle iktifa eden fenomenist bir gre b r a k m t r . Sartre'n Varlk ve Yokluk adl kitabnn ilk cmlesini yeniden ele aldmzda, Modern dnce varolan (existant) onu ortaya koyan bir grnler dizisine ircaa etmekle son derece nemli bir m e r h a l e gerekletirmitir. B u n u y a p m a k l a felsefeyi kska altnda t u t a n ok sayda dualizm (ikilik)in or-

45

t a d a n kaldrlmas ve onlarn yerini fenomen(in) monizm (tekilik)inin almas hedef t u t u l m a k t a d r dediini gryoruz. Btn ekzistans filozoflarnda olduu gibi, S a r t r e ' d a d a insan ilgilendiren belli bal n o k t a onun denemekte veya y a p m a k t a olduu kendi varoluu (existans) dur. B u n a gre eer bir z sz k o n u s u ise, insann kendi fenomenal sahas d e m e k olan bu '<varoluun ierisinde veya o n d a n i'tibren m t a l a edilmelidir. Bylece tecrbe edilmekte olandan (filozofumuza gre alacak olursak, varolutan) m c e r r e t klnm bir zn varln bilebilme snrlarnn dna koyan Sartre, her t r l z ve cevher metafiziini reddeder; b u n a gre varlktan ayr, fakat yine b u varlkla m n s e b e t i erevesinde m t a l a edilebilecek zden hareketle elde edilen vcib-l-vcd (l'etre necessaire) fikrine yabanc k a l m a k t a d r . Bu da, ancak m t e a l (akn; t r a n s c e n d a n t ) bir s a h a d a tasavvur edilebilecek ens causa suiyi aksine deney alanna ircaa ederek, b u mefh u m u kmaza s r k l e m e k t e d i r . Paul Foulquis dn r n b u t u t u m u n u tenkd ederken, u u r u n kendisinde varlkla sentezinde gerekletirmeye alt Tanr varl ve ens causa sui fikrini antropomorfik (antropomorphique insanbiimsel) bir anlay olarak nitelendirerek, mesele bu ekilde ele alnd taktirde s a m a olduu neticesine v a r l m a m a s n n imknsz olacan beyan eder ( ) . O n a gre yaplan h a t kendisiyle (kendisi tarafndan : etre p a r soi) sfatna y u k a r d a b u h u s u s t a k i dncelerini vermeye altmz Ortaada yaayan mtefekkirlerin ileri srdk-

(61) J. P. Sartre, L'Etre et le Neant, S. 11 (62) Paul Foulquie, L'Existentialisme S, 82

46

leri vcib-l-vcd (l'etre necessaire) (zorunlu varll<) fikrinin m a n s n v e r m e m e k t e n ileri gelmektedir Paul Foulquie, temelinde zorunlu bir varla dayanm a y a n varoluun kontenjanl (contingence) dncesinin S a r t r e felsefesinde hareket noktasn tekil ettiinden bahisle aym varolu mefhumun u n Tanr'ya izafe edilmesi hlinde ortaya ancak kontenjan (contingent) bir Allah fikri kacan syleyerek, filozofun dncesinin zn pek gzel bir ekilde yle zetler : phesiz ki S a r t r e iin varolu (existence) kontenjanlk (contingence)n mteradifidir, b u n a gre de ayet T a n r varolsa idi kontenjan o l u r d u . F a k a t ( k e n d i s i ) , kontenjan varolular zerinde bir zorunlu varolu (existant necessaire) k a b u l e t m e m e k hatas yznden, b u k o n t e n j a n n v a r o l u u n d a da (rexistence du contingent) zorunlu varolu (existence necessaire) m e f h u m u n d a tenkid ettii samal ( a b s u r d i t e ) tespit e t m e k z o r u n d a kalacaktr ( ^ ) . D e m e k oluyor ki S a r t r e kendisine mevzu' olarak semi b u l u n d u u varlk sahas itibari ile sadece tecrb e edilmekte olanla snrl k a l m a k t a ve b u varl temellendiren, o n a varlk olma imknn b a h e d e n mteal ve z o r u n l u bir varlk dnemediinden gerek ens causa sui gerekse T a n r m e f h u m l a r n d a kmaza varm a k t a ve bunlarn fikir itibariyle tenakuz tekil ettiini ifade mecburiyetinde b u l u n m a k t a d r .

(63) Ayn Eser, S. 83 (64) Ayn Eser, S. 83

47

NC

BLM

EKZtSTANSIN 1)

BELRLENMES

Umm M n d a Ekzistans :

B u n d a n nceki b l m l e r d e S a r t r e Felsefesi'ni dah a ziyade ontolojik bir tahlilden geirmi ve varlk teorisi asndan ele alndnda, T a n r fikrinin zihnimizi t e n a k u z a srklediini sylemitik. imdi s r a filozofun, fenomenolojik tasvire bal ontolojisine d a y a n a n dncesinin h a r e k e t n o k t a s olduunu ifde ettii, ekzistans m e f h u m u n u n incelenmesine gelmitir. Bu bir m a n d a mevzu'un, d n r e hretini iinde bulduu h a t t b u n u n g n m z d e en nemli temsilcilerinden sayld ekzistansialist felsefe asndan deerlendirilmesi olacaktr. Fenomenolog Sartre'n m, yoksa ekzistansialist S a r t r e ' n m ncelik tamas icb ettii felsef bir mn k a a k o n u s u olabilir. F a k a t biz byle b i r teebbs m e v z u ' m u z i ' t i b n ile faydasz, h a t t m a h z u r l u grmekteyiz. Zr b u d u r u m bizi en azndan iki veheyi ayn m t a l a e t m e k mecburiyetine gtrecektir, b u da filozofun d n c e sistemini bir b t n olarak kavram a m z a m n i ' tekil edebilir. Gerek olan u d u r ki, ( b u aa yukar b t n ada ekzistansialist filozoflar iin byledir,) fenomenoloji ekzistans, temel alan fozoflara sadece b i r tasvir m e t o d u olmakla
48

k a l m a m ekzistansializmin bir felsefe sistemi hline gelmesinde en b y k rol oynamtr. Bu hususta Roger Verneauc yle d e m e k t e d i r : Her halkrda, Kierkegaard'n muhteviyatn, prensiplerini ve kendinden s o n r a geleceklerin ele alacaklar fikirleri getirmesi b a k m n d a n ekzistansialist okulun temelini o l u t u r d u u sylenebilir : ksaca bu, bir insana it varolu doktrinidir. F a k a t Kierkegaard'n eserinin bir felsefe eseri olduunu sylemek iin d a h a pek ok ey lzmdr... Bir ekzistansialist felsefeden bahsedilmek iin, bilgin bir Alman Filozofu olan Husserl'in X X . a s r n ilk on yl ierisinde fenomenolojiyi ortaya k o y m u olmasn beklemek icb e t m e k t e d i r . Bu m e t o d Kierkegaard'n sezgilerine felsefi bir ekil verilmesine i m k n vermitir. Bylelikle K i e r k e g a a r d ' d a n gelen ekzistans (varolu) doktrini ile H u s s e r l ' d e n gelen fenomenolojik m e t o d u n birletii n o k t a ve anda, form ve m u h t e v a birlemi ve ekzistansialist ekol ortaya kmtr ( ' ) . Demek oluyor ki, felsefe tarihi asndan ekzistans m e f h u m u ok dah a nce sahneye kmasna ramen, ekzistansialist felsefe fenomenolojik tahlil m e t o d u n a bal olarak zuh u r etmitir. S a r t r e ' n dncesini de incelediimizde, fenomenoloji ile ekzistansializmi i ie ayrlmaz bir bt n o l a r a k g r m e m i z kabildir. Tabii b u r a d a ekzistans (varolu) h a r e k e t noktasn tekil e t m e k t e ve filozof fenomenolojik tasvir sahasndaki aratrmalarndan faydalanarak, onu aydnlatmaya almaktadr. H e r ne k a d a r fenomenolojinin ekzistansialist dncenin bir felsef sistem olmasndaki nemini belirtmisek de, b u sistem kelimesi bizi bir tek ekzistansialist d o k t r i n vardr eklinde d n d r t m e m e l i d i r . Zr

(1) Roger V e m e a u x , Leons Sur L'Existentialisme, S. 15

49

belki de, felsefelerinin z i'tibnyla ferd dikkat ve tecrbelerine dierlerinden d a h a fazla ehemmiyet verdiklerinden ekzistansialist filozoflarm h e r b i r i n i n dncesi kendine m a h s s , h a t t sistemlerinin y a p m a te'sr eden ayr ve derin hususiyetler tar. F a k a t E. Mounier'nin de ifde ettii gibi ok genel terimlerle, b u dnceyi ,insan felsefesinin (philosophie de l ' h o m m e ) ideler (idees-fikirler) ve nesneler felsefesinin a r h k l a n kars n d a b i r reaksiyonu olarak nitelendirebiliriz ( 2 ) . Bt n ekzistansialist d n r l e r i n m t e r e k yan kendilerine b a k a c a a r a t r m a sahas olarak ferd ve yaanm bir t e c r b e ile belirlenen ekzistans (existence, v a r o l u ) , semi olmalardr. Ve onlar iin felsefe b u k o n k r e ( m a h h a s ) ekzistans! tahlil ve tasvir alm a s olacaktr. Sz k o n u s u tecrbe ferdin mahhas ve dnyaya bal a r t l a r erevesinde, d o r u d a n doruya kendisini t a n m a i m k n veren, insan bir nesne (obje) o l a r a k deil de, t a m bir sbjektivite hli olarak yakalamaya alan, b u izaf d u r u m u dolaysyla da, tan m l a n m a k t a glk ekilen ekzistansiyel (existentielle) bir tecrbedir. F. Magil'e gre byle bir tecrbeyi felsefenin arlk merkezi hline getirmek her eyden nce insan gerek ynyle t a n m a endiesini ifde eder ( 3 ) . B u da geleneksel felsefenin ihml eder grnd, felsefenin hakk vazifesini yerine getirmek, onu a o u n o k t a s n d a n ele a l m a k t r . B u n a bal o l a r a k E . Mounier yle syler : cbnda ekzistansialist olm a y a n ( d n c e n i n ) felsefe saylmayaca ifde edilebilir. Bilim, zahir grnler (lemini) dzenlemektedir. E n d s t r i ise, fayda getiren eylerle urar. Varolu(2) E m m a n u c l Mounier, Introduction aux Existentialismes, S. 8 - 9 (3) Frank Magil : Egzistansialist Felsefenin B e Klasii, S. 10

50

lar (les existans) zerine eilmeyen bir felsefenin yapaca eyin n e olduu p r o b l e m k o n u s u d u r C) der. Felsefenin b u dou n o k t a s n d a n ele alnmas keyfiyeti insann merkez k a b u l edilerek, o n a mmkn olan en k o n k r e ve d o r u d a n b i r yolla yaklalmasn ngrr. Bylelikle de, ekzistansializm b t n mcerret ( a b s t r a i t ) ve rasyonel izah denemelerini bir tarafa brak a r a k , ferdi orjinallii ierisinde insana, y a a m a k t a ve hayat kendine gre deerlendirmekte olan sujeye ynelmeye alr. B u r a d a ekzistansializmin, u m m man d a rasyonel felsefenin m c e r r e t dncelerine ve b u n l a r n mantk bir izah hamlesiyle b t n bir kinat anlayabilme iddialarna kar tavr al olduunu belirtm e k t e y a r a r vardr. Zr insan b u felsefede bir kavram deil, ferd bir tecrbedir. R. Verneaux ekzistansializmi u m m m a n d a rasyonalizme kar d a h a dar a n l a m d a d a Hegel'de grlen m u t l a k rasyonalizme kar bir kprdanma (^) eklinde nitelendirirken, b u r a d a m e v z u ' l a n n insann geirmekte olduu sknt, ak, mesuliyet, l m k o r k u s u , h r r i y e t gibi tamamiyle ferdin ekzistansiyel yaps ile ilgili olduunu sylemeye alm a k t a d r . B u r a d a ferd, kendi bana m s t a k i l bir ana varlk sahas tekil e t m e k t e ve felsef d n c e iin k a y n a k mevzu' hline gelmektedir. O hlde ekzistansialist felsefenin h a r e k e t noktasnn sbjektivite olduunu kolaylkla syleyebiliriz. S a r t r e , sbjektif temelin hakikat iin tek temel olduunu syler. Balang noktasnda, u u r u n dnda hibir h a k i k a t (verite) olamaz : d n y o r u m , o hlde v a n m b u kendi kendisini yoklayan u u r u n mutlak
(4) E m m a n u e l Mounier : Introduction aux Existentialismes S. 8 (5) R. Ve-ncaux, Leons Sur L'Existentialisme, S. 9

51

hakikatidir ( ' ) . S a r t r e , b u r a d a ilk b a k t a kendini, d e k a r t c bir filozof olarak g s t e r m e k t e u u r u n kendi muhtevasn kendi belirlediini s a v u n a n felsef bir an'aneye bal gibi g r n m e k t e d i r . Sbjektivitenin gerekliinin ilk ve en nemli ey olduunu ifde eden d n r , insan, b u kendi kendine eridii (atteindre) d u r u m dnda ele alan her nazariye nce hakikati (la verite) o r t a d a n kaldran bir nazariyedir, nk, b u kartezyen ( d e k a r t c ) cogitonun dnda kalan b t n nesneler sadece m u h t e m e l ( p r o b a b l e ) d i r ve b i r hakikate bal olmayan ihtimliyet d o k t r i n i yokluk ( n e a n t ) iinde yklr; m u h t e m e l ( p r o b a b l e ) olan tarif edebilm e k iin hakk (le Vrai) olana sahip olmamz lzmdr, der (^). Tabiatiyle b u r a d a cogito, ekzistansn yani varolabilme keyfiyetinin e n ak b i r delili olduu iin, S a r t r e tarafndan yine Descartes'a benzer b i r yaklamla ilk hakikat olarak b e n i m s e n m i t i r . Zr ekzistans, vastasz (sans intermediaire) o l a r a k i d r k edilmi ve b u d u r u m u y l a da, mutlak gereklik olarak vasflandrlmtr ( 8 ) . Dikkat edilecek olursa, b u r a d a ou z a m a n yanl olarak Sartre' bir materyalist filozof olarak vasfland r m a k isteyenlere k a r ak bir cevap mevcuddur. Fransz d n r n e gre, m a t e r y a l i z m insan b i r nesne (objet) o l a r a k ele almakla, o n u n erefini zedelemitir, halbuki ekzistansializm, b u erefi iade e t m e k ve insan ve o n a bal olan deerleri m a d d e d e n ve m a d d e dzeninden ayr m t a l a e t m e k mecburiyetindedir. Materyalizm ferdin kendi de dahil o l m a k zere, b-

(6) J. P. Sartre, L'Esistentialisme est un H u m a n i s m e , S. 64 (7) Ayn eser. S. 64 (8) Ayn eser, S. 6 4 - 6 5

52

t n insanlar onlar bir masay, bir iskemleyi veya bir ti husule getiren vasf ve olaylardan a y r m a d u r u m u olmakszn, objeler gibi telkki eder, yani nceden tayin edilmi bir reaksiyonlar b t n olarak ele alr. Biz ise, ite m a d d e h k m n d e n ayr bir deerler b t n olarak, insan hkimiyeti te'ss e t m e k istiyoruz ( ' ) . Bu hl ise ancak, ferdin k e n d i tecrbesinde ve h r deerlendirmelerinde kaynan b u l a n ekzistans felsefesinin ortaya kmas ile m e y d a n a gelecek, insan kendini kendi dnda bir nesne (obje) gibi deil de, her eyin kendinde balayp, kendisiyle belirlendii merkezi bir varlk sahas hlinde m t a l a edecektir. Demek ki ekzistansializm insan p r o b l e m l e r i n d e inceleme sahasn bulacaktr. S a r t r e ' m dncesini d a h a yaygn bir hle getirm e k iin r o m a n l a r n d a n stifde e t m s i , bu insan problemini dile getirmek endiesinden dolay olsa gerektir. Bir yerde dncesinin b u hususiyetlerinden dolay Sartre' antropoloji ile u r a a n b i r d n r olarak nitelendirebiliriz. F a k a t bizce mes'elenin yine ontolojik veheye bal k a l m a k suretiyle, m t a l a edilmesi filozofun eserine d a h a sadk o l u n m a s n a i m k n verecektir. n s a n n y a a m a k t a olduu h a y a t t a ve ahsi problemleriyle ele alnmas ve b u p r o b l e m e getirilen izah, Varlk ve Yokluk adl eserdeki ontolojik temellerine yerletirilmektedir. Bu da d e t a ontoloji zerinde yerleen antropoloji V) g r n m v e r m e k t e d i r . J. P. S a r t r e ekzistansialist tek filozof deildir fak a t ekzistansialist filozoflar a r a s n d a apayr b i r yer igal eder. Bilindii gibi temelleri X I X . a s r d a Kierkeg a a r d tarafndan atlan b u akm amzda iki nemli

(9) J. P. Sartre, L'Existentialisnc est un H u n a n i s m e , S. 6.S (10) J. P. Sartre L'Existentialismc csi un H u m a n i s n c , S. 94

53

ana g r u p t a t o p l a m a imkn v a r d r . B u n l a r d a n ilki balca temsilcileri K a r i J a s p e r s (1853 - 1963) ve Gabriel Marcel (1889 1972) olan maneviyat ekzistansializm dieri ise, Martin Heidegger (1889- 1976) ve J e a n Paul n (1905-1980) temsil ettikleri ateist ekzistansializmdir. F a k a t y u k a r d a d a sylediimiz gibi, hibir ekzistansialist filozofun d n c e s i n d e dierleri ile t a m bir benzerlik grlmez. H e r birinin ekzistans mefhumun u deerlendirileri tekilerden farkldr. F a k a t b u farkll ifade etmekle birlikte, Tanr varl mes'elesinin en nemli g r u p l a n d r m a sebebi olduunu kabul ediyor ve mevzu'un p r o b l e m l e r i n ele aln ve deerlendirilii asndan d a bir a n a h t a r rol oynadn i'tirf ediyoruz. Mes'eleye ak ak d o k u n m a m a y tercih eden Heidegger'i b i r tarafa b r a k r s a k , Gabriel Marcel ve K a r i J a s p e r s , ekzistans Tanr'ya d o r u b i r kendi kendini ama o l a r a k nitelendirirken, J. P. S a r t r e ' n izind e n gidenler, Tanr'nn yokluu fikrini ekzistansn o r t a y a kabilmesi ve t a m olarak yaanabilmesi iin ihtiya duyulan a n a u n s u r o l a r a k nitelendirirler : Ekzistansializm, kendi iinde elikiye d m e y e n ( c o h e r e n t ) b i r ate (inkarc) pozisyonunun b t n neticelerini ortaya k a r m a gayretinden b a k a bir ey deildir ( " ) . Artk u sulleri s o r m a z a m a n gelmitir. S a r t r e Ateizm i ekzistans m e f h u m u n u ele almzda ve b u mefhum u n belirlenmesinde ne gibi bir vazife g r m e k t e , insann t a n m l a n m a s n d a ve ona ait mes'elelerin zmlenm e s i n d e ne gibi bir te'sir icra e t m e k t e d i r ? Bizce Sartre'n da ifde ettii gibi, Allahszlk filozofun dncesinin zn tekil e t m e k t e ve u m m m a ' n d a ekzistansialist dnce ierisinde de bir orijinaliteyi ortaya k o y m a k t a d r . M a d e m k i T a n r y o k t u r , o hlde insann
(11) J. P. Sartre, L'Existentialisme est u n H u m a n i s m e , S. 94

54

varoluu

yaradl asndan

nasl

mtala

edilmeliHrriyet

dir? ayet y a r a t l m a m s a varlndan ve insan o l m a znden nasl bahsedilecektir?

varlndaki

m e f h u m u nasl bir vehe alacaktr? n s a n nasl ve kim i n n n d e m e s ' l d u r ? Onu idare eden, hayatna yn veren k u r a l l a r ne zerine in edilecektir, ksaca ahlk deerler nasl o r t a y a kacak, insann dier insanlarla olan m n s e b e t i ne ekilde tanzim edilecektir? U m m i olarak insan ve v a r o l u u n u k o n u alan fikir sistemlerinde ve bilhassa din ekzistansialistlerde, insann kendi ekzistansmn u u r u n a v a r m a s ve onu en iyi derecede deerlendirmesi T a n r varlna m n ile at b a y r y o r g r n m e k t e d i r . Zr b u tarz dncede, bir Hadisi Kuds olan Kendini bilen Rabbini bilir C^) h k m n n de iaret ettii gibi, insan kendini ancak b i r ikn v a r h k karsnda snrlln ve yetersizliini kavrayabilmek suretiyle tanyabilmekte ve yine kendini b u Akn Varla doru ynelme d u r u m u n d a yakalam a y a almaktadr. Zaten E t i e n n e Gilson'a da varolm a n n felsefesi dierleri iinde din h a y t t a n k o p m u b i r dnyay tasvir etmeyen tek felsefedir V^) szn syleten byle bir anlay deil m i d i r ? O hlde nasl oluyor da, S a r t r e , ahs sbjektif varl, ferdi snrszlk sfatlan ile aan bir b a k a sbjektif varlk karsnda, ayrt e t m e ihtiyac d u y m a d a n tanmlayabilmekte ve ekzistansndan sz edebilmektedir? B u n d a n byle alm a m z b u suallere cevap nitelii tayacaktr.

(12) El Mfessir, el Muhaddis e] eyh bin M u h a m m e d . el'Acln Kef'l-hefa v c Mezit el-llbs II. Bask. 1351. H., Cilt II. S. 632 (13) Etienne Gilson, L'Existence, S. 84

55

2)

Yaradl - z ve Varolu :

B u n d a n nceki bahislerimizde Sartre'n yaratlclk (creationisme) nazariyesini k k n d e n reddettiini ifde e t m i ('") ve filozofun bir T a n r fikrine tahamm l bulunmadn b u fikirde ortaya karmaya gayret ettii tenakuzlar gstererek C^) belirtmeye almidik. T a n r ' n n yani bir yaratc varln yokluu ekzistans m e f h u m u n u n b u felsefede yerini ta'ynde en nemli rol oynuyor g r n m e k t e d i r . Zr, ancak kendini t a m olarak bamsz ve yalnz nitelendirdii takdirde, insan, ekzistansna aktiflii kazandrabilecek ve insanlk erefinin temelini tekil eden mutlak hrriyete bir i m k n sahas b a h e t m i b u l u n a c a k t r . O k a d a r ki Tanr varlna inan, ekzistansn ortaya kabilmesine bir engel d u r u m u n d a b u l u n m a k t a , deta birinin varl dierinin mevcudiyetini silmektedir. J. P. S a r t r e ' m eytan ve Yce T a n r adl tiyatro eserinin bir yerinde piyesin k a h r a m a n olan Goetz yle haykrr. Bamz s t n d e k i u boluu gryor m u s u n ? te T a n r . Kapdaki u gedii gryor m u s u n ? te T a n r . T o p r a k t a k i u u k u r u gryor m u s u n ? te o da T a n r . Sessizlik, T a n r , yokluk T a n r . Tanr; insanlarn yalnzh... ayet T a n r mevcud ise, .... H e n r i c h s a n a k u r n a z c a yaplm k o c a m a n bir akann ne olduunu bildireceim. T a n r yoktur T a n r varl ve o n u n insan varoluunu y a r a t m olabilecei fikri insann t a m bir etkinlikle kendini ortaya koyabilmesine m n i ' olduu gerekesiyle J. P. S a r t r e tarafndan i'tirzla karlanmtr. Ekzistans
(14) Bkz. S. 1 6 - 1 7 - 1 8 (15) Bkz. S. 3 9 - 4 0 - 4 1 (16) J. P. Sartre, Le Diable et le B o n Dieu, S. 228

56

byle bir d u r u m d a d e t a pasiflikle lekelenmi bulunacak C O . Kendi kendinin f a r k m a varaca ve ancak b u ekilde v a r h m d a n bahsedebilecei z a m a n d a n evvel, bir b a k a v a r h k t a r a f m d a n ta'yin edilmi olduunu grecektir. B u r a d a yaradlm olma fikri insan iin bir tehlike hlini almaktadu', zr ekzistansm nemli hususiyetlerinden biri o l a r a k ileride greceimiz insamn kendi kendisini yapmas keyfiyeti ayet nceden ta'yin edilmi bir z veya yap sz k o n u s u ise, deerini kaybediyor d u r u m a decektir. O hlde mes'elenin b u n o k t a d a bir de z ve varolu m n s e b e t i erevesinde deerlendirilmesinde, kesin z a r u r e t vardr. S a r t r e ' a gre her eyin (obje) bir z ve bir ekzistans vardr. Bir z, yani deimeyen bir hususiyetler b t n , b i r ekzistans, yani b u d n y a d a fiili mevcudiyet ekU. Pek ok insan zn nce, ekzistansn ise s o n r a d a n geldiini sanr (...) Bu fikrin kayna ise, din dncede b u l u n m a k t a d r C^). Daha ak bir ifdeyle sylemek icb ederse, zn ekzistans karsndaki bu ncelii ekzistansializmin t a m bir zdd olan zcle (essentialisme) iaret e t m e k t e d i r ve S a r t r e iin yaratlm olma keyfiyeti ite b u zclk fikrini de ber a b e r i n d e getirir : Allah'n insanlar yarattna inanan h e r k e s iin T a n r b u y a r a t m a faaliyetini insan hakknda ( u m m ) bir fikre d a y a n a r a k s r d r m t r ( " ) . Bu fikir ise, insann ekzistansiyel varlndan nce bir z o l a r a k ortaya k m a k t a ve o n u n v a r o l u u n u nceden ta'yin e t m i o l m a k t a d r . H a l b u k i S a r t r e Ekzistansiyalizmi, ekzistansa t a m b i r ncelik v e r m e k isteyerek.

(17) J. P. Sartre, L'Etre et le Neant, S. 3 (18) J. P. Sartre, Action, 29 Aralk, 1944, S. II (19) J. P. Sartre, Action, 29 Aralk 1944, S. 11

57

zc dnceyi ve temelindeki y a r a t m e f h u m u n u ortadan k a l d r m a y a gayret e t m e k t e ve b u n u n sadece ins a n a h a s olduunun da altn izmek suretiyle o n d a ekzistansm ze n a z a r a n ncelik tadn sylemektedir. Mademki yaratc Tanr k a v r a m zn ekzistans karsndaki ncelii fikrini d o u r m a k t a d r , mevzu'un aydnlatlmas iin S a r t r e dncesi erevesinde b u zclk m e f h u m u n u biraz d a h a a m a k yerinde olacaktr. Anlalmaktadr ki, filozofun ele ald zclk, kendisinin a r a t r m a sahas ierisine girebilecek lka Y u n a n ve Ortaa skolastik zcldr ve teolojik bir vehe t a m a k t a d r . Byle zc bir yaklamda nesneler ve varolular (ekzistanslar) sadece zlerini m e y d a n a getiren m c e r r e t k a v r a m l a r l a izah edilmektedir; ancak zler bize dnyay ve hayat anlayabilme imknn salayabilmekte, insan ve o n u n davranlarn deerlendirmemizde vasta o l m a k t a d r l a r . Bu i'tibrla insan denen varlk sahasn ele alrken o n u n ferd ve ekzistansiyel vehesi ile u r a m a k b y k bir h a t olacaktr. Zira en b a t a insan tabiatn (la n a t u r e de l ' h o m m e ) ve o n u n zn tekil eden u m m hususiyetlerini t a n m a k icb etmektedir. B u n a gre mesel Eflatun Felsefesi'nin temelini tekil eden idealar nazariyesi birer glge olan tek tek eyay, olaylar ve ferdleri t a n m a k t a n s a , gerek bilgiye e r i m e k iin bt n b u n l a r n hakikatleri olan ve yaradllarnda onlar a model tekil eden zleri t e m a a etmemiz gerektii fikrini ortaya k o y m a k t a d r . Yine b u felsefede insan ve hayatn anlamak, ona ta'kp edecei yolu gsterm e k ancak zlerin ve zlerin z diyebileceimiz yi deas'nn rehberliinde gerekleecek b i r i olarak belirmektedir. Ortaa skolastiinde de, ekzistans z n n d e bir hayli ehemmiyetsiz bir yerde b u l u n m a k t a -

58

dr. Bilhassa E f l t u n c a bir gr Hristiyanlk prensipleriyle b a d a t r m a k suretiyle s r d r e n St Augustin ve o n u n izinden gidenler iin z merkez b i r rol oynam a k t a d r : Btn varolanlar, zler d n y s n a itirak ederler. Akl bilgi, eyann kendisine deil, o n u n zne ulaabilen b i l g i d i r B u n a gre insan da nceden Tanr t a r a f n d a n ta'yn edilmi bir ze sahip bulunm a k t a ve b u zn veya insan yapsnn aslnn aratrlm a s a n c a k bir yaratc T a n r m e f h u m u n a m r a c a a t l a olabilmektedir. Bylelikle insann kendine h a s bir yaay tarzn b u l m a s da, yine bir insan tabiatna veya zne uygun bir ekilde y a a m a k l a gereklemektedir. Bu d u r u m ise, J. P . Sartre'n t a m bir bamszlk ve h r l k olarak nitelendirecei ekzistans mefhumunun t a n m n a t e r s d m e k t e , z ve b u n u n temelinde y a t a n T a n r fikri o r t a d a n kaldrlmas elzem bir d u r u m d a nitelendirilmektedir. Filozofun z ve ekzistans m n a s e b e t i n i inceleyi tarz ilgi ekicidir. Zr kendisi, eyann h a t t insann zlere gre yaradln teknik bir olaym gibi deerlendirir. Bir kitap veya kt kesecei gibi, iml edilmi bir nesneye baklacak olursa, b u n u n h e r hangi bir kavr a m d a n etkilenen bir z e n a a t k r tarafndan yaplm old u u n u grrz, b u zenaatkr, bir kt kesecei kavr a m n a ve yine b u k a v r a m a bal ve aslnda bir usl olan yapm tekniine m r a c a a t e t m i t i r . . . O hlde un u syleyeceiz ki, kt kesecei iin z yani onu y a p m a y a ve t a n m l a m a y a m s a d e eden usller ve vasflar b t n , varolutan (ekzistans) nce gelir, bylece kt keseceinin veya kitabn k a r m d a k i mevcudiyeti ta'yn edilmi olmaktadr. ( 2 ' ) Gsterilen b u modele
(20) P. Foulquie, L'Esislentialisne S. 17 (21) J. P. Sartre, L'Existentialisne est un H u m a n i s m e , S. 17-18

59

gre hareket etme fikri phesiz endstriyel bir p l n d a geerlilii m n a k a a edilmez bir d u r u m d u r . F a k a t ayn eyi ilahi yarat, h a t t Allah'n insan y a r a t m a s iin sylemek abes olsa gerektir. Yaratc bir T a n r tasavvur ederken, bu Tanr'y ekseri s t n b i r zenaatkra benzetmekteyiz ve gz n n d e b u l u n d u r d u u m u z doktrin ister Descartes'm, isterse Leibniz'inki olsun, h e r z a m a n iradenin az veya ok mdrikeyi ( e n t e n d e m e n t ) takip ettiini ve Tanr yaratt zaman neyi yarattn bildiini kabul ediyoruz. Buna gre Tanr'nn zihnindeki insan kavram imalatnn zihnindeki kt kesecei kavr a m n a benzetilebilir; ve Tanr, tpk, zenaatkrn kt keseceini b i r tarife ve teknie gre yapmas gibi, insan belli tekniklere ve anlaya bal kalarak, m e y d a n a getirir. Buna gre ferdi insan ilhi i d r a k t e b u l u n a n bir k a v r a m n gerekle-mesidir C^^), B u r a d a ekzistans d e t a zn kuvveden fiil hline intikalidir ve gereini yine o zde bulduu iin de, her ne k a d a r ferdi bir zuh u r olsa da, klli bir takm hususiyetler tar ve b u n l a r o n u n ortaya kndan nce kendi dnda bir b a k a varlk tarafndan ta'yin edilmilerdir. te bu n o k t a zn ekzistans karsndaki nceliine iaret e t m e k t e ve Sartre'n getirmee alt ekzistans m e f h u m u n a glge d r m e k t e d i r . Fakat b u r a d a artc olan filozofun iml edilmi bir kt ba ile sbjektif olarak yaratlm olmas gereken insan ayn paralelde gst e r m e k istemesidir. D n r n , kt ba gibi bir eyay misl olar a k almak istemesi bouna deildir. Zr o, yaratlm olm a k l a objektif, yani herkes iin geerli ve belli bir tan m a uygun olmas e a n l a m d a t u t m a k t a ve ekzistansn
f22) Ayn eser, S. 1 9 - 2 0

60

sbjektifliini k u r t a r a b i l m e k iin, bir yerde T a n r fikrinin reddine gitmek istemektedir. E e r u u r , kendinin s t n d e bir b a k a varlk tarafndan yaratlm olmay kabul ediyorsa, ekzistansna temel tekil eden bir mutlak u u r u n faaliyetiyle varln buluyor d e m e k t i r . Bu d a o u u r u n y a r a t m olaca dier yaratlmlarla kendini bir t u t m a k olacak ve insan sbjektivite olarak tan m l a n m a s gerekirken, dierleri a r a s n d a ve onlar gibi bir b a k a objektivite olarak o r t a y a kacaktr. F r a n c i s J e a n s o n ' u n b u h u s u s t a syledikleri e n t e r e s a n d r : z varln pasifliidir, bilinmi olmak iin mevcuddur; ( b u n a gre) kendimi, z m tasarlayabilecek (ayn zam a n d a y a r a t m a ve bilme o l a r a k ) hayal bir varolu ( T a n r ) vastasiyle t a n n m o l m a m icb eder ( ^ 3 ) . Bu ise kendisini, d o r u d a n i d r k edebilme imkn olarak bildiren ekzistansiyel tecrbe anlayna kar kmaktr. zden m s t a n i klnmak ve bilhassa b u zn gerisinde bir yaratc Allah fikrine isyan etmek, ite yaam a k t a olan beni, ekzistansm ortaya k a r t m a k ve o n a en b y k mes'liyeti tevdi etmek demektir. Zr b u suretle insan her trl ferdlikten nce ve b t n insanlar iin ayn olan bir z tarafndan t a n m l a n m a k tan k u r t a r l m a k t a ve bir nev'i kendi kendini y a r a t m a hususiyetine sahip bir varlk hline getirilmi bulunmaktadr. M a d e m k i T a n r o r t a d a n k a l k m a k t a d r , o hlde insan, ferd olarak, kendisiyle y a a n m a k t a olan bir tecrb e hlinde k a r l a m a s n d a n nce, bir z ve tabiat olar a k tanmlanabilir, dncesi de kendiliinden ortadan kaybolmaktadr.
(23) Franci.s Jean.son, P r o b l e m e Moral e l la Pensee de Sartre, S. 280 61

Gerekten de S a r t r e Felsefesi'nde ekzistans ele aldmzda tanm dahi olmayan bir varlk h k m ile kar karya gelmi b u l u n u y o r u z . Prof. Dr. Necati ner' in ifde ettii gibi, bir k a v r a m n karakteristik ilemini ta'yin eden zihin ilemi i'^*) olan t a n m zn aratrlmasn ifde etmektedir. T a n m ister gerekUk d n y a s n d a varl b u l u n a n bir eye (gerek t a n m ) , isterse gereklik dnyasnda varl b i n m e y e n veya olmayan bir mhiyete ait olsun, kesinlikle bir zn tanm o l a r a k belirmektedir. B u r a d a ekzistans kavramnda m a d e m k i , verili a n n d a z reddedilmektedir, o hlde t a n m d a n mahrum kalnm o l u n m a k t a d r . Ekzistansialistin tasavvur ettii insan, ayet tam m l a n a m y o r s a , b u o n u n nceden hibir ey olmadn a dellet eder. O ancak kendi kendini yapt gibi olac a k t r . B u n a gre bir insan tabiat (la n a t u r e humaine) y o k t u r , zr onu tasarlyan br T a n r yoktur (^^). Bylelikle ortaya S a r t r e ' m m e h u r bir sz ile ifde edilen ekzistans zden nce gehr ('*) prensibinin gerei km o l m a k t a d r . B u insamn nce var olduunu s o n r a da kendi kendisini tanmladm o r t a y a koyar, F e r t kendini ancak bir faaliyet esnasnda ortaya koyarken tanmlar; Tanr'nn o n u n zerinden elini ekmesiyle insan var oluunun b t n yk ve mes'liyetini yklenmitir. S a r t r e , b u n u insan, hibir dayana ve hi bir y a r a t a n olmakszn, her an insan (yeniden) icd etmee m a h k m d u r {^^) szyle izah etmeye alr. Bir

(24) Prof. Dr. Nccai ner, Klsik Mantk, S. 32 (25) J. P. Sartre. L E x i s i e n t i a l i s m e , est un H u m a n i s m e , S. 22 (26) Ayn eser, S. 21 (27) Ayn eser, S. 38

62

b a k m a filozofun dncesinde varlk ile y a p m a k kelimeleri mteradif kullanlmtr, denilebilir. nsan gereklii zerinde ilk m t a l a bize o n d a varln, y a p m a (faire)ya ircaa edilmi olduunu retir... ( o n u n iin) varlk faaliyette b u l u n m a k t r (agir) faaliyeti durdurm a k ise varolmay d u r d u r m a k m a n s n a gelir (^ B ). Dem e k oluyor ki, sadece d n y a plnnda ve b t n bir varolu arln yklenmi olarak k a r m z a kan insan kendi zn kendi y a p m a k d u r u m u n d a bulunmakta ve kendini h r bir irde ve seme gc olarak belirleyebilmektedir. Bir yerde insan Tanr'y reddetmekle, kendi varln ele geirmi olduunu s a v u n m a k t a ve o n u n brakt boluu kendi bana d o l d u r m a y a alm a k t a d r . Ateist ekzistansializm, ayet T a n r mevcud deilse, hi olmazsa ekzistansn zden nce geldii bir varln, herhangi bir k a v r a m tarafndan tanmlanmad a n nce, varolan bir varln b u l u n d u u n u ve b u n u n insan olduunu iln eder ( 2 ' ) . Yaratclk vasfn, deta insan T a n r ' n n elinden alm ve kendi zn kendi yaratr hle gelmitir. M a d e m k i insan, ferd olarak ve faaliyet hlinde yaad, ekzistansiyel tecrbenin dnda ve o n d a n nce bir t a n m a veya yapya sahip deildir, onu genel olar a k tavsif etmek gerekirse, d a h a nceki bahislerimizde ontolojik noktai n a z a r d a n m h a d e ettiimiz gibi bi>yokluk veya t a m bir belirsizlik (ambiguit,?) olar a k deerlendirmek icb eder. Belli ve m t e r e k bir insan tabiat fikri ancak yaratc m e f h u m u n u n mdhalesi ile m m k n d r . S a r t r e ' a gre kendi iinde tenakuzlara dmeyen gerek bir ateizmin gerek gayesi, gerek-

(28) J. P. Sartre, L'Etre et le Neant, S. 555- 556 (29) J. P, Sartre, L'Existentialisme est un H u m a n i s m e , S. 21

63

se nelir.esi ekzistansiyel tecrbesi anndan nce hibir m t e r e k yap veya rnek tip tarafndan ta'yin edilemeyen insan y a k a l a m a k t r . Bu n o k t a d a n hareketle Fransz Filozofu, Diderot, Voltaire ve h a t t K a n t ( o n u da bu kategoriye dahil ederek) gibi ateizmi savunm a k l a beraber, ekzistans ncesi dnlen belli bir insan tabiat fikrinin veya zn varlndan bahseden X V i r i . asr feylezofiann tenkid eder. Onlara gre insan bir insan tabiatna sahiptir; insan k a v r a m demek olan bu tabiat b t n insanlarda m e v c u d d u r , b u d a her insann niversel (klli) insan k a v r a m n n huss bir rnei olduuna iaret eder {^). J. P. S a r t r e ' m ekzistans m e f h u m u n u ele aldnda T a n r fikrine kar duyduu infial, phesiz insan oluna ait ve s a m a sayabileceimiz bir g u r u r u n neticesi olsa gerektir. Zr ferdi ekzistans kendi s t n d e , ona m d h a l e edebilecek hibir kuvveti kabul e t m e m e cretini gstermekle, hakk vasfn o r t a y a koyabilecein e i n a n m a k t a , kendisini kendisinin dnda yani sbjektif varln bir objektiflik eklinde herhangi bir nesne imi gibi m t a l a e t m e k t e n kam o l m a k t a d r . Hedef yaratlmlar iinde herhangi bir yaratlm o l m a k t a n k u r t u l m a k , kendi varlnn temeli yine kendi olmak istemektir. B u n u n iin yine kendisi h a k k n d a hayat ve uur faaliyetinden nce mevcud olduu dnlen, her t r l genel k a v r a m veya z r e d d e t m e k t e , Tanr olsa idi, kendisine bahetmeyecei yaratc olma, kendi zn kendi y a p m a vasfn, ele geirmeye alm olmaktadr. Ekzistansn sadece ferdle b e r a b e r yalnz ve terkedilmi bir s u r e t t e deerlendirilmesi mecburiyeti b t n
(30) J. P. Sartre, L'Existentialisme est un H u m a n i s m e , S. 21

ekzistansialist felsefelere mil bir hususiyet deildir H a t t fikrin din ekzistansialistlerin ileri srdkleri ile a r a s m d a k i fark, o k a d a r barizdir ki, birinin Tanr olmad dncesini insan varlnn m u t l a k temeli sayd yerde, dieri insann, ancak kendini aan bir bak a varl nazar i'tibre a l m a k l a ortaya kabileceini syler. Gabriel Marcel (1889 - 1972)'e gre, ekzistansn kendini t a m mansyla gsterebilmesi kiinin kendi dndaki bir b a k a varlkla alkas dhilinde olacak bir itir. O (insan) a n c a k kendisini bir bakas iin ( p o u r a u t r u i ) , bir b a k a s ile m n s e b e t hlinde ele ald z a m a n vardr ( 3 ' ) . Yalnz bu bakas nc ahs deil, samimiyet ve dostluun sembol olabilecek ikinci tekil ahsdr. Bylece ben ve sen ba iinde Marcel, her t r l objektifleme tehlikesini ber-taraf ederelc, gayri ahsileme ( i m p e r s o n n a l i s a t i o n ) y e m n i ' olur. Bu senler ierisinde yle biri vardr ki, en scak ve derin alkann m e v z u ' u n u tekil eder. Bu, Mutlak Sen yani Tanr'dr. Ve insan onunla bir sevgi ve dostluk alverii ierisinde hakik varlndan sz edebilecektir. Bu alveri ekzistans iin bir temeldir : Varolmak, beraber varolmaktr ( 3 2 ) . Bylece Sartre'nkine t a m a m e n t e r s den bir baka ekzistans mefhumuyla kar karyayz. Zr G. Marcel, Tanr'y ekzistans iin bir m n i ' deil, t a m bir gereklilik olarak deerlendirecektir. u szler bir hayli enteresandr: ayet byle ise. S a n a (Tanr'ya) ait olduum u k a b u l etmek, a n c a k bu t a k d i r d e k e n d i m e ait oldu u m u kabul e t m e k d e m e k t i r ( 3 = ) . o hlde b u r a d a ek(31) Gabriel Marcel, Etre et Avoir, S. I.Sl, Journal Metaphysique, S, 235 (32) G. Marcel, Presence el I m m o r t a l i t e , S. 162 (33) G. Marcel, Du Refus l'Invocation, S. 134

65

25istans ancak T a n r k a r s n d a b u l u n d u u iin kendi kendisinden bahsedebilir bir d u r u m a gelmekte ve bir i m n olarak nitelendirebileceimiz b u insann T a n n ' y a al, insann en d e r n i varln o l u t u r m a k t a d r . Bun a gre R. V e r n e a u x ' n u n d a Marcel Felsefesi iin ifde ettii gibi : nsan i m n ettii lde vardr. Zr ancak b u ekilde varla alabilir ve ( o n u n kendisine kazandrabileceine) hazr olur (^-i). lk bakta, S a r t r e ' n T a n r fikrini reddi, ekzistansn kendi kendisine yabanclamasn, yani objektiflemesini nlemeye almak, ekzistansiyel balarn dnd a kalan b i r Yaratc Varlk dncesini o r t a d a n kald r m a k t ve bylece de kiiye h r olarak varolabilme imkn verecekti. F a k a t Marcel'de T a n r karsndaki ekzistans m e f h u m u n a baktmzda bir Akn Varln hi de ekzistans iin bir engel olmadn, aksine byle bir fikrin z a r u r e t kesbettiini m h a d e ettik; filozof pekl Tanr'y Ben - Sen m n s e b e t i ierisine alarak, ona olan imn ekzistansa ait tecrbelerin, en nemlisi hline getirmektedir. S a r t r e ' a gelince, o n u n byle bir zm yoluna gitmeyip, Allah' insan iin bir objektiflik kayna olarak grmesi kendisinin peinen varm olduu b i r t a k m h k m l e r i n , incelemeleri plnnda yansmas deil m i d i r ?

3)

Ekzistansm Kendi Kendini Amas :

D a h a nce de behrttiimiz gibi, b t n y l e ekzistansialistler, z ve ekzistans mefhumlar sz k o n u s u olduklarnda, ekzistansn z karsnda nceliini ve ehemmiyetini s a v u n a n d n r l e r d i r . Yine b u filozoflarn
(34) R. Verneaux, Leons S u r L'Existentialisme, S, 147

66

dnceleri iinde u m u m i y e t kesbeden bir dier hususiyet vardr ki, o da ekzistansn d a i m a kendi dnda veya d e r n u n d a bir dier varlkla m t a l a edilmesi keyfiyetidir. M a d e m k i ekzistans k e n d i n d e n evvel sahneye kan bir mhiyeti veya bir tanm r e d d e t m e k t e d i r , o hlde bir kendini a m a faaliyetine giriecek ve b u din a m i z m ierisinde de kendini tanmlamaya, zn kaz a n m a y a gayret gsterecektir. Bu faaliyet de ekzistansn z a m a n a ve gnlk ferdi tecrbe i m k n l a r n a gre dnlen, kendi dndaki a r t l a r a ve snrlara kaytl d u r u m u y l a varlk k a v r a m n t a m ve ideal lleri arasndaki h e s a p l a m a sz k o n u s u d u r . Kierkegaard, i n s a m n bariz bir hususiyeti olarak gsterebileceimiz b u ekzistansiyel hareketlilikte bir ^ n t e z abas m h a d e eder ve b u sentez teebbsnde b u l u n m a hli, onun d e t a bir tanm d u r u m u n d a d r : nsan sonsuzla sonlu, fni ile ebedi, hrriyet ile zarrlik a r a s n d a bir sentezdir, ksaca bir sentez (^s). Danim a r k a l filozofa gre ferd ancak bu sentez haliyle olu p l n n d a yer alabilecektir, onu sadece ebed veya sadece sonlu olan vehesiyle deerlendirmek b y k bir h a t d r . Zr her ikisiyle, kendisini fniliinden ebed ekline d o r u gerekletirdii hamleler b t n n d e ortaya koyacaktr. Demek oluyor ki, insan nceden kurulm u bir vahdet ierisinde b u l u n m a m a k t a d r ve varlk asndan henz tamla erimi deildir; b u n a gre de kendi kendisini yapma mecburiyetindedir. Sentezin amac insana kendisini elde etme imkn vermektir, b u d a ancak Tanr varl ile kii arasndaki m n a s e b e t i n idrkine varlmakla m e y d a n a gelecek bir h u s u s t u r i^^).

(35) S. Kierkegaard. Traite du Desespoir S. 62 (36) Aym eser S. 62

67

Gabriel Marcel'e gelince o da insann yapsnda bir ikilik (dualite) m h a d e edecek, o n u n snrlandrlm ve belirlenmi h h n i n zerinde her t r l ta'yin edilmilii a m a imknn salayacak bir gce sahip olduunu syleyecektir. F a k a t bu ikilik birbirleri ile tezat tekil etm e m e k t e veya birbirlerinden kesin izgilerle ayrlm btti a n m a m a k t a , h a t t iki hl birden ekzistansn en belirgin hususiyetini o r t a y a k o y m a k t a d r . F e r d kendini ancak bu varoluun bir mteal varla doru alma pozisyonunda tanyabilmekte ve varlm Mutlak Sen (Toi Absolu) diye adlandrd varlkla temellendirmeye almaktadr. Ben neyim? Dorusu, beni o l d u u m gibi bilen sadece Sensin. Sadece Sen ekzistansmn kklerine nfuz etmektesin. Sadece Sen'de t a m mansyla varolabilirim, zr sadece Sen, beni ebed bir sevgiyle sevmektesin ve yine sadece Sen'de h e r eyle, herkesle, kendimle birleebirim (^^l. Bylece grmekteyiz ki bu son saydmz iki eksiztansialist dncenin znde, varolutan hakik varla k a v u m a imkn ancak ve ancak m t e a l bir varla yani Tanr Varlna doru a m a h a r e k e t i n d e vuku' bulm a k t a d r . deta T a n r varoluun bir garantisi olmakta, (sebep ve netice ba gibi bir t a k m akl yrtmelere dahi lzum grlmeksizin) ekzistans kendi v a r h k temelini m t e a l varlkta g r m e k t e d i r . Acaba S a r t r e iin de d u r u m yle midir? Daha nceki bahislerde ele aldmz gibi kendisi iin varlk kendi kendini temell e n d i r m e k t e n acizdir; b u n u n iin de varln t a m olarak o r t a y a koyabilmek amacyla kendinin dna t a m a k

(37) G. Marcel : A) Du Refus P l n v o c a t i o n , S. 189-190 B ) B a s l m a m el yazmalarndan XIV, Bkz, Roger Troisfontaines, De l'Existence l'Etre, II. C, S. 381

68

d a h a d o r u s u a t l m a k m e c b u r i y e t i n d e d i r ve b u t a m a faaliyeti iinde ekzistansm belirleyecektir (^s). F a k a t b u a t h m kime ve neye d o r u d u r ? M a d e m k i Tanr reddedilmi veya bir bilinemezlik r t s ile r t l m t r , o halde kendisine d o r u a m a eylemi y r t l e n ey nedir? Sualin cevab b y k bir ehemmiyeti haizdir, zr ekzistansn temellendirilmesi, varl veya yokluu sz k o n u s u d u r .
a) z Boluunun Dourduu Problemler :

J. P. Sartre'n y a r a d h ile ilgi mlahazalarn ele alrken g r d m z gibi. T a n r varh dncesi o r t a d a n kalktna gre, ilh bir m d r i k e d e yer almas dnlen ve insann u m m i yapsn ta'yin eden bir z fikri de o r t a d a n kaldrlmtr. O hlde bu i!k pozisyonda insan z i'tibar ile hiliktir (rien). zr z yoktur. F a k a t yle ki, b u z olmay dur u m u onu varolmu olmak iddiasndan ahkoyamam a k t a d r . B u n a gre de, ilk n a z a r d a k a r m z d a her ne k a d a r anlalmas g olsa da, z olmayan bir varlk nev'i b u l u n m a k t a d r . B u r a d a i'tirf etmeliyiz ki, S a r t r e Ateizmi bizi mantk b a k m d a n izah g, h a t t belki de imknsz bir m e c r a y a s r k l e m e k t e d i r . Zr insan zihni iin, z olmayan bir varl tasavvur edebilmek k a d a r zor bir ey y o k t u r . Varolu ayn z a m a n d a herhangi bir zn varoluunun ifdesi, aktel hlde b u l u n u u d u r . O hlde ne olduu belli olmayan bir eyin varlndan nasl sz edebilme imknmz olabilir? Bu bir p r o b l e m d i r . Bat Felsefe tarihinde sbjektif sahann varlm emin admlarla bir b t n olarak su yzne k a r t a n
(38) Bkz, S. 30- 3 1 - 3 2

69

Descartes'm bu n o k t a d a , mes'eleye yaklam bir hayli dikkat ekicidir. Ben varm kaziyesinin ortaya koyduu ilk ve kesin gereklik, hibir z a m a n bo bir ekzistansn ifdesi deildir : Cogito ergo sum, Dn y o r u m , o hlde varm C ^ ' ) . Ben d n d m iin varm, bir b a k a deyile, ben d n m e k t e olan bir varlm. B u r a d a v a r o l m a keyfiyetinin yannda dnen b i r varlk olmak da sz k o n u s u d u r . mdi ben hakik bir ey hakikatte varolan bir eyim, fakat hangi eyim? Syledim : D n e n bir ey C^"). B u r a d a Cogito veya sbjektivite d n e n bir tabiat olarak belirmekte, ben varm demekle d n e n bir nesne olarak varm fikri ayn a n d a ortaya k m a k t a d r . Cogito'da varlm n katiyetini, kendimi ancak d n m e k t e olan bir ey olarak bildiim z a m a n elde edebilmekteyim. O hlde d n m e faaliyeti veya melekesi, sbjektivite kendi kendini bamsz b i r b t n , bir cevher olarak ortaya k o y d u u n d a bu cevherin zn tekil etmektedir. Bur a d a varlk kat'iyetini g s t e r m e k yeterli o l a m a m a k t a , b u varln ne olduunu d a beyan etmek mecburiyetinde b u l u n u l m a k t a d r . Varl sz k o n u s u edilen ey, ite bu bilebilme veya dnebilme d u r u m u d u r ve btnyle b e n i m sbjektif gerekliimin tabiatdr. Ben varm veya ben im. (Je suis) demekle kalnmamakta, b u varolan eyin ne olduu da, belirtilmi olmaktadr : Ben...im, ben varm : bu kesindir, fakat ne kad a r z a m a n iin? Bilmelidir ki, bu d n d m sre boyunca vriddir. nk belki de dnmeyi o r t a d a n k a l d r r s a m , varlm ( e t r e ) veya varolmam (exster) d a o r t a d a n k a l d r m olacam... O hlde ben kesinlikle
(39) R. Dcscartcs, Metafizik S. 19 (40) Ayn eser, S. 19 Dnceler, II. Dnce

70

k o n u m a k icb ederse, d n e n bir eyim; yani bir r u h , bir m d r i k e veya bir akl ("') (Mens, sive a n i m u s , sive entellectus, sive ratio) (^'^). Demek ki u u r u n varlmm kesin ve bamsz olarak o r t a y a konulmas dem e k olan cogito hibir z a m a n tek b a n a bir varlk h k m deil, ayn z a m a n d a b u varln neliinin bir ifadesidir : Sbjektivitenin tanm d n m e k t e olma hlidir. S a r t r e ' d a ise sbjektivite, varln her ne kad a r ekzistansla o r t a y a k o y m u olsa da, varlk hkmn n yannda bir z ifdesi bulunmadndan problematik b i r d u r u m a r z e t m e k t e ve bizi anlalmas g bir k a v r a m l a kar karya b r a k m a k t a d r . S a r t r e , ayet sbjektiviteyi b i r z veya tanmla belirleyemiyorsa, b u n u n en nemli sebeplerinden bir i de, ekzistans kendi b a n a bamsz bir varlk sahas olarak grmeyiidir. Zira ekzistans bir varlk hkm d r , fakat varln kendisi yani bamsz bir b t n olarak varolabilen bir cevher deildir C^). Cevher kelimesinin ilk ifde edebilecei m a n kendi kendisinin temeli olan varlktr ki, b u hereyin kendisine t b i ' olduu, fakat kendisi hibir eye tbi' olm a y a n T a n r Varlna dellet eder. V a r o l m a k iin kendisinden b a k a hibir eye m u h t a olmayan Tanr, ahsnda varlk ile zn zde olduu hakk ve t a m varlk, bir b a k a deyile, varlk k a v r a m n n kaynan tekil eden varlktr. Onun varlndan sz edebilm e k iin, kendinden b a k a hibir varlk s a h a s n a ihti(41) R. S. (42) R. S. (43) J. Descartes, Meditations Metaphvsiques 11. Dnce IX 21 Descartes, Meditations Mctaphysiques II. Dnce VII 27 (Latince .Metin) P. Sartre, L'Etre et le Neant, S, 23

71

yc y o k t u r . T a m bir bamszlk ve m k e m m e l l i k sz k o n u s u d u r . S a r t r e ' n ele ald ekzistans, h e r ne k a d a r y a r a t l m a m olduu iddia ediliyorsa d a byle b i r btnle ve bamszla sahip deildir. Ekzistansn merkezi d u r u m u n d a olan kendisi iinin vaziyetinden anlalaca gibi (^) sbjektif varlk sahas filozofumuzun d n c e s i n d e dolayl olarak o r t a y a k m a k t a , bir tamlk o l m a k t a n uzak b u l u n m a k t a d r i^^). B u n a gre ekzistans, her ne k a d a r varlk h k m olsa d a bizzat varln kendisi, varln kayna olamaz. Ekzistans, m a d e m k i varln kayna veya her eyin kendisine tbi' olduu ana varlk deildir, hi deilse, onun dekartc dnrlerde olduu gibi C o g i t o y a bahedilen bir dnen cevher olduu sylenebilir mi? Yani t a m a m e n sbjektif b i r s a h a d a kalnm a s n a ramen, a c a b a b u sbjektivite kendi dnda b i r m a d d e dnyasnn mdhalesini gerektirmeksizin, kendisini temellendirme i m k n n a sahip olabilir mi? E s a s e n Descartes, ayet d d n y a d a n farkl, h a t t o n a n a z a r a n ncelik tayan b i r sbjektif zden sz edebilmise, b u n d a b u sbjektivitenin yine d dnyadan bamsz ve yap i'tibriyle t a m a m e n a y n bir b t n olarak, yani bir cevher olarak ortaya koyabmesinin t a m tesiri olsa gerektir. S a r t r e ise, almamzn birinci b l m n d e gsterdiimiz gibi, u u r u kendi bana bamsz bir b t n hlinde g r m e i m k n n a sahip deildir. Ve H u s s e r l fenomenolojisine bal kalarak, b u n u n t a m aksini m d a f a a etmitir C*'). Her u u r bir

(44) J. P. Sartre, L"Etrc et le Neant, S, 28, L'Imaginaire, S. 28 (45) Bkz. S. 25 (46) Bkz. S. 5, 25

72

eyin u u r u d u r ('='). u u r , b t n y l e i d r k e t m e k t e olduu ve kendi d m d a k i objektif s a h a d a yer alan, bir eye izafi olarak o r t a y a k m a k t a d r . Bir d d n y a ve o n u n idrki olmakszn, onu bildii ve d n d tasavvur edilen m d r i k e d e n kati' s u r e t t e bahsedilemez. Buna. sebep S a r t r e ' n bilinmekte olan fenomenlerden ayr ve kendisine kyasla sujenin varhn ortaya koyabilecei bir b a k a varlk sahasnn, yani bir akn varln bulunmadn sylemesidir. Zr u u r kendi idrk s a h a ve imknlar iine giren fenomenlerin dnd a ne kendi varlna, ne de b u varln bilgisinin objektif deerine bir te'mnt bulabilmektedir. Sz kon u s u olan karlkl ve ikili kesin bir izafiyet ve b u n u n dnda hibir eydir. H a l b u k i Descartes, u z a m (etendue) diye isimlendirdii, d d n y a d a n bamsz bir sbjektif sahay k u r a b i l m i ve yine bu d sahaya mracaat etmeksizin, Cogito'nun objektif gerekliini savunabilmitir. B u n a sebep, bu iki ayr cevher dnda bir n c s n n , yani a n a cevherin, m t e a l bir T a n r k a v r a m n n sz k o n u s u edilebilmesidir. Gerekten de T a n r ' n n tamlk ve m k e m m e l l i k fikrinin kendisine ait olabilecei tek varlk olarak mevcudiyeti bir d e f a ortaya k o n u l d u u n d a , b u n d a n o n u n aldatc bir hassaya sahip olamayaca ve sonsuz bir iyilikle sfatlandrlabileceini syleyen Descartes, ak ve seik olarak kavrayabileceimiz h e r eyin, b u a r a d a Cogito'nun bilgisinin ite b u lah yikle (La Bonte Divine) temellendirir ve garanti altna alr : Bir Tanr'nn v a r o l d u u n u rendikten sonra, ayn z a m a n d a her eyin o n a tbi' olduunu ve o n u n asla aldatc olmad-

(47) J. P. Sartre, LMmaginairc, S. 23 J. P. Sartre, L'Etre et le Neant, S. 28

73

n rendiimden ve b u n u n neticesinde ak ve seik olarak d n d m her eyin m u h a k k a k d o r u olacana hkmettiimden.... b u n d a n beni p h e ettirecek hibir zd sebep gsteremez ve bylece b u n u n hakk n d a hakik ve kesin bir ilim elde e t m i olurum (.^^). B u r a d a Descartes, sbjektif varl iki b a k m d a n temellendirmi olmakta, nce yaradl nazariyesini kabul etmekle, ilah m d r i k e d e sbjektif z temellendirmekte, s o n r a da yine kendi varlnn objektif gerekhini lah yilik (Le Bonte Divine)le garantiye a l m a k t a d r . J. P. S a r t r e ise, Descartes'in yapabilmi olduu gibi dncesinde bir sonsuz ve mteal varlk fikrine yer v e r m e m i , bu yzden sbjektif varlk sahasnn bilgisine kendi b a n a ele alndnda, hibir kesinlik (certitude) k a z a n d r m a imkn b u l a m a m , onu sadece d dnyaya izafi olarak beliren kontenjan bir varlk olar a k g r m e mecburiyetinde kalmtr.
b) Varolutan Varha :

Mademki ekzistans kendi kendini temellendirmekten cizdir ve bir tanm ve mhiyet boluu iindedir, o hlde b u kontenjan d u r u m u a m a y a alacak, bir z ve kaynaa doru yol a l m a k faaliyetine giriecek ve bu kendine doru yneldii t a m varlkta salam bir ontolojik temele o t u r m a y a a h a c a k t r ("').
(48) R. Descartes, Meditations Metaphysiques, V. S. 15 (49) nsan devaml olarak kendi dndadr, yani kendi dna atlmlar yaparak, kendisini darda kaybederek insan vareder, dier tarafdan da, akn gayeler ta'kib ederek varolabilir; insan a^ma hareketinin kendisi olmakla ve eyay ancak bu ama hareketine nisbetle sezmekle, bu a m a durumunun kalbi ve merkezi vaziyelindedir. (J. P. Sartre, L'Existentialisme est un H u m a n i s m e , S. 92)

74

Varolu h e r h a n g i bir zn ifdesi olmadna ve b u b a k m d a n balang n o k t a s n d a kesin bir boluk arzettiine gre, elde b u l u n a n d a n , yani ekzistansn kendinden h a r e k e t e t m e k mecburiyetimiz vardr. Bu ekzistans belli bir varlk b t n olarak belirleyemeyeceimizi y u k a r d a g r m b u l u n u y o r u z . Peki, hareket noktamz nedir? S a r t r e ' a gre bu, varlmzn ne olduun u bilmek deil, sadece varolduumuzu i d r k etmi olm a m z d r , ve b u da tabii d o r u d a n deil, kendi dndaki objektif sahann idrki ile dolayl olarak o r t a y a k a n bir h u s u s t u r : drk edilen eyler sbjektif olarak varolduumu ifde ederler Demek oluyor ki, v a r o l d u u m u (que j'existe) biliyor, fakat bu varln ne olduunu b i l m i y o r u m . B u r a d a , Descartes'm cogito k a v r a m n d a olduu gibi, v a r o l m u olmann idrki bana bu varln ne olduu h a k k n d a herhangi bir bilgi veremiyor. O hlde ekzistans bir varlk deil, sadece bir varlk d u r u m u o l a r a k mtala etmek zorundayz. Bu sefer de u gerei peinen ifdede z a r u r e t vardr: varolu varln bizzat kendisi olmad ve bu i'tibrla da kendi bnyesi ierisinde m t a l a edilemeyeceine gre, onu bu k a y n a k l a n m a k t a olduu ana varlk kavram ile a r a l a r n d a bulunan m n s e b e t muvacehesinde ele a l m a k gerekir. Kanaatimizce varlk olmak (etre) ile v a r o l m a k t a o l m a k (etre exist8) a r a s n d a ok byk ve nemli farklar m e v c u t t u r . Kelimenin etimolojisinden de pekl anlalaca gibi exister (Ltince : sistere ex), varlktan intir eden, o n d a n z u h u r eden, beliren m a n s n a gelir. B u n d a n da kartabileceimiz gibi felsefi a n l a m d a varo l m a k t a olmak, (etre exist9) varln bir b a k a varlk(50) J. P, Sarlre, L c l r e ct Ic Neant. S. 420

75

tan a l m a k t a (^'l, varlk kaynan, yani varlk olma hlini kendi dnda bir yerde b u l m a k t r . B u n a gre de varlk olma b a k m n d a n bamldr ve m u t l a k deildir. Ancak ve ancak hakk varlk diyebileceimiz varlk sebebini kendinde b u l a n bir varlk sz k o n u s u olduu m d d e t e vardr. Demek oluyor ki, v a r o l u t a v a r h k , zor u n l u olarak sz k o n u s u deildir: Asl olan kontenjan o l m a k t r . T a n m olarak u n u sylemek istiyorum ki, varolu bir zorunluluk deildir. V a r o l m a k (exister sadece orada olmak (etre l) d e m e k t i r ( 5 ^ ) . B u r a d a ayet yukardaki bahislerde yapm o l d u u m u z gibi Ortaa Felsefesi'ne ait terimlerle k o n u m a k icb ederse, hakk varlkta zorunlu olan ey, yani v a r o l m a k keyfiyeti varoluta ancak m m k n bir ekilde o r t a y a km olmaktadr. Tpk Eflatun'un dnce sisteminde bulunan idealarla glge d n y a varlklar a r a s n d a k i mnsebet gibi nasl ideann kendisi olan ey, glge varlklarda sadece tezahrden ibaretse, b u r a d a d a varlk k a v r a m n d a asl olan ey v a r o l u d a b u asl olana t a m bir bamhikla ortaya km d u r u m d a d r . te varolu, kendini b u a n a varlk k a v r a m n a mr a c a a t ile t a n m l a m a y a alacak, kendini ona doru d i n a m i k bir a m a h a r e k e t i n d e varlk zn k a z a n m a k isteyecektir. F a k a t b u r a d a S a r t r e Ateizmi, yani o n u n mteal ve her eyi ihata edici bir varlk sahas k a b u l etmeyii bizi b u varoluun temellendirilmesi m e v z u n d a byk bir p r o b l e m l e kar karya b r a k m a k t a d r . zh etmeye altmz ve varoluun kendini varlk zne doru amas keyfiyeti ancak bir yaradl fikriyle ati s i ) P. Fulguie - R. Saint Jean. Phi].sophique S. 245 Etre maddesi (52) J. P. Sartre, La N a u s s e , S. 185 Dictionnaire de la Langue

76

b a gidiyor g r n m e k t e d i r . Zr ekzistans kendine seb e p ve k a y n a k tekil eden bir t a m ve m t e a l varla m u h t a d r . Ve varln o n d a n kabul etmekte, byle bir varlk mevzu' bahis olduu iin kendini temellendirebilm e i m k n n a sahip g r n m e k t e d i r . S a r t r e felsefesinde ise, m k e m m e l v a r h k olan Tanr k a v r a m kesinlikle reddedildiinden, byle bir a m a h a r e k e t i m t e a l bir Allah varlna doru deil, fakat sbjektivitenin kendi dnda rastlayabildii tek ve m a h h a s varlk olan kendisinde varlk (etre en s o i ) a d o r u d u r . Kendisi iin varlk (etre p o u r soi) b u atlmlar b t n n d e kendini kendisinde varlkda temellendirmeye a h m a k t a d r i^^). Ama ite bu h a r e k e t neticesiz k a l m a y a m a h k m d u r . Zr h e r ne k a d a r kendisinde varhk iin bir tamlk (='') sz k o n u s u ise de, b u t a m a m e n dnyevi p l n d a kalan bir m k e m m e l l i k , madd e ile snrlanan bir t a m varlk k a v r a m d r . J. P. Sart r e kendisinde varlknn y a r a t l m a m olduunu aka b e y n etmitir ( 5 = ) . Y a r a t l m a m olan bir varlk kavr a m phesiz ebed ve ezel bir m a d d e fikrine gtrecektir. Madd olan ise, d a h a nce g r d m z gibi sbjektifliin deil, objektifliin bir iaretidir (s*). Kendisinde (en soi) kesin bir objektiflikten ibarettir. E k z i s t a n s ise sbjektifliin s e m b o l d r . O hlde ekzist a n s m e f h u m u n u kendisinde varlkta temellendirme i m k n m z kesinhkle sz k o n u s u olamaz. Zr ikisi arasnd a hibir homojeneite y o k t u r , tersine bir zddiyet hkimdir.
(53) Bkz. J. P. (54) Bkz. J. P. (55) J. P. (56) J. P, S. 30-31-32 Sartre, L'Etre et le Neant, S. 652-653 S. 1 4 - 1 5 - 1 6 Sartre, L'Etre et le Neant, S. 33 Sartre, L'Etre et le Neant, S. 3 1 - 3 2 - 3 4 Sartre, L'Existentialisme est un H u m a n i s m e , S. 64-65

77

Bir yerde S a r t r e , y a p m a k istedii eyin t a m a m e n tersine ulam o l m a k t a , sbjektiviteyi objektif a l a n d a n u z a k t a bir yerde k u r m a y a alrken, m t e a l bir varlk alan kabul etmeyii yznden yine objektifliin penesine, h e m de b u sefer varlk sebebini (fenomen oldu u n d a n ) b u temellendirilememi sbjektivitede bu lan ( 5 7 ) bir objektifliin penesine d m b u l u n m a k tadr. Zaten z b a k m n d a n b i r eksiklik olan ekzistans v a r h k b a k m n d a n d a hibir kaynaa balanm a d n d a n v a r o l u b u sefer t a m bir yokluu dn m e k t e ve kendisine d o r u alma faaliyeti yrtlmesi icb eden bir Mteal Varlk olmadndan S a r t r e Ontolojisi, kendine h a r e k e t n o k t a s o l a r a k setii felsef u n s u r l a r ve d n c e i m k n l a r iinde kmaza srklenmektedir. Dindar ekzistansiyalistlerde b u v a r o l u u n kendini varlk kaynana doru a m a s mes'elesi T a n r varl k a v r a m n m d h a l e s i ile zmlenmi o l m a s n a ram e n S a r t r e , b u d u r u m u bir p r o b l e m a t i k hlinde terketm g r n y o r . Aslnda filozofun dncesinde bir a m a h a r e k e t i sz k o n u s u olamaz gibidir. Charles Moeller'in dedii gibi Sartre, duyularla yaanan, tecrbeye ait b u l u n a n d n y a n n bir tandr. O n u n insann tasarlarna ne aksettirdii tasavvurlarna (pro-jets) c m e r t e atfettii akmlk ( t r a n s c e n d a n c e ) gerek aknlk deildir. F a k a t J e a n Wahl'n aa d o r u inen akmlk transdescendence adnn verilmesini teklif ettii aknlktr ( ^ 8 ) . E m m a n u e l M o u n i e r ise ayn

(57) J, P. Sartre, L'Etre et le Neant, S. 305-502 (58) Charles Moeller, J. P. Sartre ve Tabiatstnn Bilinmemesi, S. 194

78

m e f h u m iin transproscendance ne d o r u ama terimini teklif eder ( s ' ) . H e r h a l k r d a d u r u m kanaatimizce dnrn felsefesi a s m d a n bir eksikliktir. Yine Mounier, Sart r e ' m p a r a d o k s u d a h a nce Heidegger t a r a f m d a n d a yaplm olduu gibi, varlk hareketini bir varlk tamlnn (plenitude) deil, bir gszln eseri hline getirmi olmasdr (^) der ve devam eder: aslnda b u d o k t r i n garip bir p a r a d o k s neticesi varoluuluk yani ekzistansializm ismini lanse etmitir. ( H a l b u k i ) Varolmaylk (inexistentialisme)dan b a h s e t m e k dah a d o r u olurdu (*'). Gerekten de S a r t r e , a m a faaliyeti bir Mteal Varh k ' a d o r u deil de fenomenal b i r s a h a d a belirlediimiz kendisinde varla doru o l d u u n d a n bir tenakuza sr k l e n m e k t e .ekzistans, kendini, ne kendinde ne de kendi dndaki b i r objektif-madd d n y a d a temellendirme i m k n b u l a m a d n d a n yokluk batakl ierisinde anlalmazlklarla dolu b i r varlk k a v r a m n a ve mitsizlie d o r u k m e k t e a l r , 4)
a)

nsann Varhk Karsndaki Tedirginlii :


Bulant :

D a h a 1938'lerde S a r t r e ' m Bulant adl r o m a n n d a ortaya koyduu b u his, insanolunun trajik cephesini a k s e t t i r m e s i b a k m n d a n incelenmeye deer bir vehe tar. M a d e m k i insan ve kinat, fenomenal bir sahann
(59) E m m a n u e l Mounier, Introduction aux Existentialismes, S. 46 (60) E m m a n u e l Mounier, Introduction aux Existenlialismes, S. 48 (61) E m m a n u e l Mounier, Introduction aux Existentialismes, S. 49

79

dnda metafizik bir uzantya ve deerlendirmeye kapal bir ekilde tasvir edilmitir, b u n a bal olarak insanvarlk m n a s e b e t i n i n de mitsizlik, hayal krkl ve tedirginlik gibi b i r t a k m menf psikolojik d u r u m l a r l a erevelenecei tabiidir. Bulant ite b u d u r u m l a r d a n biri, h a t t belki de en m h i m i , insann, varln manaszl ve hayatn beyhdelii k a r s n d a d r olduu irkilme ve tiksinmenin bir ifadesidir. Aratrmamzn b a n d a n i'tibren, ontolojik temellendirmelerinde J. P. S a r t r e ' n T a n r ' n n yokluu fikrini bir h a r e k e t noktas olarak aldn tespitle varln yaradl nazariyesi ile izah edilemeyecei hkmne vardn m h a d e e t m i ve yine b u t a m varlk hviyetine sahip olan kendisinde (en s o i l n i n kendi dnd a hibir varlkla m n s e b e t hlinde ele alnamayacan sylediini ifde etmitik i''^). B u r a d a varlk sadece kendisinde deerlendirilebiliyor ve hibir sebebe dayandrlmyordu. Y a r a t l m a m ve hibir sebebe bal olmayan bir varl tabiatiyle izah e t m e imknmz da olamaz, zr o ma'nsz sebepsiz ve zarur olmayandr ( * 3 ) . Ne doum, ne hayt, n e de lm hibir a n l a m tamaz. Btn var olanlar ma'nszca doar, zaaflarla yol alr, tesadfen lr (*^). te bulant ekzistansn dnyay ve hayat evreleyen bu kontenjanlk ve bolukla karlamasnn getirdii bir tecrbedir. n s a n bir taraftan varln b t n arln ve kendi hayat zerindeki messiriyetini hiss e t m e k t e , dier tarafdan ise b u varlk diye isimlendirdii eyin bir manaszlktan ibaret olduunu i d r k et(62) Bkz. S. 15-16-17-18 (63) J. P. Sartre, L'Etre et le Nc-ant, S. 713 (64) J. P. Sartre, La N a u s s e , S. 179

80

m e k t e d i r . J. P . S a r t r e , Bulant a d h eserinde b u duyguyu eserin k a h r a m a n olan Roquentin'in azndan u ekilde anlatr : Bu hl nefesimi kesti, b u son gnler dnda hibir z a m a n varolmann (exister) ne dem e k olduunu h i s s e t m e m i t i m . Dierleri gibi idim; ilkb a h a r elbiseleri iinde deniz k e n a r n d a dolaan dierleri gibi, onlar gibi, deniz yeildir, h a v a d a k i u beyaz nokta martdr demekteydim. Fakat onun varolmakta olduunu, m a r t n n v a r o l m a k t a olan m a r t ( m o u e t t e existante) olduunu h i s s e t m i y o r d u m , baya zamanlarda varolu s a k l a n m a k t a y d ve s o n r a ite : birdenbire, o r a d a , b u gn gibi ak, varolu (ekzist a n s ) aniden r t s n d e n s y n h v e r d i . K a r koyulmaz m c e r r e t kategori tavrn kaybetmiti.... eylerin farkllklar sadece bir g r n , b i r cil idi. Bu cil erimi, dank b i r hlde c a n a v a r c a ve gevek-korkun ve haysz bir ekilde plak ynlar kalmt ( * 5 ) . Varoluun b u yaln, fakat o nispette de r k t c tavryla karla a n R o q u e n t i n d a h a s o n r a b t n balarn yava yava k o p m a y a baladn farkedecektir: nsan hayatnn kmesini geciktirmek iin b t n gcnle t u t m a y a altn b u balar, ller, kemiyetler, istikametler, hepsinin b o u b o u n a h m h i s s e d i y o r d u m . . . S a m a h k kelimesi, u a n d a k a l e m i m i n u c u n d a douyor; demin, bahede onu b u l m a m t m , fakat a r a m a m d m da, o n a ihtiyacm y o k t u : eyler zerine ve eylerle kelimesiz d n y o r d u m . Ve kesin o l a r a k hibir eyi formle etmeksizin, varolu ( e k z i s t a n s ) u n a n a h t a r n , bulantlarmn, huss hayatmn a n a h t a r n b u l d u u m u anlam a k t a y d m . te b u n d a n dolay s o n r a k i b t n sezebildiklerim b u temeldeki samala balanr (**).

(65) J. P. Sartre, La N a u s s e , S. 179-180 (66) J. P. Sartre, U N a u s s e , S. 179- 18o

81

Bu y u k a r d a bir b l m n vermeye altmz p a r a , varln kkl kontenj anln ve samaln aksettiren metafizik bir tecrbe mahiyetindedir ve Roger Verneaux'nun d a ifde ettii gibi C^O klsik olmaya lyk bir tefekkr havas tar. Metafiziktir, zr m u t l a k olann ne olduunu g r m t r . F a k a t b u bir samalkdan ibarettir. Ateist gr varlkta hibir sebep ve gaye grmediine gre b u varln izah imknsz, hatt b o u n a d r , varlkla kar karya geli, s a m a e kar karya gelitir: armadm, biliyorum ki, bu d n y a idi, kendini b i r d e n bire gzler n n e seren rlplak dnya ve b e n b u k o c a m a n s a m a varlk karsnd a kzgnlktan atlyordum r i s M u r d o c h , S a r t r e ' n tahlillerinde b u l u n a n b u insann varla yaklamn bir phe duygusu o l a r a k nitelendirir, ona gre eserin z metafizik bir pheyi ada k a v r a m l a r l a yeniden ele alp zmlemeye alm a k t r ve bu pheye kaplan kimse gnlk gerekler dnyasnn gerek v a r h k alanndan varoluun alann a d m ve kirlenmi bir alan olarak grr der. filozofumuz, fenomenal sahann dnda hibir v a r h k sahas tanmadna gre, m h a d e imknlar iine gir e n varln da her t r l temelden m a h r u m ve s a m a oluu gayet tabiidir. Bulant adl r o m a n n umm vehesinden de anlalaca gibi, aslnda insanolu olaylar a r a s n d a mantk bir ba, varlk h a k k n d a bir izah bulunabilecei dncesindedir. F a k a t tecrbe b u n u n aksini gsterecek ve hayatn boluu ve sebepsizlii onu b u l a n t d u y g u s u n a gtrecektir.
(67) Roger Verneaux, Leons s u r L'Existentialisme, S. IO (68) J. P. Sartre, La N a u s s e , S. 190 (69) ris Murdoch, Sartre Yazarl ve Felsefesi, (ev. S. Hilav) S. 14

82

Aslnda gerek d i n d a r bir insanla, S a r t r e ' n tasvirini y a p m a k t a olduu ateizmin salikinin ayn dnyaya b a k alar b i r b i r i n d e n ne k a d a r farkldr. Biri, Mteal ve m k e m m e l bir T a n r Varl k u d r e t i n i n tecellisinden ibaret olan d n y a plnn b u k u d r e t i n bir temaa imkn olarak ele alrken, dieri ayn sahneyi arkasnda ve temelinde hibir akn sebep ve ma"n bulunm a d n d a n bir b u n a l m ve midsizlik kayna olarak deerlendirir ve b u n u bulant hissiyle ifde eder.
b) nsan Hayatnn Kontenjanh :

phesiz ki, kendisinde varlk (etre en soi) olar a k nitelendirdiimiz b u u m m m a n d a eyler lem i , ayet kendi iin bir izah edilmezlik veya sebepsizlik ihtiva ediyorsa bu, onunla m n s e b e t hlinde olan insan iin almas m m k n olmayan bir tedirginlik kaynadr. H e r h a n g i bir ilm endie veya objektif deerlendirme S a r t r e dncesi iin nem tamadna gre d n y a iinde m h a d e edilen b u samalk, olayl a r d a m u t l a k bir sebep-netice ilikisi a r a y a n a y n ayr ilimleri deil, sadece b u keyfiyetin objektif s a h a d a n kendine yansyacandan k o r k a n insan rahatsz eder. Bir yerde zaten bu samalk fikri, i n s a n d a her eyi izah e t m e eilimi ile o r t a d a izah edilebilecek hibir ey olmay d u r u m u n u n k a r l a m a s n d a n vcd b u l m u t u r . Bu hal tabiatyla kendisinde varhk dnda hibir t a m varlk sahas d n e m e y e n ve sbjektif varln ona izaf olarak sz k o n u s u edebilen insann deerini de o r t a d a n k a l d r m a y a vesile olacaktr. Albert C a m u s Sisifos Efsanesi (^) adl kitabnda, eski Y u n a n efsanelerinden birini yeniden ele alarak, sa(70) Albert Camus, M y t h e de S y s y p h e Edition Gallimard.

83

m a fikrini bu hikye erevesinde ifde etmeye alr. Sisifos, her seferinde kendiliinden yine aaya yuvarlanacak olan bir kayay dan tepesine itmeye m a h k m edilmitir. Binbir zahmet ve m e a k k a t l e dan tepesine k a d a r karlan ta, bir ka saniye iinde t e k r a r aa doru decek ve b u nihayetsiz abalar k a l b u r l a su tama misali Sisifos tarafndan sonsuza k a d a r t e k r a r edilecektir. Camus'ye gre hikye k a h r a m a n n n beyh u d e abalar anlamsz bir dnyann yaanmas keyfiyeti ile ayndr. F a k a t Camus, insann b u d u r u m u i d r k e t m e hareketinin, onu b u ac vaziyetinin s t n e karabileceini s a v u n u r : Beni b u d n ve m u v a k k a t dinleni esnasnda Sisifos ilgilendirmektedir ( ). B u a d a m n s o n u n u hi de tanyamayaca bir ikenceye d o r u ar ve eit admlarla iniini grmekteyim. Bu saat, m u t s u z l u u k a d a r kesin bir soluk olan b u saat, i d r k saatidir. Tepeleri b r a k p , t a n r l a r n kulbelerine d o r u yolland b u anlarn her b i r i n d e k a d e r i n d e n dah a s t n d r , kayasndan d a h a kuvvetlidir. Bu efsane ayet trajikse, b u k a h r a m a n n i d r k sahibi olmasndandr. Sisifos, tanrlar iisi, gsz ve b a k a l d r m , acnacak hlinin b t n boyutlarn bilmektedir, inerken b u n u d n m e k t e d i r . kencesine sebep tekil etmesi gereken basireti ayn z a m a n d a zaferini ortaya koyuyor. K m s e m e k l e alt edilmeyecek hibir aln yazs yokt u r C ' ) . Demek oluyor ki, C a m u s , dnya ve hayat n e k a d a r b o olursa olsun, insann idrki ile b u d u r u m u aabileceini savunuyor. Yeni y a a m a k t a olan lemin samah ve temelsizlii insan bir yerde etkilememekte, o yine sbjektif gerekliin deer ve s t n l n k a b u l e t m e k t e d i r . J. P . S a r t r e ise ada olan b u yaz a r d a n d a h a k a r a m s a r d r . Bu da kendisinin b i r filo(71) Albert Camus, Mythe de Sysyphe, S. 163

84

zof o l m a s n d a n ileri gelmekte, m t e a l bir varh k a b u l etmedii ve fenomenal sahay da izah edemediinden, sbjektiviteyi temellendirememekte, o n u n d a kontenjan h a t t s a m a olduu g r n e s a p l a n m a k t a d r . Ona gre idrk etmesi gereken insan da, ancak kontenjanlkla izah edilebilmektedir. n s a n varlnn kontenjanl, bir b a k a m a ' n d a d a h a sz k o n u s u d u r , zira her ne k a d a r sbjektif bir veheye sahip ise de, vcdu, yani m a d d cephesiyle insan bir kendisinde varlk (l'etre en soi) d u r u m u n dadr. Bylece de, b t n kendisinde varlklar (les etres en soi) gibi o da, sebepsiz ve s a m a olmaya m a h k m d u r : Vcd kontenjanlmn z o r u n l u l u u n u n ald k o n t e n j a n ekildir ( ^ 2 ) o n u n iin insan kendi varh k a r s n d a tedirgindir. Roger Verneaux, bu h u s u s t a unlar sylemektedir: Kendi k a b a ve dorulanamyan v a r o l u u n u alglamak; b u da bulantdr ve meneindeki kontenjanlk hissi insana devaml musallat olur ( ^ 3 ) Bu d u r u m bir kere anlaldnda artk hib i r eyin nemi k a l m a m t r ; yaandka hibir ey olmaz. Dekorlar deiir, insanlar girerler karlar, ite bu k a d a r . Hibir z a m a n bir balang olmaz. Gnler gnlere dzensiz ve ma'nszca eklenir, bu bitmez tkenmez ve m o n o t o n bir t o p l a m a d r C"). n s a n varl, bir kendisinde varlk olarak da, hibir m a ' n y a sahip deildir. Bylece sun'ilik (facticite) yani oradaki varlkmzn (etre l) onulmaz kontenjanl, gayesiz ve sebepsiz v a r o l u u m u z o r t a y a kar (^^). nsann b u gerekle k a r l a m a s , kendini hibir s u r e t t e hakl (72) (73) (74) (75) J. P. Sartre. L-Etre ct le Neant, S. 371 Roger Verneaux, Leons Sur L'Existentialismc, S. 110 J. P. Sartre, La N a u s s e , S. 61 J. P. Sartre, Situations I, S. 154

85

k a r a m y o r olmas, o n u n kendi varl k a r s n d a da bulantya kaplmasna sebep olacaktr. Bulant ite, u u r u n kendi kontenj anln ve kendi yapma varolu u n u y a a y a r a k anlamasdr C^*). Dnya varl gibi kendi hayatnn da hibir gerei, gayesi yoktur. Beyhdelik kendi faaliyetleri iinde sz k o n u s u d u r . Olmas ile o l m a m a s a r a s n d a hibir fark y o k t u r . Tek bir ey vardr : k o n t e n j a n h k . Bu d u r u m u kabul etmeyip, hayat ciddiye almak, ilenecek olan en b y k sutur. J. P. S a r t r e , b u ciddiye a l m a d u r u m u n u n m u t s u z l u k ve hayal krklklarmzn beUi bal sebebi olduu grndedir. H a t t dne kar ald tavr bir b a k m a onun insana, hayatn ciddiye aldrc tabiatinden olsa gerektir. Ayn z a m a n d a bir rom a n c olan filozofumuz, eserlerinde, kendilerini ciddiye alan insanlarla alay eder ve onlar iin alak (lche) mendebur (salaud) gibi sfatlar kullanr : ... Varolularnn bounaln ve o n u n t a m hrriyetini kendilerinden s a k l a m a y a alanlar iin h k m l e r verebilirim. Bazlar ciddiyet vehmiyle veya d e t e r m i n i s t oyunlarla, t a m hrriyetlerini kendilerinden saklarlar, onlar korkak (lche) diye isimlendireceim! dierleri, insann yer yznde belirmesi t a m bir kontenjanlk olduu hlde, varolularnn z a r u r i olduunu gstermeye alanlardr, b u n l a r a d a m e n d e b u r (salaud) diyeceim (^0. B t n b u n l a r d a n S a r t r e felsefesinde, ateizmin ortaya koyduu bir hususiyet olarak her eyin samala m a h k m edilmi olaca h k m n kartyoruz. Dnya ve onunla al-veri hlindeki insan, ikisi de h e r

(76) J. P. Sartre. L'Etre et le Neant, S. 394 (77) J. P. Sartre, 'Existentialisme est un H u m a n i s m e , S. 84-85

86

t r l zorunluluktan ve gayeden uzak t a m a m e n ma'nsz b i r e r ym halindedirler. n s a n ekzistans ite b u gereksizlik, b u kontenj anlk karsnda bir dehete dme hli, yani bulant hissiyle belirlenmektedir. Dncem, b e n i m : te b u n u n iin kendimi d u r d u r a m a m . Varm, nk d n y o r u m . . . ve kendimi d n m e k ten alkoyamam. u a n d a bile bu k o r k u n bir ey ayet var isem v a r o l m a k t a n dehete d t m iindir. Benim, kendimi ona d o r u ynelmekte o l d u u m yokl u k t a n eken b e n i m : v a r o l m a k nefreti, irenlii, bunlarn hepsi kendimi varedebilme, ekzistansn iine dalabilme durumlardr. Roger Verneaux, S a r t r e ' d a insann lmyle de bir kendisinde varlk (l'etre en soi) olduunu ve ekzist a n s n tabi bir neticesi olan b u d u r u m u y l a da, o n u n yeniden kendine ait bir dier samalkla karlatn ifde eder : Nihayet insan, sun'iliin (la facticite) ve samaln zaferi olan l m ile de bir ey hline ircaa edilmitir (^s). lm hibir a n l a m ifde etmez : Dom u olduumuz s a m a ve leceimiz samadr C^). lm, sadece kendi iinde bir samalk o l a r a k kalmaz, ayn z a m a n d a hayatn akna d a herhangi b i r a n l a m kazandrc deildir. B u n a gre ne kendi mevcudiyetine gerekli bir sebep, ne de d n y a hayatna b i r zh bulamayan tedirgin insann b u n l a r d a n bir k u r t u l u h a r e k e t i olarak lm semesinde de, b i r sebep y o k t u r . n t i h a r , herhangi bir k u r t u l u aresi getirmeyecektir. H a y a t t a ne kazanlm, ne de kaybedilmi herhangi bir ey yoktur, lm de b u n u n s o n u c u n d a m s b e t veya menf hib i r ey getirmez. S a m a d a n k u r t u l u y o k t u r : Herhan-

(78) Roger Verneaux, Leons S u r L'Existentialisme, S. 11 (79) J. P. Sartre, L'Etre et le Neant, S. 631

87

gi bir haytn hikyesi bir baarszln hikyesidir ('). J. P, S a r t r e , Altona M a h k m l a r adl eserinde F r a n t z ' a aym fikri u ekilde syletecektir : Bo bir gn altnda m e y d a n a kan b i r hayt, gln b i r eydir. Bu... hibir a n l a m ifde etmiyor... t e s o n u . Ben b i r bulut u n glgesiyim; sanak hlinde yaan b i r y a m u r u m , gne de yaam o l d u u m yeri aydnlatacak gerisi vz gelir b a n a : kazanan kaybediyor (^'l. Demek oluyor ki, S a r t r e Felsefesinin insan, Tanr'y o r t a d a n kaldrmakla, b i r bykle eriememi, aksine kendini ve dnyay kesinlikle temellendiremeyerek, ekzistansm hayat k a r s n d a bir tedirginlik olarak belirlemek mecburiyetinde kalmtr. Byle bir felsefe, Roger Verneaux'un d a ifde ettii gibi t a m bir sama felsefesidir. Bu d u r u m , ne k a d a r ustaca ve salam bir t a r z d a ekillendirmi olursa olsun, sadece samaln bir sistem hline erimesine k a t k d a b u l u n m u t u r

(SO) J, P. Sartre, L'Etre el le Neant, S. 561 (81) J.- P. Sartre. Altona Mahkmlar, S. 218 (82) R o g e r Verneaux, Leons Sur L'xistentialisne, S. 126

88

DRDNC

BLM

AHLK J. P. Sartre'n felsef eserlerini disiplinlere gre snflandracak olursak, o n u n b u s a h a d a yazdklarnn d a h a ziyde bilgi teorisi ve ontolojiyi ilgilendirdiini grrz. H a l b u k i gerek dncesinin a n a hatlar i'tibr ile m c e r r e t olandan kamas, gerekse h a r e k e t noktas o l a r a k y a a m a k t a , tecrbe e t m e k t e olan insan, yani ekzistans ele almas, ister istemez bizi dncesinin bt n ierisinde bir ahlk nazariyesi a r a m a y a sevk ediyor. Zr faaliyetler ve eitli olaylar k a r s n d a davranlaryla kendini belirleyecek olan fert, hangi ahlk prensipleri kendisine d s t r olarak benimseyecektir? Mes'oliyetini kimin veya neyin n n d e hissetme d u r u m u n d a olacaktr? ahsiyetine temel tekil edecek olan deerleri nasl ve nereden b u l a c a k t r ? E s a s e n J. P. S a r t r e , dncesinin u m m vehesi ierisinde b i r ahlk nazariyesinin b u l u n m a s gerektiinin farknda gr n m e k t e ve bu fikri Varlk ve Yokluk adl eserinin son paragrafnda, Ontoloji -kendi b a n a ahlk hkmler formle edemez. O sadece varlk ile megul olur ve gsterdii eylerden b i r t a k m b u y r u k l a r (impsratif) k a r m a k m m k n deildir. B u n a ramen, (ontoloji) va ziyet hlindeki insan gerei (la realite h u m a i n e en situation) k a r s n d a mes'liyetlerin elde edecek bir et89

hiin ne olacam sezme inkn verir (') diyor. S a r t r e sz k o n u s u eserini Ahlk problemlerine hasredeceini syledii bir kitabn haberini vererek bitirir (^). Bu kitap, hi yazlamamtr , km deildir. F a k a t biz, genel ontolojik speklasyonlarnn nda, gerekse mellifin r o m a n tiyatro gibi, felsefesini d a h a geni bir halk kitlesine d u y u r m a k amacyla yaynlad, edeb r n lerine b a k a r a k bu h u s u s t a fikir edinebileceimiz kanaatindeyiz. Ahlk nazariyesinin ontolojik temellendirmeler zerinde m t a l a edilmesi nemli bir h u s u s t u r ; hele ontoloji merkez varlk sahas olarak insan ekzistansn kabul ediyor ise, Sertillanges'n da son derece hakl olarak belirttii gibi her ahlk insann, iinde bulunduu varlk d u r u m u n u n ^zarur kld hllerinin nasl olmas icbettiini gsteren ilimdir C^). J. P. S a r t r e , ontolojisinde insanolunun varoludan nce bir z ve tanmla belirlenmediini syleyerek ideal bir insan tasvirini kesinlikle r e d d e t m i b u l u n m a k t a d r . B u n a gre ahlk gr de, klsik ahlk nazariyelerinde rastladmz ideal bir insan tipini reddedecektir. Aksine hibir m c e r r e t k a v r a m n yer bulamayaca b u felsefede, her insan kendi yapma hareketiyle b a b a a b r a k l m a k t a ve t a m bir ta'yn edilmemilik d u r u m u iinde hr seim gcnn ortaya koyaca, objektif ve niversel herhangi bir kritere bal olmayan deerlere ynelecektir. Mes'eleyi bu deerler asndan ele almad a n nce t a m bir bamszlk ve kaytszlk olarak vasflandrlan ve hr seim faaliyetine temel tek

(1) J. P. Sartre, L'Etre et le Neant, S. 720 (2) A3-n eser. S, 722 (3) A. D. SertiUanges : Grandes Theses, S. 216

90

e d e n h r r i y e t kavramn mektedir.

tahlile tbi

tutmak

gerek

J. P . S a r t r e ' d a hrriyet k a v r a m n n o r t a y a k o n u n yaradl nazariyesi h a k k n d a k i menf deerlendirmeleri ile y a k n d a n alkal grlmektedir. nsann y a r a t l m a m olduu ve ekzistansmn bir zle belirlenemeyecei fikri, b u n d a n nceki b l m l e r d e de grd m z gibi, insan gerekliini bir varlk b t n olarak m t a l a etmemize m n i tekil etmektedir. Mademki T a n r yoktur, o halde insan y a r a t l m a m ve varoluund a n nce herhangi bir ekilde ta'yn e d m e m i t i r , o n d a v a r o l u zden nce gelir ve kendini tanmlayabilmesi d n y a plnnda bir faaliyet neticesinde olabilecektir (''). B u n a gre bir varlktan deil, bir yapma hareketind e n sz edebiliriz -. Varlk y a p m a y a ircaa edilmektedir; ( 5 ) insan gereklii b i r faaliyettir (action) bu da t a b u , bir faaliyetin belirlenmesinin de yine bir faaliyet (erevesinde) olduuna dellet eder... Fiilin varolu u o n u n bamsz olmasn gerektirir ( ' ) . J. P . S a r t r e bu son ifdeyle, ahsn kendini iinde tanmlayabildii faaliyetler b t n n n , b u faaliyetlerin kendilerinden nce h a t t y a a n m a k t a olunan dnyann tesinde, hibir ekilde ta'yn edilmemi olduunu izaha almaktadr. Fiil (acte) bir kastla (incention) ta'rf edmelidir, ne ekilde deerlendirirsek deerlendirelim, b u kast, veri ( d o n n e ) n i n elde edilecek neticeye doru almasnd a n b a k a bir ey deildir (^). Kast m e f h u m u n u n fiili t a m m l a m a s ve belirlemesi keyfiyeti bu fiilin kendi dnda herhangi bir ekilde ele alnamayacan anlatma(4) (5) (6) (7) J. J. J. J. P. P. P. P. Sartre, Sartre, Sartre, Sartre, L'Existentialisme est L'Etre et Je Neant, S. L'Etre et le Neant, S. L'Etre et le Neant, S. un H u m a n i s m e , S. 21 555 556 556

91

s b a k m n d a n byk bir nem tar. Kendini bir fiil d u r u n u n d a ortaya koyacak olan ekzistans, b u fiilden nce hibir ekilde varlk olarak kendini gsteremediine ve kendi dnda herhangi bir eyde de temelini bulamadna gre, iinde b u l u n d u u faaliyetin t a m bir bamszlk hli olarak m t a l a edilmesi g e r e k m e k t e d i r . Yani ekzistans z boluunun ortaya koyduu bir hrriyet; b u hrriyetin bnyesinde kendini gsterebildii fiil, bir k a s t h h k (intentionnalite) olarak ta'rf edilen h r seim h a r e k e t i d i r . Demek oluyor ki, ekzistans iin hrriyet, insan tabiatna bal bir hususiyet deil, b u tabiatn ta kendisidir. Sbjektif pln bir yokluk olarak ta'rf edildiinden hrriyet de b u yoklukun giderilmesi hareketi olar a k belirmektedir. H r r i y e t d e t a varln seimi dir, ( 3 ) fakat her ne k a d a r p a r a d o k s a l g r n r s e gr n s n temelini yoklukta bulan bir seimdir ve bir yerde m u t l a k bir hrriyet gibi grnse de, kendisinden b a k a hibir eye dayanmad iin snrl bir hrriyettir : kendisi ile snrlandrlmtr. Bu d u r u m u Max Mller, yle ifade eder : Sartre'da, h r r i y e t ne k a d a r m u t l a k ve yaratc olursa olsun yine snrl kalmaktadr. Bu nasldr? Mutlak, kkl bir bamszlk ma'ns m d a ele alndndan, h r r i y e t kendisinden b a k a hibir yerde m e y d a n a kamaz ( ' ) . B u n a gre Sartre'n kendisinin de syledii gibi, nsann gereklii istedii gibi kendisini seebihr, fakat sememeyi seemez ('). Sbjektivite bir varlk olmadndan kendini devaml semek mecburiyetinde kalmtr. Bu seme i n s a n d a te-

(8) Ayn eser, S. 558 (9) Max Mller, Crise de la Metaphysique, S. 52 (10) J. P. Sartre, L E t r e et le Neant, S. 558

92

mel olandr, deta, yoklukta, o n u n varlk d u r u m u n u ortaya kartr. Bylelikle de insan h r olmaya mahk m edilmitir ( " ) . B a n a seme imknn b a h e d e n hrriyetin kendisi h r bir ekilde seilmemitir. Aslnda biz seen bir hrriyetiz, fakat h r olmay sememekteyiz. H r r i y e t e m a h k m edilmiiz, y u k a r d a sylediimiz gibi hrriyet iine atlm, Heidegger'in belirttii gibi terkedilmiiz (delaisses) ve grld gibi bu terkedilmiliin m e n e , hrriyetin v a r o l u u n d a n b a k a hibir ey deildir C^). Bu d u r u m a d a y a n a r a k seme hareketinin de S a r t r e dncesinde b t n varolanlar gibi s a m a bir veheye sahip olduu g r n o r t a y a atabiliriz bu seim s a m a d r , bu, sebepsiz olduu iin deil, s e m e m e imknnn b u l u n m a y n d a n d r C^). F a k a t insan sadece kendisi ile var deildir, mnsebet hlinde b u l u n d u u bir d d n y a ve kendini ona izafi olarak ortaya koyduu deerlendirilmesi gereken bir lem vardr ve ekzistans belirleyen faaliyet (action) ite bu lem iinde bir faaliyettir. Bir yerde bu d dnya, fiillerimiz iin bir d e t e r m i n a s y o n u n s u r u en aznd a n hrriyetimiz iin bir snr deil midir? Eer h r r i y e t y u k a r d a kendisine verdiimiz a n l a m d a muhafaza edm e k isteniyorsa, u m m i m a n d a hayat nasl deerlendirilecektir? J. P. S a r t r e , hayatn deerlendirilmesinin, ekzistansn dnda ve o n d a n nce h e r h a n g i b i r o b j e k tif dzenin arayp b u l u n m a s ile deil de, bu ekzistansn h r seim faaliyetinin ve bamszlnn d n y a plnna yansmas ile olacan ifde e t m e k ister : Kast gayenin (la fin) seimi d e m e k o l d u u n d a n ve d n y a

(11) J. P. Sartre, L'Existentialisme est u n H u m a n i s m e (12) J. P. Sartre, L'Etre et le Neant, S. 565 (13) J. P. Sartre, L'Etre et le Neant, S. 559

93

bizim davramlarmz erevesinde o r t a y a ktndan (se revelant), dnyay aa v u r a n (qui r^vele) gayenin kastl seimidir (choix intentionnel) ve dnya u veya b u ekilde ( u veya b u dzende) seilen gayeye gre (selon la fin choisie) kendini aa vurur i^'*). Bu son cmle iinde b u l u n d u u m d u r u m (situation) ne olursa olsun ona bir a n l a m verenin b e n o l d u u m u izaha almaktadr. eyler b e n i m onlara kazandrdm deerlerle b e n i m iin v a r o l m a k t a , b e n i m hr projelerim dhilinde yerlerini a l m a k t a d r l a r . Roger Verneaux, Sartre'n b u g r n dnya b e n naslsam o ekildedir ve fakat karlnda da b e n kendimi nasl yapyorsam, o ekildeyim ('=) demekle ifadelendirir. Varlktaki objektif dzenin hie saylmas, S a r t r e felsefesindeki ateist dncenin neticesi o l a r a k ele alnabilir. n s a n hrriyetinin, dnyaya a n l a m k a z a n d r a n tek u n s u r olmas keyfiyeti, ekzistanstan nce varl dnlebilecek bir objektiflie ve onu o r a y a koyan b i r yaratc k a v r a m n a b a k a l d r m a d a n b a k a bir ey deildir. Sinekler adl piyeste, J p i t e r , eserin k a h r a m a n olan Oreste'e lemdeki dzeni gstermeye alr : Bak, (hi a r p m a d a n ) dzenle yrngelerini izen u gezegenlere bak... H e r birinin yolunu adalete uygun b i r ekilde b e n ayarladm. Krelerin ahengini her yldzn katld u m u a z z a m , ilhiyi dinle ('*). Oreste ise b u dzene hibir alka d u y m a m a k t a d r , hayat planndaki davranlarnn zn byle yaratlm ve T a n r tarafnd a n sebep ve m a n bahedilmi bir dzene srt evirm e k tekil edecektir. Kendisinden b a k a hibir ey ona.

(14) J. P. Sartre, L'Etre et le Neant, S. 557 (15) Roger V e m e a u x , Leons sur L'Existentialisme, S. 117 (16) J. P. Sartre, Les M o u c h e s , III. Sahne, 3. B l m , S. 9 8 - 9 9

94

t a b i a t a a n l a m k a z a n d r m a d a m d h a l e edemez: sterse gksn t o p r a k , v a r s n kayalar yuvarlanp kapasn yolumu, varsn getiim yerde k u r u s u n bitkiler.... Sen t a n r l a r n ahsn J p i t e r , talarn yldzlarn kral, deniz dalgalarnn kralsn a m a , insanlarn deil V). Dem e k oluyor ki, Sinekler adl eserinde S a r t r e , bir Tanr ve o n u n k u r d u u dzen olsa bile, insann onlar dikkate a l m a m a s icb ettii fikrini savunur, zr Tanr ve yaratllk (creationisme) m u t l a k olmas gereken h r r i y e t iin b i r e r tehlikedir. F a k a t ontolojik temellend i r m e l e r d e de g r d m z gibi, filozof Allah fikrine kesinlikle yer v e r m e m e k t e , b u n a bal o l a r a k da, lem de varolduu dnlen dzenin aslnda t a m a m e n sam a olduunu sylemektedir. Bu n o k t a d a S a r t r e ' n hrriyet m e f h u m u , b u s a m a dzenin reddi d e m e k olacak ve insan bir terkedilmilik (delaissement) iinde her t r l mes'liyeti kendi zerine alacaktr. S a r t r e felsefesinin zerinde en fazla d u r d u u ey, i n s a m n kendi mes'liyetini b u l m a s imknn ona vermeye almaktr ve Tanr fikrinin reddi ite bu temel gr erevesinde b i r sebep kazanmaktadr: ... Zr, biz kesinhkle sadece insanlarn b u l u n d u u b i r p l n d a yer almaktayz. Dostoyevski T a n r mevcud deil ise, h e r eye cevaz v a r d r diye yazmt. Bu ekzistansializmin h a r e k e t n o k t a s d r . Aslnda T a n r yoksa her ey serbesttir ve b u n u n bir neticesi o l a r a k da, insan terk edilmi (delaisse)dir, n k ne kendisinde ne de kendi dnda balanacak bir i m k n bulamamaktadr ( ' 8 ) . Hibir ey o n u n d a v r a n l a r n d a bir p r e n s i p veya yol gsterici d u r u m u n d a olamaz. H a y a t t a , nce-

(17) J. P. Sartre, Les Mouches, IIL Sahne, 3. B l m , S. 99 (18) J. P. Sartre, L'Existentialisme est un H u m a n i s m e , S. 36

95

den belirlenmi yaplmas veya yaplmamas gereken hibir ey yoktur. Bu mes'liyet d a r d a n bir ey kabul e t m e a n l a m n a gelmez : O hrriyetimizin neticelerinin basit ve m a n t k bir h a k iddiasdr. B a m a gelen b e n i m t a r a f m d a n gelir ve ( o n u n k a r s n d a ) ne mteessir olabilir, ne isyan, ne de tevekkl gsterebilirim. Zaten, b a m a gelen her ey b a n a aittir, (est m i e n ) ( " ) . B u ifdelerden de anlalaca gibi, Tanr'nn yokluun u n d o u r d u u t a m hrriyet, S a r t r e da, insann davranlarna bir ba-boluk m e y d a n a getirmi, hareketler e istikamet verecek herhangi bir d sebep veya onlar dorulayacak herhangi bir meyyide, ateizmin tabii b i r icb olarak reddedildiinden fert b t n arl kendi o m u z l a r n a yklenmi ve bir yalnzlk iine d e t a itmitir. Her ey, sanki ben s o r u m l u olmaya m e c b u r klnmm gibi cereyan eder. H a y a t iinde terkedilmi o l m a m , su s t n d e k i t a h t a paras gibi, d m a n c a b i r d n y a d a kimsesiz ve pasif k a l m a m m a n s n a deil, kendimi b i r d e n yalnz ve yardmsz h i s s e t m e m , s o r u m l u l u k l a r d a n k a m a isteimden bile s o r u m l u olduumd a n bir an bile b u mesuliyetten k o p a m a d a n , b t n yk m l l n tadm bir dnyaya b a l a n m o l m a m a n l a m n a gelir. K e n d i m i pasif hale g e t i r m e m , eyler ve insanlarla alkal faaliyetleri r e d d e t m e m , bir yerde yine kendimi s e m e m demektir ve intihar, dierleri gibi b i r d n y a d a olma biimidir (^o). Demek oluyor ki, b t n b u y u k a r d a aklamaya altmz grler istikametinde, hrriyet herhangi bir d sebep, kaide veya deerler b t n y l e snrlandrlmad gibi, bizzat kendisi b u kaide ve deerlerin te-

(19) J. P. Sartre, L'Etre et le Neant, S. 639 (20) J. P. Sartre, L'Etre el le Neant, S. 641

96

melinde b u l u n m a k t a d r (^'). nsann bu terkedilmi oluu, b t n s o r u m l u l u u kendi zerine al, onu bir yerde kendi deerlerini kendi y a p m a mecburiyetine sr k l e m e k t e d i r . Bu d u r u m d a , nasl insan hi olmaya m a h k m edilmise, yine ayn ekilde deerlerini tek bana semeye zorlanm o l m a k t a d r . H e r k e s , kendi deerlerini kendisi icd e t m e k t e ve bu deerler yalnz onu iin bir m n t a m a k t a d r . Hrriyet, deer iin tek kaynaktr (22). M a d e m ki deerler kiinin h r seiminin bir neticesi o l a r a k ortaya k m a k t a d r . O halde bu deerlerin sistematik bir b t n olan ahlk d a o kiiye gre deien bir hususiyet tayacaktr. J. P. S a r t r e , Ekzistansializm bir manizmdir, adl eserinin bir yerinde, h r seime bal deerlerin ciddiyetten u z a k olduunu ifde edenlere cevaben yle syler : Bunun byle oluuna b e n de ok kzgnm, fakat Tanr'y (Dieu le P e r e ) o r t a d a n kaldrdma gre, deerleri icd e t m e k iin birine ihtiya vardr .Gerekleri olduklar gibi kabul e t m e k lzm. te y a n d a n , deerleri kendimiz icd ettiimizi sylemek sadece u dem e k t i r : H a y a t (a p r i o r i ) hibir m a n y a sahip deildir. Hayat y a a m a m z d a n nce o hibir ey deildir. Ona bir m a n atfetmek sizin iinizdir ve deer sizin setiinizden b a k a bir ey deildir (^s). Temelde h r seim h a r e k e t i ve o n u n zarur kld h r r i y e t olduuna gre, seilen deerler a r a s n d a hibir hiyerari b u l u n a m a z . nemli olan seimin en h r bir ekilde yaplm olmasdr. Buna gre; yalnz b a n a bir yerde s a r h o olmak-

(21) J. P. Sartre, L'Existentialisme est un H u m a n i s m e , S. 82 (22) J. P, Sarirc, L'Etre et Ic Neant, S. 721 (23) J. P. Sartre, L'Exlstentialisme est un H u m a n i s m e , S. 89

97

la b e e r

kitlelerini idare etmek

arasnda fark yok-

tur (^''). Bu deerlerin kiilere izafi ve tamamiyle brriyet zerine k u r u l m u olmalar keyfiyeti, Sartre'a gre Tanr'nn yokluu fikrinin tabii bir neticesidir. Bylece fozof T a n r mevcut deilse, ferdin davranlarna te'sir etmesi gereken a priori ve mutlak hibir deerin olamayacan da belirtmektedir. Bir taraftan Tanr'nn olmad.m sylerken, dier taraftan baz a p r i o r i deerlerin mevcut olacan ifade etmek, S a r t r e ' a gre bir tenakuz d u r u m u d u r . B u n u n iin de Ekzistansialist Ahlk, Lik Ahlk'a ve R a d i k a l i z m e kar kar nk b u a h l k l a r d a her ne k a d a r ateist bir gr sz konusu ise de deerler kiinin h r seimine n a z a r a n akmlklarn k o r u m a k t a d r l a r : 1880 ylar civarnda, Fransz Profesrler, bir lik ahlk meydana getirmeyi denediklerinde aa yukar unlar sylediler : Tanr, lz u m s u z ve pahal bir faraziyedir, onu o r t a d a n kaldryoruz. F a k a t b u n u n l a b e r a b e r bir ahlkn ve k a n u n l a r a riayet eden bir dnyann olabilmesi iin baz deerlerin ciddiye alnmas ve a p r i o r i olarak mevcut telkki edmeleri zorunludur ( ) Bylece, Tanr mevcut olm a s a bile bu deerlerin, metafizik bir ge kaydedilm i olarak sz k o n u s u edilebilir olduunu gsterecek k k bir a h m a yapacaz (^s). S a r t r e ayn hataya Tanr o l m a s a bile, hibir ey deimeyecektir (2*) diyen radikalizmin de d t n syler. H a l b u k i inkarc ekzistansialistler iin, deerlerin a priori olularn muhafazalar, sadece Tanr var ise i m k n dahilindedir.

(24) J. P. Sartre, L'Etre ct le Neant, S. 721 (25) J. P. Sartre, L'Existentialisme est un H u m a n i s m e , S. 34-35 (26) J. P. Sartre, Ayn Eser S. 35

98

Eer O yoksa onunla b e r a b e r b t n akn deerler de kmek mecburiyetindedirler. B u n a gre temel ya Tanr olmaldr ya d a h r bir seimle nitelendirilen kiinin kendisi. Madem ki T a n r mevcut deildir o halde arlk kiinin omuzlarna yklenmektedir. Ekzistansialist, lik ahlklarn ve radikallerin aksine, Tanr'nn varolm a m a s n n hi de ho olmadn d n r , nk onunla birlikte metafizik bir ge kaydedilmi deerler bulm a imkn da o r t a d a n yok o l m a k t a d r ; artk a priori iyilik olamaz, zr onu dnecek sonsuz ve m k e m m e l bir u u r yoktur, hibir yerde iyiliin mevcut olduu, dr s t o l m a k ve yalan sylememek gerektii yazlmamtr ( 2 ' ) . Filozofun t a n n m bir eserinin C^) isminden de anlalaca gibi, S a r t r e ekzistansiyalizmi, ahlk gr sz k o n u s u olduunda, m a n i s t bir vehe tar ve b u m a n i z m a dierlerinden farkl bir m a n y a sahiptir. Ter i m d e n anlalan klsik anlam, insann deerler btn n n merkezini tekil etmesi ve ideal bir insan tipinin b t n insanlar tarafndan gerekletirilmeye allmasdr. D n r e gre b u m a n i z m a insan gaye ve en yksek deer olarak kabul eden nazariyedir ( 2 ' ) . F a k a t ekzistansialist m a n i z m a , objektif ve ideal bir insan fikrini ihtiva eden bu gr reddetmekte onu s a m a olmakla s u l a m a k t a d r . S a r t r e ' a gre hakiki m a n i z m a insan kendine hapsetmeyen ve ona kendini a m a imkn veren, o n u n belli kalplarla tarif edilmesine kar kan bir anlay t a m a k t a d r . Ancak byle bir anlay, h r seim hareketinin i n s a n d a t a m olar a k muhafaza edilmesine i m k n verecektir: maniz(27) J. P. Sartre : L'Existenalisne est un H u m a n i s m e , S. 36 (28) J. P. Sartre : L'Existentialisme est un H u m a n i s m e (29) Ayn: eser, S. 90

99

m a ( d r ) nk insana kendisinden b a k a k a n u n koyucu olmadn ve terkedilmilik iinde, kendisi hakknda tek k a r a r verici olduunu hatrlatyoruz ve nk, kendisine d n e r e k deil, fakat kendi dnda, d a i m a b i r birleme, bir ahs gerekleme d e m e k olan gaye arayarak, insann insana yakr bir ekilde kendisini ortaya koyacam gsteriyoruz (^). F a k a t b t n bir deerler sisteminin h r r i y e t mefh u m u zerinde temellendirmesi ve hrriyetin bizzat kendisinin ynelinmekte olan tek gaye haline getirilmesi, S a r t r e Felsefesi'ni bir nihizm d u r u m u n a dntrm e k t e deil midir? Yukarda, hrriyetin insan tabiatn m e y d a n a kartan yegne unsur, seme gcnn de gaye ve deer belirleyen tek sebep olduunu sylemitik. B a k a hibir sebep ve temel b u l u n m a d n a gre, bu, her eyin temelinde yer almas d n l e n hrriyetin kendisinin temelsiz olduunu gsterir. O k a d a r ki, sbjektif insann saf bir h r r i y e t hlinde dnlmesi, bu hrriyetin kendisi dnda hibir ey ile izah edilemez olduu fikrine bizi gtrecektir. Hibir ey bu hrriyeti gerektirmi veya o n u hakl k m deildir. n s a n ise hrriyeti semi deil, o n a m a h k m edilmitir. Bu d u r u m d a S a r t r e , ontolojik temellendirmeleri srasnda gstermi olduu sbjektivitenin yokluu fikrine b i r d e f a d a h a saplanp k a l m a k t a , ekzistans bu yolduk vaziyetinden karabilecek tek imkn olan hrriyeti de ayn derecede t e m e l l e n d i r e m e m e k t e d i r . Max Mller, S a r t r e ' d a hrriyetin kendisi iin varlkn zn tekil etm.esi b a k m n d a n , aslnda o n u n varln yokluu (neant de l'etre), her trl sabitliin bizzat kendi yokluuna d o r u terki olduunu ( 3 ' ) syler. D n r b u
(30) J. P. Sartre, L'Exislentialisme est u n H u m a n i s m e , S. 9 3 - 9 4 (31) Max Mller, Crise de la Metaphysique, S. 33

100

son ifade ile byle bir hrriyetin kkl bir yokluk olduunu izah etmek istemitir. Demek oluyor ki h r r i y e t sadece kendisi ile s m r l a n d n i m ve kendinden b a k a hibir temele o t u r m a m ise b u d u r u m u n bir icab olar a k nihilizim fikrini de b e r a b e r i n d e getirmektedir. S a r t r e ' n ateist bak as, kanaatimizce burada en m h i m rol o y n a m a k t a , kendisi iin varlk sah a s n d a olduu gibi, b u sahann, bir kendini ortaya k a r m a d u r u m u olan h r r i y e t h a r e k e t i n d e de. T a n r ' nn olmay fikri, b t n bir ekzistansiyel sahay yoklukla perinlemektedir. M a d e m ki hrriyet izah edilem e m e k t e d i r , b u n a gre temellendirilmemi bir hrriyetin merkezi rol oynayaca, deerlerin seimi faaliyeti de ayn derecede sama ve anlamsz olmaya m a h k m d u r . Hibir ahlk n o r m ve itimi bask bu seimde rol oynayamayaca gibi, rasyonel bir sebeplilik de sz k o n u s u edilemez. K a r a r vermek, sebepleri deerlendirm e k deil, iinden nasl geliyor ise onu semiCk demektir. te b u temellendirilmemi bir h r r i y e t erevesinde seme ve her eyin mes'liyetini kendi zerine alma insan bir sknt (angoisse) hline sevkedecektir. Bu, insann tam ve derin mes'liyet hissinden kurtulamayacann ( 3 2 ) ifadesidir. Kendilerine baml kalarak d a v r a n l a r m a yn v e r m e m icp eden akn deerler olmadna gre, b t n b u n l a r b e n i m yaratmam gerekmektedir. Ve fiillerimden dolay ne bir m k f a t ne de bir ceza hak edemeyecek k a d a r terkedilmi olduumdan, b t n bu h r r i y e t i m gayesiz ve anlamszdr. Dem e k ki, S a r t r e ' d a sknt h e m hrriyete m a h k m i y e t i n , h e m de s a m a bir hayat iinde terkedilmi olmann
(32) J. P. Sartre, L'Existentialisme est un H u m a n i s m e , S. 2S

101

d o u r d u u bir olaydr. Tabiatyla b u n u n k k n d e , kendimi akn bir varlk k a r s n d a temellendirememi olm a m y a t m a k t a d r : te bylece, kendisi iin kendini sknt iinde, yani ne kendinin ne de bakasnn, ne de dnyay tekil eden kendisinde varlklarn temeli olmayan, fakat hem kendisindeki, h e m de kendi dnd a her yerdeki varlk h a k k n d a k a r a r vermeye m e c b u r klnm bir varlk olarak bulur i^^). Bu, insann Tanrsz bir d n y a d a terkedilmi olmasnn d o u r d u u bir h u z u r s u z l u k t u r . Prof. Dr. Necati n e r ' i n ifadesiyleinsan, akn ve m u t l a k olan b a k a ifade ile Allah'a ve o n u n kaytlayclma i n a n m a y n m skntsn ekmektedir i^'). Kendisi iinin yoklukla tarif edilii hrriyetin temelsizlii, t a m a m e n bamsz b i r h r seim faaliyetine m a h k m edilmi olmann d o u r d u u huzursuzluk, S a r t r e felsefesinde insann dur u m u h a k k n d a bizim bir neticeye v a r m a m z a i m k n v e r m e k t e d i r . B u n a gre S a r t r e , Nietzsche ve Marx, Ateizminde grld gibi, T a n r ' d a n boalan yere insan k o y a m a m a k t a onu ne u u r ne de h r r i y e t olarak temellendiremeyerek bir eksik varlk h k m ile terketm e k t e d i r . Ignace Lepp'in de ifde ettii gibi Sartre, en azndan F r a n s a ' d a , belli bir h r e t e sahip olup da, insan yceltecei yerde, alaltan ve yoklua ircaa eden k inkarc filozoftur. P^) Zr o n d a T a n r ' n n yokluu i n s a n d a t a m bir temelsizlik m e y d a n a getirmekte ve insan b u n u kendi imknlaryla giderme i m k n n a sahip b u l u n m a m a k t a d r . Bu d a S a r t r e manizmi'nin kmazn gstermektedir.
(33) J. P. S a n r e : L'Etre et Le N e a n t S. 642 (34) Prof. Dr, Necati ner : Akn Deer Bunalm, Tre Der. Mart 1978, Say : 82, S. 17 (35) Ignace Lepp : Psychanalyse de T A t h e l s m e Moderne, S. 196

102

S O N U

ada ve t a n n m bir Fransz Filozofu olan J. P . Sartre'n, d a h a ziyade ontolojik temellendirmeierini k a y n a k olarak aldmz b u incelemede, d n r n felsefesinin u m m hatlar ile T a n r dncesi a r a s n d a k i m n s e b e t i ortaya k o y m a y a altk. Bir b t n ierisinde ele alndnda gerek bilgi teorisi, gerek varlk sahalarnn tasviri, gerekse ekzistansn belirlenmesi ve deerlerin m e y d a n a geliinde t a m ve kesin bir ateizm olan b u sistemin, yine ayn n o k t a l a r d a d o u r d u u b i r t a k m menf neticeleri ve h a t t kmazlar g s t e r m e k istedik. Dncesinin felsef temellerini ihtiva ettiine inandmz, Varlk ve Yokluk (L'Etre et le N e a n t ) adl eserinin, her eyden nce bir ontoloji kitab olduunu gz n n d e b u l u n d u r a r a k , u m m m a n d a varln bilgisi sz k o n u s u olduunda, byle bir bilginin imkn ve snrlarn a r a t r d k . G r d k ki. fenomenoloj iyi kendisine m e t o d olarak benimseyen S a r t r e , fenomenlerin dnda hibir varlk t r n d e n bahsedilemeyeceni sylemekte, her t r l cevher metafiziini reddederek, ontolojiyi kll bir zh denemesi olarak deil, varln geni b i r tasvir biimi o l a r a k nitelendirmektedir. Byle
103

bir deerlendirmede de, T a n r k a v r a m n a yer olmayaca gayet tabidir. Bu tarz bir anlayla ontolojisini kuran filozof

balca iki varlk alan olduundan b a h s e d e r : sbjektif s a h a n n dnda kalan eyler d e m e k olan kendisinde varlk ve sbjektif sahann kendisi demek olan ken disi iin varlk. Bir yaratc T a n r m e f h u m u n d a n bah' sedilemeyeceine gre, lemin, kendisine sebep ve m a n b a h e d e n hibir Akn Varlkla m n s e b e t i sz k o n u s u edilemez. Sadece bir kendi kendisi ile doluluk olarak tarif edilen kendisinde varlk insan u u r u n u n m d h a l e s i olmakszn, kendi bana hibir izah, gerei olmayan kontenjan bir varlktr. Mdhalesi ile dnyaya bir a n l a m k a z a n d r a n kendisi iin ise, byle bir d n y a ile m n s e b e t i sz k o n u s u olmakszn bir hilikten ibarettir, kendisini bamsz bir b t n olarak kesinlikle ortaya koyamaz. Kendisinde varlkn t a m bir zdelik d u r u m u olmas karsnda, kendisi iin ne ise o deildir. te uur, bu eksik varln btnlemeye alacak, kendisinde varlka doru atlmlarda b u l u n a c a k t r , bir b a k a deyile, kendisi iin - kendisinde varlk sentezini elde etmeye u r a a c a k t r . Bu kendi kendisinin temeli olan bir uur ideali, i n s a n d a T a n r o l m a isteidir. Ve ite T a n r fikri o n d a b u ekilde dom a k t a d r . Ne yazk ki, b u sentez, elikiler ihtiva ettiinden gerekleme zeminine sahip dedir, yani T a n r fikri m a n t k b a k m d a n imknszdr. n s a n da kendini, ne kendinde, ne de kendi dnda imkn bulabilmektedir. temellendirebilme

104

B t n ekzistansialist dncelerin temel k a v r a m olan ekzistans, S a r t r e d a ite sbjektivitenin b u kendi kendisi ile b t n l e m e abas muvacehesinde belirecektir. Bir y a r a t a n olmadna gre, insan varolu u n d a n nce belirleyecek hibir z de m e v c u d deildir. Kiinin hayt planndaki faaliyeti b u z m e y d a n a k a r t a c a k t r . Ekzistans kendi kendisini a m a hareketine giriecek, bylece varln temellendirmeye alacaktr. F a k a t b u a m a hareketi, varla m e n e ' tekil eden bir T a n r b u l u n m a d n a gre yokluk iinde gm l p kalacaktr, zr sbjektivitenin m u h a t a b n tekil eden tek v a r h k bir objektivite o l m a k t a ve ekzistans o n d a temelini deil, zddn tehis e t m e k t e d i r . Ama hareketi neticesiz k a l m a y a m a h k m d u r . Dier taraftan sebepsiz ve s a m a bir lemle kar karya b u l u n a n ve hibir Akn Varlk ile varoluunu temellendirmeyen insan, bu ifte anlamszlk karsnda derin bir tedirginlie d r olacaktr. Bir T a n r olmadna ve faaliyetlerini kendisinin dnda belirleyebilecek herhangi bir kuvvet bulunmadna gre, insan, t a m bir boluk ve terkedilmilik ierisinde, b t n deerlerini kendisinin y a r a t m a s icb ettiinin farkna varacak ve m u t l a k bir h r r i y e t e zincirlendiini grecektir. Y a a m a k t a olduu dnyaya ve kendisine ait h e r eyin s o r u m l u l u u n u n sadece kendi o m u z l a r n d a olduunu hissedecek, su, gnah, pimanlk, tvbe, af ve rznn sz k o n u s u olamayaca Tanrsz bir h r r i y e t iinde m u t l a k yalnzlk ve huzursuzluu ayn a n d a yaayacaktr. F r a n c i s Jeanson, Sartre Ateizmi'nin hakik anlamnn, beeriyetin kendini su zerine karabilmesi ve ins a n a it h k m r a n l n n kurulabilmesi iin p r a t i k b i r

105

endie olduunu syler. B u n u n iin de, insann t a m bir etkinlikle kendini ortaya koyabilmesi d e m e k olan m u t l a k hrriyete engel olduu dncesiyle, T a n r fikri reddedilmek istenmitir. V a r o l m a keyfiyetinin sadece insanla ve insana bah olarak o r t a y a kt g r savunulur. F a k a t incelemelerimizde grlmt r ki. T a n r olmadna gre zden nce m t a l a edilmesi gereken ekzistans, kendi bana t a m bir belirlenemezlik ierisinde kalmtr. B u n u n giderilmesi d e m e k olan ekzistansn kendi kendisini a m a s ise, varla temel tekil edecek bir m t e a l varlk b u l u n m a d n d a n kmaza s r k l e n m e k t e d i r . H r r i y e t m e f h u m u n u n bizzat kendisi de, byle temellendirilememi bir varlk tipinin t e z a h r o l d u u n d a n izah edilememekte, kendisi iinin yokluunun bir ifdesi o l m a k t a n teye gidem e m e k t e d i r . Kald ki, S. K i e r k e g a a r d ve G. Marcel gibi ekzistansialist filozoflarda, hrriyet ve Akn V a r h k , k a v r a m l a r hi de birbirlerine tezat tekil e t m e m e k t e , aksine insann, hrriyetine t a m mansyla sahip olabilmesi, Allah'n varlna i m n etmesi, kendi v a r h k temelini o n d a bulmas ile m m k n g r n m e k t e d i r . Aslnda kanaatimizce, J. P. S a r t r e , Tanr'nn yokluu fikrini akl delillerle de ispat e t m i deildir. Sadece Varlk ve Yokluk adl eserinde kendi kendisinin temeli olan varlk (ens causa sui) k a v r a m n n mtenakz olduunu sylemitir. F a k a t incelememizde de zerinde d u r d u u m u z gibi, yapm olduu m a n t k tahlil, m t e a l bir sahada yer almas icb eden ens causa suiyi a l k a d a r e t m e m e k t e d i r . Mes'elenin ele alnd yer feno-

(35) Francis Jeanson, Sartre, S. 65

106

m e n a l bir p l a t f o r m d u r , b u n a gre elikiye varlmas son derece tabidir. Eserlerinin b t n iinde mevzua' ait, b u n u n dnda herhangi bir m a n t k izah abasna rastl a n m a m t r . yle ki, T a n r ' n n yokluu fikri, varlan bir netice deil, seilen temel bir p o s t u l a t t r . Filozof deta, nce T a n r ' n n olmadna kendisini i n a n d r m , s o n r a b t n sistemini b u inan etrafnda kurmutur. Belki de iinde b u l u n u l a n ekzistansialist dncenin z icb, mes'eleyi felsef snrlar ierisinde kestirip atmam a k , bir ekzistans veya i m n psikolojisi erevesinde t e k r a r ele a l m a k gerekecektir.

107

BBLYOGRAFYA A. J . P. SARTRE'IN ESERLER Felsef Eserler : 1 L'Imagination, P . U P . 1936 2 Esquisse d'une teorie dSs Emotions, Hermann 1939, 3 L'Imaginaire, Gallmard, 1943 4 L'Etre et le Neant, Idees, Gallimard, 1943 5 Crltique de la Raison Dialectique, id^es, Gallimard, 1960 Romanlar : 1 La Nausse, Gallimard, 1938 2 Le Mur, Gallimard, 1939 3 Les Chemins de la Liberte I L'Age de Raison, Gallimard, 1945 II Le Surcis, Gallimard 1945 III La Mort dans l'Ame, Gallimard, 1949 Tiyatrolar : 1 2 3 4 5 6 7 8 9 Les Mouches, Gallimard, 1944 Huis Clos, Gallimard, 1944 Morts Sans Sepulture, Gallimard, 1946 La Putain Respectueuse, GaUimard, 1946 Les Mains Sales, Gallimard, 1948 Le Diable et le Bon Dieu, Gallimard, 195>. Kaen, Gallimard, 1954 Nekrassov, Gallimard, 1955 Les Sequestres d'Altona, Gallimard. 1960 109

Denemeler ve Hatralar : 1 L'Existentialisme est un Humanisme, Pensee, Nagel, 1946 2 Les Mots, Gallimard, 1964 Senaryo : 1 Les Jeux Sont Faits, Nagel, 1947 2 L'Engrenage, Nagel, 1949 B. FAYDALANILAN DER KAYNAKLAR CoUection

1 Alberfes R. M. Jean Paul Sartre, Ed : Universitaires, Paris, 1964, Classique du XX. siele 2 Bochenski I. M. La Philosophie en Europe, 1967 Paris 3 Brehier Emile, P. U. F. I Histoire de Contemporaine la Philosophie

4 ubuku brahim Agh, slam Felsefesinde Al lah'n Varlnn Delilleri. A. . lahiyat Fakltesi Yaymlan 1971 - Ankara 5 Descartes, R. Meditations Metaphysiques, P. U. F 1968 Paris 6 Foulquie Paul, L'ExistentiaHsme, Presses Univer sitaires de Prance, 1974 - Paris Dictionnaire de la Langue Philosophique P.U.F 1969 (R. Saint Jean ile beraber) 7 Heimsoet Heinz, Felsefenin Temel i. t). E. F. Y. No: 509, 1952 stanbul Disiplinleri Pure

8 Kant Emmanuel, Critique de la Raison, P. U. F. 1968 Paris

110

9 K a u f m a n n Walter, Dostoyevski'den Sartre'a Varoluuluk, ev. Akit G k t r k , DE. Yaynevi stanbul 10 Keklik Nihat, Sadrettin Konevi'nin Felsefesinde AHh-Kinat-nsan, . .E. F. Yaynlan No: 1208 1967 s t a n b u l 11 T r k e r Kyel, Prof. Dr. M b a h a t , Aristotales ve Farab'nin Dnce retileri, Ankara niversitesi Basmevi, 1969 A n k a r a 12 Legrand G e r a r d , Les Presocratiques, P. U. F. 1971 Paris 13 Lepp Ignace, Psychanalyse de derne Grasset, 1961 P a r i s L'Atheismc Mo-

14 L. Shnn Roger, Ekzistansializmin Durumu, Amerikan Bord, Neriyat Dairesi, 1963 s t a n b u l 15 Marcel Gabriel, Presence et Immortalite, Flammarion, 1959 P a r i s 16 Marcel Gabriel, Journal Metaphyslque, Gallimard, 1927 P a r i s 17 Marcel Gabriel, Etre et Avoir, Aubier, 1935 P a r i s 18 Marcel Gabriel, Du Refus l'Invocation, Gallimard, 1940 P a r i s 19 Moeller Charles, Jean Paul Sartre ve Tabiatstnn BUinmemesi, ev. M e h m e t T o p r a k , Remzi Kitabevi, 1969 s t a n b u l 20 Mounier E m m a n u e l , Malraux Camus Sartre Bernanos L'Espoir des Desesperes, Le Seuil. 1970 Paris 21 Mounier, E m m a n u e l Introduction aux Existentialismes Gallimard, Coll, Idees, 1962 Paris 111

22 M u r d o c h i r i s , Sartre Yazarl ve Felsefesi (ev. S. Hilav) D E . Yaynevi, s t a n b u l 23 Olguner F a h r e t t i n , bni Sina'nn Dncesinde Varhk ve Varolu, ( B a s l m a m Ders N o t l a n ) 24 ner, Prof. Dr. Necati, Klsik Mantk. A. . lahiyat Fakltesi Y a y n l a n , No: 118 - 1970 A n k a r a 25 n e r , Prof. Dr. Necati, Akn Varlk Bunalm, T r e Dergisi, M a r t - 1978 26 Ritter J o a c h i m , Varolu Felsefesi zerine, (ev. Hseyin B a t u h a n ) .'E.F. Konferanslar, 1954 s t a n b u l 27 J a s p e r s Kari. Felsefeye Giri, ev. M e h m e t Akaln, H a r e k e t Yaynlar, 1975 s t a n b u l 28 J e a n s o n Francis, Sartre, Camus atmas, (ev. B e r t a n Onaran, zlem Yaynlar, 1965 s t a n b u l 29 J e a n s o n F r a n c i s , Le Probleme Moral et la Pensee de Sartre, E d : Sevil, P a r i s 1965 30 -:- J e a n s o n Francis, Sartre, Ecrivains de Seuil P a r i s , 1974 Toujours,

31 Troifontaines R. De rExistence l'Etre (2 volum e s ) N o u w e l a e r t et Vrin, 1953 P a r i s 32 Troifontaines R. Le choix de J. P. Sartre, (Aubier) Aubier - P a r i s

112

87. 06. y . 0001 - 724

N2

2630

Вам также может понравиться