Вы находитесь на странице: 1из 10

Sayfa

İÇİNDEKİLER
No
1. Kullanım Yeri ve Kullanım Amacına Göre Boya Çeşitleri 2
2. Boya Niçin Gereklidir? 2
3. Boya Nerelerde Kullanılır? 2
4. Boya ve Alt Kat Ürünlerin Özellikleri 2
4.1. Macunlar 2
4.2. Astarlar 3
4.3. Şeffaf Astarlar 3
4.4. Örtücü Astarlar 3
4.5. Son Kat Boyalar 3
5. Boyadan Beklenen Koruyuculuk Ömrü 4
6. Boya Bakımı Ne Zaman Gerekir? 4
7. Boya Yenilemesi Ne Zaman Yapılmalıdır? 5
8. İklim Koşullarının Boyaya Etkisi 5
9. Boyama İşlemi Hangi Hava Şartlarında Yapılmalıdır? 5
10. Boyaların Teknik Özelliklerinin Bilinmesi 5
11. Boyaların İnceltilmesi 6
11.1. Yanlış İnceltme Sonucu Olası Hatalar 6
11.2. Boyaların Homojen Karıştırılması 6
12. Boyaların Homojen Karıştırılması 7
12.1. İyi Bir Karıştırma Nasıl Yapılır? 7
13. Yüzey Durumuna, Çevre ve Ortam Şartlarına Göre En Uygun Boya
7
Sisteminin Belirlenmesi
14. Yüzeylerin Boyama İşlemine Hazır Hale Getirilmesi 8
14.1. Boyacı Ekibinin Gidermesi Gereken Olumsuz Unsurlar 8
15. Boyalarda Sarfiyatın Önemi 9
16. Boya Astarlarının Önemi 9
17. Gerçekte Astarların Görevleri 10
1. Kullanım Yeri ve Kullanım Amacına Göre Boya Çeşitleri
• İnşaat Boyaları
• Metal ve Sanayi Boyaları
• Oto Boyaları
• Tekstil Boyaları
• Matbaa Boyaları vb.
Biz kitabımızda, evlerimizde kullandığımız İNŞAAT boyaları üzerinde duracağız.

2. Boya Niçin Gereklidir?


Boyaların niçin gerekli olduğunun en basit tanımı, uygulandıkları yüzeylerde
yarattıkları estetik güzellik ve bıraktıkları kalıcı film tabakası sayesinde çeşitli
etkenlere karşı yüzeyleri korumalarıdır. Metal ile yapılmış bir yüzeyin olduğunu
düşünün bu yüzeyin boyanmaması halinde havadan etkilenerek paslanacağını ve
çürüyeceğini unutmamak gerekir. Aynı durum ahşap ve betonarme yüzeyler için
de geçerlidir.

Yüzeyleri doğru koruyabilmek için her boya, astar ve verniğin her çeşit yüzeye
uygun olmadığını bilmek önemlidir. Metal yüzeyler için geliştirilmiş antikorrozif
boya ve astarlar, ahşap yüzeylere ahşapların korumasına uygun ürünler, beton
yüzeylere ise yine bu zeminler için geliştirilmiş boya ve astarlarlar kullanılması
gerekir.

3. Boya Nerelerde Kullanılır?


Genel açıdan bakıldığında boyalar üç çeşit yüzeyde kullanılır.
1-Beton ve duvar yüzeyler (İç ve dış duvar yüzeyleri, çimento sıvalı veya alçı
sıvalı yüzeyler.)
2-Ahşap yüzeyler (Ağaç türevi kapı, pencere, pervaz, raf, döşeme, bölme, möble,
lambri v.s. yüzeyleri.)
3-Metal yüzeyler (Demir-çelik kapı, pencere, raf, bölme, merdiven, korkuluk,
parmaklık, boru v.s. yüzeyleri.)

4. Boya ve Alt Kat Ürünlerin Özellikleri:


4.1. Macunlar:
Yüzeydeki derin hataları(çizik-çatlak çukur vb.) kapatmak ve yüzeyi düzeltmek
amacı ile uygulanan dolgu gücü yüksek alt kat ürünüdür. Özellikle kalın
uygulanması gerektiği hallerde ince katlar halinde doldurulması tavsiye edilir ve
kalın uygulanan macunların çok iyi kuruması önemlidir. Aksi halde tam kurumasını
yapmamış bir macunun üzerine boya uygulandığında macunun çatlayabileceği ve
boya sonrası macun izinin ortaya çıkabileceği unutulmamalıdır. Bunun yanısıra

2
iyice kurutulmuş macunun zımparası yapılarak yüzey tesfiye edilmelidir. Aksi
durumda boya sonrasında macun izi görülür.
Su bazlı ve sentetik bazlı olmak üzere iki ayrı macun çeşidi vardır. Bir de ayrıca
kendi içlerinde, Dış Cephe Macunu, İç Cephe Macunu ve Ahşap Macunu diye
sınıflanırlar.

4.2. Astarlar:
Son kat boyadan beklenen sonucu almakta astar seçimi ve kullanımı çok önemlidir.
Son kat boyanın koruyuculuk yönü olmakla beraber daha çok dekoratif görünümü
sağlar. Bu nedenle doğru yüzeye doğru astar doğru miktarda kullanılmalıdır.
Metal yüzeylerde antikorrozif astarlar, ahşap yüzeylerde ahşap koruyucu
astarlar, pürüzlü beton yüzeylerde dolgulu astarlar, alçılı yüzeylerde bağlayıcı
özelliği yüksek olan şeffaf astarlar kullanılmalıdır. Yukarıdaki açıklamadan
anlaşılacağı gibi astarlar, boya sistemine iyi yapışmasını sağlar, zemin hatalarını
doldurarak giderir ve son katın koruyuculuğunu arttırır.

Su ve solvent bazlı olmak üzere şeffaf ve örtücü iki tip astar vardır.
4.3. Şeffaf Astarlar:
Adından da belli olduğu gibi şeffaf ve ince astarlardır. Yüzey hatalarını düzeltme
özellikleri yoktur. Serbest tozu çok olan sıva ve macunlu yüzeylerin derinliklerine
girerek tozları bağlaması amacı ile kullanılır. Çok ince ve az miktarda kullanılmalı
aksi taktirde üzerine gelecek boyaların çatlamasına sebebiyet verir.

4.4. Örtücü Astarlar:


Macunlar kadar olmasa bile yüzey hatalarını kapatma özellikleri vardır. Genel
olarak su bazlı sonkat boyaların altına su bazlı astarlar, solvent bazlı sonkat
boyaların altına solvent bazlı astarların seçilmesi daha doğru olacaktır. Tabii ki
astar seçimini yaparken iç cephe ve dış cephe faktörünü de göz önünde tutmak
gerekir.

Üretici firmanın iç cephede kullanılmasını tavsiye ettiği bir astarın, macunun son
kat boyanın veya herhangi bir ürünün dış cephelerde kullanılmaması gereklidir.

4.5. Son Kat Boyalar:


4.5.1. İç cephe son kat boya ve vernikler:
Atmosfere açık olmayan, iç alanlarda kalan her cins yüzeye ( sıvalı, alçılı, beton,
ahşap, metal, eski boyalar, vb. yüzeyler) uygun boya ve verniklerdir.
Bu gruptaki ürünler kendi içinde SU ve SOLVENT bazlı diye iki sınıfa ayrılırlar.
Ayrıca da her iki gruptaki ürünlerde tüketicinin istek ve beklentilerine uygun
sınıfta bulunabilirler. (PARLAK, YARI MAT, MAT vb.)

3
4.5.2. Dış cephe son kat boya ve vernikler:
Dış atmosfere açık, her cins yüzeye (sıva, beton, brüt beton, gaz beton, tuğla,
eski boyalar, vb. yüzeyler) uygun boya ve verniklerdir.

Boyaların iç, dış yüzey, ahşap ve metal şeklinde sınıflandırılmasındaki amaç bir
yandan ürünleri ekonomik kılmak diğer bir yandan boyaların kullanım alanlarında
karşılaşacakları etkilere karşı dirençli olmaları için yukarıdaki ayırıma göre
formüle edilirler. Örneğin; bir dış cephe boyası iç cephede rahatlıkla
kullanılabilir. Ancak ekonomik olmaz. Bir iç duvar için dizayn edilmiş boya metal
yüzeyde pasa ve tutunmaya karşı beklenen direnci vermez.

4.5.3. Vernikler:
Türkiye’de vernikler tercihlere göre boyaların kullanıldıkları her yerde kullanılır.
Fakat yaygın olarak ahşap ve türevi yapı elemanlarının üzerine kullanılır.
Şeffaf olduklarından dolayı, ahşabın doğal yapısını olduğu gibi gösterirler.
Sararmaması, atmosfer koşullarına, neme, suya ve güneş ışınlarına dayanıklı
olması istenen özellikleri arasında olmalıdır.

4.5.3.1. Parke Vernikleri:


Ahşap parke ve döşemelerin üzerine uygulanmak üzere kullanılan verniklerdir.
Suya, ev kimyasallarına ve çizilmeye karşı dayanıklı olmalıdır.

5. Boyadan Beklenen Koruyuculuk Ömrü


Bir boyanın uygulandığı yapı yüzeyinin bozulmadan koruma süresine boyanın
performansı veya ömrü denilebilir.

Tabii ki yapı yüzeyinin ömrü kadar boyanın da ömürlü olması beklenemez. Esas
amaç yapıyı, boya ile koruyarak ömrünü uzatmaktır. Bunu sağlamak için
Boyalı yüzeyler belirli aralıklarla periyodik bakım yapılması önerilir.
Yapıyı yenilemenin veya yeniden boyamanın maliyeti, bakım maliyetlerinden
daha çok zahmetli ve pahalıdır.

Kısaca yapı ömrünü uzatmak için boyamak, boya ömrünü uzatmak için
boya bakımı, çok önemli bir faktördür.

6. Boya Bakımı Ne Zaman Gerekir?


Bu sorunun cevabı için boyanın yüzeydeki durumu takip edilmelidir. Yapı
çatlamaları, alkalik yapı yüzeyleri, donatı demirlerinin paslanması fiziksel
darbeler, çevre koşulları ve benzeri nedenlerle boya filmi ve kalitesi kısmen
zarar görmüşse bakım amaçlı tamir gerekiyor demektir.

4
7. Boya Yenilemesi Ne Zaman Yapılmalıdır?
Boya tabakası genel olarak yıpranmış ve yüzeyden ayrılmaya başlamış ise yapı
yüzeyini koruyamaz hale gelmiştir ve yenileme gerektirir.

8. İklim Koşullarının Boyaya Etkisi

Bilindiği gibi yer yüzünde var olan her cisim ve nesne; fiziksel ve kimyasal
etkenlere maruz kalır.

Havadaki atmosferik etkenler (sıcaklık, soğukluk, güneş, yağmur, kar, v.s.) canlı
veya cansız her varlık üzerinde fiziksel bir takım değişikliklere sebep olur.
Ayrıca çevremizde oluşan kimyasal atıklar, havadaki atmosferik etkenlerle
birleştiğinde tahribata dönüşen erozyonları oluşturur. Bu gibi yıpratıcı
etkenler coğrafi farklılıklara göre bazı yerlerde az, bazı yerlerde fazla
şiddette görülür.

Aynı etkenler dış yüzeylerdeki boyaları daha fazla , iç yüzeylerdeki boya ve


vernikleri daha az etkileyecektir. Uygulandıkları yüzeyi bir elbise gibi koruması
ve güzelleştirmesi amaçlanan boyaların; atmosferik ve çevresel koşullara iyi
direnç göstermesi için yüzeye, iklime vb. ortam koşullarına uygun kalitede boya
seçilmiş ve doğru yöntemle ve doğru miktarda uygulanmış olması gereklidir.

9. Boyama İşlemi Hangi Hava Şartlarında Yapılmalıdır?


İnşaat boyalarında ideal uygulama sıcaklığı 5-35 C’dir. 5 C’nin altındaki
sıcaklıklarda; senteteik boyalarda kurumama durumu ve su bazlı boyaların
bağlayıcılarında film oluşturmama durumu ile karşılaşırlar. Film oluşturmama
durumu uygulama sırasında gözle net görünmez. Ancak yüzeyde kılcal çatlaklar
oluşturması halidir. Bu çatlaklar yağmur suları ve nemi bünyesine alarak çok
çabuk dökülmelere neden olur. Bu durumun bilimsel tarifi MFFT’dir. (MFFT:
Minimum film forming temperature) 35 C’nin üzerindeki sıcaklıklarda ise
boyaların içindeki uçucu maddelerin hızla ortamı terk etmesinden dolayı
boyanın yüzeye uygulanmasında zorluklar yaşanır. Ve yüzeyde yayılma
bozuklukları görülür. (Fırça izi, portakal kabuğu vb.) Otomotiv ve mobilya
boyaları uygulamaları için en ideal ortam sıcaklığı 20-25 C’dir.

10. Boyaların Teknik Özelliklerinin Bilinmesi


Alt yapı özellikleri ve kullanım amacı dikkate alınarak seçilen boyaların, teknik
özelliklerinin ve uygulama yöntemlerinin uygulayıcı tarafından bilinmesi bir
zorunluluktur.

5
Boyaların ambalajı üzerinde pratik kullanıma esas bilgileri vardır. Ayrıca
ihtiyaç halinde üretici ve satıcılardan teknik bülten ve benzeri detaylı boya
tanıtıcı dökümanlara ulaşılabilir. Uygualama sırasında öncelikle bu bilgiler
okunarak önerilen şartlara uygun tatbikat yapılmalıdır. Aksi halde yanlış
yapılacak uygulamalar dönülmesi zor yanlışlıklara sebep olur.
Eğer ambalaj üzerindeki veya teknik bültende ki bilgiler tam olarak
anlaşılamamış ve tereddüte düşülmüş ise üretici firmaya müracaat edilerek
teknik bilgi yardımı istenmelidir. Üst üste veya eski boyalı yüzeylere yapılacak
boya uygulamalarında dikkat edilmesi gereken en önemli husus, önceden
uygulanan boya ile yeniden uygulanacak boyaların birbirlerine tutunmasını
sağlamaktır. Bu tutunmayı sağlamak için yüzeylerdeki serbest boyalar
uzaklaştırılmalı, yüzey iyi bir şekilde matlaştırılmalı, (uygun zımpara kağıdı ile
yapılan zımparalama işlemidir) toz ve kirden arındırıldıktan sonra yeni boya
uygulamasına geçilmelidir.

Eski boyalı yüzeylerden yeni boyamaya geçerken geçiş sağlamak , tutunmayı


arttırmak amaçlı bir takım astarlar mevcuttur. Ancak astarlarda kesinlikle
yüzey temizliği ve zımparalama işlemi yapılmalıdır. Astarın ana işlevi
temizlendikten sonra boyanın tutunmasını güçlendirmektir. Başlı başına
tutunmayı sağlamak değildir.

Boya uygulamalarında genel prensip olarak aynı sistemin birbiri üstüne


kullanılması uygulama kolaylığı ve problemsiz yüzey elde etmede kolaylık
sağlayacaktır.

Alt yüzeydeki su bazlı boyanın tekrar su bazlı boya ile boyanması gibi.

11. Boyaların İnceltilmesi:


Boyaların inceltilmesindeki amaç, uygulama yöntemine göre (fırça, rulo veya
püskürtme) kolay uygulanabilme ve düzgün yüzey elde etme özelliğinin
kazandırılmasıdır.

1. Boya İnceltmede Dikkat Edilecek Hususlar:


11.
• İnceltici boyanın yapısına uymalıdır. (Su-Solvent ve Önerilen Solvent)
• İnceltici boya ile aynı marka olmalıdır.
• İnceltici oranı boyanın ambalaj ve/veya teknik bültenindeki oranda olmalıdır.

11.2. Yanlış İnceltme Sonucu Olası Hatalar:


Boyalar gereğinden fazla inceltilirse;
• Örtücülük ve kapatma güçleri zayıflar.

6
• Yeterli örtücülüğü sağlamak için gereğinden fazla katta boya yapma
sonucu, işçilik ve malzeme maliyeti artar.
• İstenmeyen akıntı ve dalgalanmalar oluşur.

Boyalar gereğinden az inceltilirse;


• Boyanın yüzeye sürülmesi ve yayma işlemi zorlaşır.
• İstenmeyen fırça, rulo veya pistole izleri oluşur.
• Yüzeydeki boya kalınlığı kimi yerlerde gerekenden fazla oluşur ve
yüzeysel kurumanın süratine bağlı olarak sıvı hapsolması sonucu kırışma ve
büzüşmeler meydana gelir.
• Yüzeye uygulanan kalın kıvamdaki boya tekrar geri alınamayacağı için
malzeme ve işçilik maliyeti artar.

12. Boyaların Homojen Karıştırılması:


Boyalar genellikle inceltici ilave edilirken inceltici ile birlikte ve sopa ve el gücü
ile karıştırılmaktadır. Bu tür inceltme şekli zorluğunun yanında istenen kıvamın
elde edilmesini engellemektedir. Boyanın iyi uygulanabilmesi ve istenen görüntü
kalitesinin elde edilmesi, ambalaj içindeki tüm boyanın aynı kıvam ve ayarda
homojen inceltilmesine bağlıdır.

12.1. İyi Bir Karıştırma Nasıl Yapılır?


• Öncelikle devir ayarlı (elektrikli) bir el mikseri olmalıdır.

• Boya ambalajı kapağı açıldıktan sonra inceltici ilave edilmeden homojen


hale gelinceye kadar, yaklaşık 3dk. karıştırılmalıdır.

• Ambalaj üzerindeki tarife uygun ve boyanın ait olduğu firmaca imal edilmiş
kendi incelticisi (eğer su ise berrak çeşme suyu) önerilen miktar kadar
ilave edilerek tekrar el mikseri ile 3 dk. daha karıştırılmalıdır.

• Eğer ambalaj miktarı kullanacağımız boya ihtiyacından fazla ise ihtiyacımız


kadar boya boş ve temiz bir kaba aktarılıp kullanılmalı, ihtiyaç fazlası
orjinal ambalajı içinde (kalan boyanın dökülmemesi kabuklanıp bozulmaması
için) tekrar kendi kapağı ile hava almayacak şekilde dikkatle kapatılmalıdır.

13. Yüzey Durumuna, Çevre ve Ortam Şartlarına Göre En Uygun Boya Sisteminin
Belirlenmesi:
• Müşteriyi yönlendirme ve inandırma bakımından çok önemli bir safhadır.
Yapılan incelemede elde edilen verilere bağlı olarak söz konusu yüzeydeki
problemleri minimize edecek, o yüzeye iyi yapışacak boya sistemi önerilmeli
ve metraj çalışması yapılarak +/- %10 hatalı keşif maliyeti çıkarılmalıdır.

7
Müşterinin söz konusu iş için ayırabileceği bütçe öğrenilerek alternatif
boyama sistemleri önerilmelidir.

• Önerilecek boya sistemi mevcut yüzey hatalarını kamufle etmelidir.

• Yüzey durumu nasıl olursa olsun önerilen boya sistemine ait astar mutlaka
uygulanacak şekilde sistem oluşturulmalıdir.

• Boyanacak yüzey denize yakın ve yoğun yağışlı ve nem ortamı yüksek bir
yerde ise alkalik tuzlara dayanıklı bir boya sistemi önerilmelidir.

• Yüzey çok pürüzlü ve dalgalı ise grenli kaplama sistemleri, eğer düzgün ise
az grenli kaplama veya düz boya sistemleri tavsiye edilmeli.

• Eski boyalı yüzeylerdeki mevcut, bozulmuş boyaların en fazla nelerden


etkilenmiş olduğu belirlenerek aynı hatalara tekrar düşülmeyecek geçiş
astarı ve boya sistemi oluşturulmalıdır.

• Bilhassa kuzey cephelerinin mutlaka kalın boyama sistemleri ile kaplanması


yönünde sistem tayin edilmelidir.

• Çevre kirliliğine dikkat edilerek gerek kendi kendine gerekse tazyikli veya
deterjanla yıkanabilir sistem oluşturulmalıdır.

14. Yüzeylerin Boyama İşlemine Hazır Hale Getirilmesi:

Boyanacak yüzeylerde boyaları olumsuz yönde etkileyebilecek detay


bozukluklarının boya ekibi tarafından giderilemeyecek unsurlar, ilgili meslek
ustalarınca mutlaka tamir edilmelidir.

14.1. Boyacı Ekibinin Gidermesi Gereken Olumsuz Unsurlar:


• Yüzeylerdeki serbest kum, toz ve gevşek katmanların temizliği.

• Türlerine göre (kılcal, derin ve geniş) çatlakların uygun malzemelerle tamir


edilmesi.

• Eski boyaların yüzeyden ayrışmış, pullanmış, küflenmiş veya kabarmış


kısımlarının sökülmesi.

• Yüzeydeki kırık, çukur veya tesviye bozukluklarının altyapı esasına uygun


macunlarla düzeltilmesi.

8
• Açığa çıkan, okside olmuş (paslanmış) demir donatıların tekniğine uygun
yöntemlerle ıslahı ve tamir edilmesi.

• Yüzeye ve boya sistemine uygun astar uygulanarak, yüzeyin


sağlamlaştırılması, serbest tozların bağlanması, boya için yapışma
fonksiyonunun güçlendirilmesi.

• Astarların yüzeyde film oluşturmamasına dikkat edilerek yüzey emiciliğine


bağlı olarak gerektiği kadar inceltilmesi.

• Astarların uzun süre bekletilmeden tavsiye edilen sürede üzerinin


boyanması.

15. Boyalarda Sarfiyatın Önemi:


• Boyalar uygulanacakları yüzeylerdeki ideal koruyuculuk özelliklerine göre
formüle edilirler ve o koruyuculuğu sağlayabilecek kalınlıkta uygulanmaları
gerekir.

• Bunun en iyi tayin yöntemi ise sarfiyatın gerektiği miktar ve kalınlıkta


yapılması ile gerçekleşen yöntemdir.

• Her boya uygulandıktan ve normal kuruma süresini tamamladıktan sonra


bünyesindeki sıvı tamamen uçuşur.yüzeyde neyin kaldığı önemlidir. Yani
sonuçta koruyucu tabaka olarak bir boya filmi kalmaktadır.

• İşte bu kalınlık mikronlarla ölçülen (1 mm=1000 mikron) 150-200-300-500-


1000 değerlerdedir.

• 250 mikron boya filmi ile korunmsı gerekli bir yüzeye 150 mikron
kalınlığında boya sarf edilirse bu yüzeyin istenen düzeyde korunamayacağı
açık bir gerçektir.

• Veya 250 mikron kalınlığında ideal korunabilecek bir yüzeye 300-350


mikron boya sarf edilirse bu defa gereksiz bir zayiat ve maliyet artışı
nedeniyle zarar söz konusudur.

16. Boya Astarlarının Önemi:


• Astarlar boyaların yüzeylere iyi yapışabilmesi için yüzeylerdeki
olumsuzlukları giderme fonksiyonunu üstlenirler ve yüzeyleri geçici olarak
koruma işlevi görürler.

9
• Genel olarak tüm astar ürünleri için ‘‘yüzeylerin astarla iyice doyurulması’’
vurgulanır ve tüketiciler bu deyimi yanlış algılarlar.

17. Gerçekte Astarların Görevleri:


Astarlar;
• Uygulandığı yüzeyde mevcut olan, gözle görülmeyen ancak boyaların
yüzeylere yapışma gücünü zayıflatan serbest mikronize tozları bağlar.

• Gevşek zeminlere nüfuz ederek boya için nisbeten sağlam bir yüzey
oluşturur.

• Boya ile zemin arasında köprü vazifesi görerek boyaların yüzeylere daha
sağlam yapışmasını sağlar.

10

Вам также может понравиться